Lisede translate Spanish
2,682 parallel translation
Phyllis daima biraz can acıtırdı, lisede bile.
Phyllis siempre ha sido un poco insoportable, incluso cuando íbamos al instituto.
Lisede o kadar tatlıydın ki.
Eras tan encantador en el instituto.
Lisede sana çok çektirmişti.
Estas contento de que Danny haya caído en tiempos difíciles.
Lisede sporcu külotlarından nefret ederdim, hâlâ da ediyorum.
En la secundaria odiaba a los deportistas. Lo sigo haciendo.
O yüzden lisede "özel" ders almıştım.
Por eso es que tomé todas esas clases'especiales'en el colegio.
- Lisede sporcularla mı takılıyordun?
Espera, pasabas tiempo con los deportistas de la secundaria?
Lisede beni gerçekte olduğum ya da olmak istediğim kişi olarak gören bir sen vardın.
En la secundaria, fuiste el único que me vio como realmente era o como quería ser.
Yani, bu tür olaylar lisede kaldı sanıyordum.
Pensaba que habíamos dejado esas cosas en el instituto.
Lisede sana katlanamazdım.
Yo no te soportaba en la prepa
Söylemek istediğim lisede sana dallamalık yaptım şimdiyse evrem bana bunu telafi etmem için bir şans veriyor.
Lo que digo es que, bueno, tu me considerabas un capullo en el instituto, pero el universo me está dando la oportunidad de hacer las paces.
Lisede, insanlar çalışmöa salonunda ne yapıyor, dolap kilidinin şifresi nasıl çalışıyor, insanlar nerede yemek yiyor, hala balık kraker yiyebilir miyim?
En secundaria, ¿ qué hace la gente en el salón de clases y cómo funciona la cerradura con combinación, y dónde comen el almuerzo y puedo comer pescadito o es considerado comida para niños y debería buscar un refrigerio algo más maduro?
lisede, ona "kaf" mı diyoruz?
En la preparatoria ¿ lo llamamos "la Caf"?
Lisede harika olacaksın.
Yo creo que te irá muy bien en la preparatoria.
Bu arada, lisede güreş takımındaydım.
Y, por cierto, estuve en el equipo de lucha del instituto, así que...
Evet ama lisede birinin manitasını çalmak, insanı kesin suçlu yapmaz.
Sí, pero... Robarle la novia a alguien en el instituto no te hace ser exactamente un criminal.
Emin ol, lisede taktığım o şapka değil.
Sí, bueno, te lo juro... no es el mismo que llevaba en el instituto.
Lisede en iyi arkadaşımla yattın ama.
Te acostaste con mi mejor amiga del instituto.
Lisede saçınız sarı mıydı?
En la secundaria, ¿ tenía el cabello rubio?
Lisede kız arkadaşlarımı buraya atardım.
Traía a mis novias de la escuela aquí.
Lisede bize onca yaptığın leyden sonra.
Despues de todo lo que nos hiciste en el instituto.
Çok fazla kimse yoku Kim kırılabilir java tabanlı şeytan yazabilir Ve kim lisede güreş şampiyonasında iki yıl
No hay muchos tipos que puedan escribir un demonio infranqueable basado en java y que hayan ganado el campeonato estatal de lucha entre institutos dos años seguidos. ¿ Por qué?
Lisede birkaç yıl okuduktan sonra 18. yaş gününden önce kaçmış.
Pasó unos años en el instituto local y luego huyó antes de su decimoctavo cumpleaños.
- Evet, okuduğum lisede çalışacağım.
- Sí, trabajaré en mi instituto.
Lisede de mi sana tümsek diyorlardı?
¿ Te llamaban bache en el instituto?
Sapık mantığının işleme şekline göre muhtemelen lisede onunla bir etkileşimin oldu senin için önemsiz ama ona dünyaları veren bir etkileşim.
Por la forma en que trabaja la mente de un acosador probablemente tenías una especie de comunicación con él en la escuela algo que signifique nada para ti pero que significara todo para él.
Nasıl algılandığınız, lisede her şey demektir.
En el instituto, la imagen lo es todo.
Belki hayali, lisede gerçekleşecek kızlardan biri olmayacaktım.
Quizás no iba a ser una de esas chicas que consiguen su fantasía en el instituto.
Hala o lisede takıIdığın kızla mı berabersin?
¿ Sigues con esa chica del instituto?
Tacizci bir aileyle büyüdü, bu da lisede normal sosyal ilişkiler kurmasını engelledi.
Creció en un hogar donde había maltrato lo que evitó que estableciera los vínculos normales en el instituto.
Lisede falan mıyız?
¿ Qué, estamos en la preparatoria?
Hey, hiç düşündün mü annem ve babam birbirlerinin dışında lisede kiminle çıkmışlardır?
Oye, ¿ alguna vez piensas con quién salían mamá y papá en el instituto? Además de con el otro.
- Ben lisede olmuştum.
Yo me hice la mía en la secundaria.
Hayır, lisede okuyor.
No, está en el instituto.
Lisede, ilgi bir ilaçtır.
En el instituto, la atención era una droga.
Lisede, annemlerin mercedesinin arkasında değiliz, Sam.
No estamos en el instituto en la parte de atrás del Mercedes de mis padres, Sam.
Andre, ne zaman lisede müzik öğretmenliği yapmaya başladın?
Andre, ¿ cuando te has hecho profesor de música?
Lisede olduğu gibi iyi adamı oynardı.
Steve era el Sr. Amable, como en el instituto.
Lisede sonra kendi başıma yaşamayan başladığımda gittikçe daha fazla şey topladım. Tâ ki aldığım küçük ev ağzına kadar dolana dek.
Después del instituto, cuando me independicé, simplemente... empecé a comprar más y más cosas hasta que la casita que había comprado estuvo abarrotada.
Ortaokul ve lisede tek yaptığım ders çalışmaktı.
Incluso desde la escuela secundaria y en la preparatoria todo lo que hice fue estudiar.
Tamam. Max seninle çıkmamı istemiyor. Çünkü lisede seni terk ettiğinde kalbini kırmış.
Bien, Max no quería que saliera contigo porque rompió contigo en el instituto y te rompió el corazón.
Yalan söylediğini biliyorum. Ve lisede, Angie senden ayrıImış.
Sé que mentiste y que Angie rompió contigo en el instituto.
Yani, şu saçmalıkları lisede giyiyordum.
Es decir, soporté todo eso en el instituto.
Ve siz ikiniz lisede inek öğrenciler olduğunuz için bunun ne kadar önemli olduğunu anlayamazsınız.
Y como vosotras dos érais unas empollonas en el instituto, no tenéis ni idea de lo importante que es esto.
Evet, Mackenzie'yi şımartıyorum çünkü onun benim lisede yaşadıklarımı yaşamasını görmeye bir saniye bile dayanamıyorum.
Así que sí, machaco a Mackenzie, pero solo porque no puedo soportar la idea de que ella pase un solo segundo por lo que pasé yo en el instituto.
Ben hiç lisede dayak yemedim.
Yo nunca... me quedé preñada en el instituto.
Lisede isyan etmeliydin.
Debiste haberte rebelado en la Secundaria.
Orta okulda, küçük patatesler diyorlardı, ( memeden bahsediyor ) ama lisede, kıvrımlı patates diyorlar.
En la escuela, lo llamaban bolas de patata, pero en el instituto, lo llaman redondos de patata.
Oğlum, lisede kimse seni sevmiyordu, değil mi?
Vaya, nadie te quería en la escuela secundaria, ¿ verdad?
Lisede ortalamamızın aynı olduğunu fark ettik.
Resulta que tuvimos el mismo puntaje en la secundaria.
Tıpkı lisede yaptığım gibi aralarına sızacağım.
Me deslizaré sin que me detecten, como hice en el instituto.
Kızı lisede terk etmişsin, üstelik sen geysin.
La dejaste en el instituto, y eres gay.