English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ L ] / Lamar

Lamar translate Spanish

587 parallel translation
Lamar, ne olmalıydı biliyor musun?
¿ Sabes qué, Lamar?
Lamar, sen görüyor musun?
Lamar, ¿ ves algún testigo?
Eddy Lamar diye Avusturyalı bir oyuncu vardı. Hollywood'un kraliçesiydi. Kendi ülkesinin iklimini özlüyordu.
Una actriz austríaca, Hedy Lamarr, una de las reinas de Hollywood, añoraba tanto el clima lluvioso de su Tirol natal que instaló en el jardín de su mansión de California una máquina para fabricar lluvia.
Jasper Lamar Crabb : 100,000 dönüm.
Jasper Lamar Crabb : 10.000 hectáreas.
Jasper Lamar Crabb mi?
¿ Jasper Lamar Crabb?
Jasper Lamar Crabb...
Jasper Lamar Crabb...
"Jasper Lamar Crabb, Mar Vista Huzur Evinde anld."
"Se ha hecho una misa en Mar Vista Inn por Jasper Lamar Crabb."
Lamar.
¿ Lamar?
Sen de öğrenirmiş gibi yap. Lamar!
Y ustedes fingen que aprenden.
Bırak şu kahrolası telefonu!
¡ Lamar, el maldito teléfono!
"Lamar" olmamı istiyorlar, ama ben istemiyorum.
Que es "Lamar" pero yo no quiero ser "Lamar".
Tek istediğim kendi halinde biri olmak, veya sadece "Lamar" olmamak.
Sólo quiero ser otro tipo más en el universo. O hacer algo más que ser sólo "Lamar".
"Lamar" olmanın ötesi de var.
Hay más cosas que ser Lamar.
"Lamar ünlü olmayı sindirdi" falan diyeceğim.
Hablando de cómo Lamar está cómodo siendo celebridad.
Bu konuda sıkıntı yaşayacağını sanmam Lamar.
- No creo que tendrás problemas, Lamar.
Lamar topu sürüyor. Atıyor. Faul yaptılar!
¡ Entra en la zona y anota!
Son iki buçuk dakikada olanlardan sonra Lamar'ın bu serbest atışı kaçırması imkansız.
Después de estos dos minutos no hay forma de que Lamar falle.
Lamar Allen, bu spordaki en iyi oyunculardan biri.
Allen es uno de los mejores jugadores del partido.
Lamar Allen'ı tanıyor musun?
¿ Conoces a Lamar Allen?
Lamar'ı ne kadar tanıyorsun?
¿ Cuánto conoces a Lamar?
Lamar'ın numarasını vermiştin ya, aradım, yanlışmış.
Llamé al número de Lamar y no era ese.
Jim, Lamar bana lazım.
Oye Jim, necesito a Lamar.
Lamar'ın telefonu diye yanlış numara vermişsin. Ayrıca ne öğrendim dersin?
Tío, me diste el número equivocado de Lamar. ¿ Sabes otra cosa?
Ama Lamar, ki bana yanlış numara verdin...
Pero Lamar, del que me diste el número equivocado...
Lamar iyi bir çocuk. Böyle bir şeye bulaşmasın.
Lamar es un buen chico, no necesita de esta mierda.
Lamar'ın yardıma ihtiyacı yok.
Lamar no necesita tu ayuda.
Lamar da kendi seçimlerini yapmak zorunda.
Y Lamar debe tomar sus propias decisiones.
Ama Lamar'ı sen bana getireceksin.
Pero me vas a conseguir a Lamar.
Lamar benim dediğimi yapacak ve yüzümü bile görmeyecek.
Lamar hará exactamente lo que diga sin haber visto mi cara antes.
Lamar'a söyle, isterse maçı kazansın, ama yediden fazla fark olmasın.
Dile que puede ganar si quiere, pero no por más de 7.
Hey Lamar, hadi gel, gidiyoruz!
¡ Oye Lamar, venga, vamos!
Ve tabii başlarında Amerikan Takımı'na seçilen Lamar Allen var.
Liderados por el increíble americano Lamar Allen.
Bildiğimiz gibi, Lamar Allen nasıl oynarsa Wildcats için maç öyle geçer.
Y como todos sabemos, como juegue Allen, así juegan los Wilcats.
Birinci Amerikan Takımı'ndan söz ediyoruz. Lamar Allen işte böyle bir sezon geçirdi.
Hablamos del mejor equipo de la Liga Americana Estudiantil...
İşte benim adamım. Aferin Lamar! - Adamın mı?
- Ese es mi chico, Lamar.
Lamar Allen sol eliyle smaç yapıyor!
¡ Lamar la clava con la izquierda!
Lamar Allen'a pas. Dönerek şut atıyor.
La tiene Lamar y de un salto...
Lamar Allen çok iyi sıyrılıyor!
Lamar Allen está acabando hoy.
Wildcats sahanın öteki tarafında, Lamar Allen yaklaşık beş metrede! Olmadı.
En la otra línea, Lamar desde cinco metros y falla.
Lamar normalde bu atışı uykusunda yapar.
Él puede hacer ese tiro hasta dormido.
Maçın bitmesine 9 dakika kala Wildcats 12 sayı önde. Gayret göster Lamar!
Los Wildcats arriba por 12 con nueve minutos para el final.
Chester Moore, Lamar Allen'ın yerine oyuna giriyor.
Chester More entra por Lamar Allen.
Evet Lamar!
No pasa nada, Lamar.
Koç da bunu yapıyor, Lamar Allen'a odaklanıp aklını başına toplaması için bir şans veriyor.
Es lo que hace el entrenador, le brinda a Lamar la oportunidad de centrarse y aclarar las ideas.
Maça muhteşem bir oyunla başlamıştı, ama son birkaç dakikadır görmeye alıştığımız Lamar Allen değil sanki.
En los últimos minutos, no hemos visto al Lamar Allen de siempre.
Yedekte kal Lamar.
Quédate en el banco, Lamar.
Senin neyin var Lamar?
¿ Qué sucede contigo, Lamar?
İşte Lamar Allen geliyor.
Y aquí viene Lamar Allen.
Yedekte kal Lamar. Yedekte kal Lamar!
Quédate en el banco, Lamar en el maldito banco, Lamar.
Lamar.
Lamar.
Lamar Allen smaç basıyor!
Lamar Allen anota otra vez.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]