English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ L ] / Lisbon

Lisbon translate Spanish

1,309 parallel translation
Lisbon ilk görev yerimizdi.
Fue nuestra primera misión.
CBI Ajanı Teresa Lisbon, Patrick Jane.
Te presento a la agente Teresa Lisbon, Patrick Jane, OIC.
Ajan Lisbon ve Patrick Jane.
- Agente Lisbon y Patrick Jane.
Lisbon, rica etsem, öğrenci temsilcisi Tess'i buraya çağırabilir misin?
Lisbon, di a la trabajadora social que traiga a Tess, por favor.
Gene Lisbon'dan habersiz bir şeyleri kurguluyorsun, değil mi?
Es un juego del que Lisbon no sabe nada.
Eğer benimle işbirliği yapmazsan Van Pelt'le aranızdakileri Lisbon'a söylemek zorunda kalacağım.
Si no cooperas me veré obligado a decirle a Lisbon sobre tú y Van Pelt.
Lisbon'a söyleme, hemen İnsan Kaynakları'na söyler.
- No se lo digas, ella nos reportaría.
Şöyle motive ol, yapmazsan, batırırsın ve ben de Lisbon'a her şeyi anlatırım.
Piénsalo así. Si fallas, arruinamos el caso. Y le digo a Lisbon.
Pişman olmayacaksınız ve bu iki tarafın da yararına olacak Ajan Lisbon.
No lo lamentará. Y quiero decirle agente Lisbon, que si necesita algo de nosotros...
Ben hallederim.
- ¿ Lisbon? - Lo tengo.
- Lisbon?
- ¿ Lisbon? Jane.
- Dedektif Lisbon.
Sí. Es Lisbon.
Polis lâflarını bırakabilirsin, Lisbon.
Deja la conversación de policía.
Liselle'in cesedi bulunduğunda Noah Landau partideydi o zaman. Lisbon'a haber vereyim.
Noah Landau estuvo en la fiesta cuando el cuerpo de Liselle fue descubierto.
"Şu zengin insanlar ve lânet dizi gibi hayatları."
Hablaré con Lisbon. Esos ricos y sus vidas de telenovela.
Bak Grace. Lisbon bizi rapor etse de, umurum da değil.
Quiero que sepas que no estoy preocupado de que Lisbon nos reporte.
Lizbon yanında mı?
- ¿ Está Lisbon contigo?
Ajan Lisbon.
Agente Lisbon.
- Ajan Lisbon, bu Patrick Jane... ve bu da ajan r...
Éste es Patrick Jane, y éste es el ag...
- Ajan Lisbon, CBI.Burası cinâyet mahâlli.
- Agente Lisbon, CBI. Es la escena de un crimen.
Ben Ajan Lisbon, ve bu da Patrick Jane.
Soy la agente Lisbon, y este es Patrick Jane.
Çok kötü bir gün geçirdin, Ajan Lisbon.
Tuvo un mal día, Agente Lisbon.
- Ajan Lisbon, CBI'ın Sibirya'da ki eşdeğeri nedir?
Agente Lisbon, ¿ cuál es el equivalente del CBI en Siberia?
- Dün Lisbon ile konuştum.
Hablé ayer con Lisbon...
Lisbon ise değil.
Lisbon... No.
- Ajan Lisbon.
- Agente Lisbon.
Afedersiniz, ben Ajan Lisbon.
Disculpe. Soy la agente Lisbon.
Kıçın tehlikede, Ajan Lisbon.
Tu culo está en peligro, Agente Lisbon.
- Ajan Lisbon'un bu konuyla hiç bir ilgisi yok.
- La agente Lisbon no tiene nada que ver con esto.
Dedektif Lisbon! CBI!
Agente Lisbon, OIC.
Dedektif Lisbon.
Agente Lisbon. ¿ Y usted quién es?
Ah, evet, elbette.
Sí, claro. Lisbon, Jane, el doctor Edmunds.
Dedektif Lisbon, CBI.
Agente Lisbon, OIC.
Hayır, değil. O özrü geri alıyorum.
Muestra algo de temple, Lisbon.
Lütfen Lisbon'ın son mesajını dikkate almayın. Onu kandırdım.
Por favor olvida el último mensaje de Lisbon.
Sabır Lisbon.
Paciencia, Lisbon.
Detektif Lisbon videoya geri dönelim.
Entonces, agente Lisbon, volvamos al video.
Detektif Lisbon danışmanınız, arama izni olmadan Bay Sylvan'ın evine mi girdi?
Agente, ¿ su asesor entró al hogar del Sr. Sylvan sin orden de registro? No.
Hayır, elbette girmedi. Sayın Hâkim, Detektif Lisbon'a bir konuda danışabilir miyim?
Su Señoría, ¿ puedo entrevistar un momento a la agente Lisbon?
Siz de Detektif Lisbon.
Tú también, agente Lisbon.
- Sağ ol, Lisbon. Kapa çeneni, Jane.
Cállate, Jane.
Detektif Lisbon, ekibinin, sen de dahil yaptıklarından sorumludur.
La agente Lisbon es responsable de las acciones de los miembros de su equipo. Incluyéndote.
Bak, Lisbon, çok üzgünüm.
Mira, Lisbon, lo siento mucho. De veras.
Lisbon.
- Lisbon.
Ama, hayır, bizim Lisbon'umuz yapmaz öyle bir şey.
Pero no, no nuestra Lisbon.
İğrenç. Lisbon!
Lisbon.
Birkaç soru daha sormamız gerek. Lisbon!
Lisbon.
Lisbon!
Lisbon.
Lisbon, Jane, Dr. Edmunds, araştırmanın başında bulunuyor.
Jefe de investigación.
Bu insanlarla 10 dakika geçirirsem işe yarayacak bir gerçek varsa onu öğrenebileceğimi, benim kadar iyi biliyorsun. Biraz cesur ol, Lisbon.
Sabes que si tengo diez minutos con esta gente, sabré la verdad.
Onun ne olduğunu biliyorsun, Lisbon.
Sabes lo que es, Lisbon.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]