Lizzy translate Spanish

- Üzgünüm Lizzy.

Lo siento, Lizzy. No lo sientas.

Lizzy. Bekle.

Lizzie, espera, espera, espera.

Lizzy, bugün Tom'un peşinden neden gittiğini anlıyorum.

Lizzy entiendo por qué fuistes tras Tom hoy.

Maalesef Lizzy şu an kir içindesin ama bu kiri atmak için temizlenmen gerekiyor.

Desafortunadamente, Lizzy, estás metida hasta el pecho de suciedad y vas a tener que atravesarlo dificultosamente - para llegar al otro lado.

İpucu gerek. Lizzy, Pavlovich kardeşlerin nerede olduğunu bilmek istiyorsan daha önce nerede olduklarını bulman gerek.

Lizzy, si quieres encontrar donde están los hermanos Pavlovich, necesitas descubrir donde han estado.

Lizzy. Tom hakkında.

Lizzy, acerca de Tom...

Lizzy, seni temin ederim, bunun hiçbir getirisi ve tatmini olmayacak.

Yo me encargaré de Tom. Lizzy, te aseguro que eso no producirá alguna respuesta y poca satisfacción.

O yük değil, Lizzy.

- y rutas de navegación. - No es una carga legal, Lizzy.

Sen bu hayatta, en iyilere layıksın Lizzy.

Mereces lo mejor en esta vida, Lizzy.

Yaşlı Lizzie Blackwater boğazını temizledi.

Es la vieja Lizzy Blackwater que ejercita su voz.

Yapmayacağız Bayan Lizzie. Söz veriyorum.

Nos portaremos bien, Miss Lizzy.

Kentte oldukça yeni idi, ve geçmişinin nasıl olduğunu Tanrı biliyor. Tamam, Lizzy.

Era nueva en la ciudad y quién sabe cómo fue su vida.

Ben hala kuruldayım, anımsıyorsan?

Está bien, Lizzy. Yo también pertenezco al directorio, ¿ recuerdas?

Nik, Lizzy?

Nik, Lizzy?

Yani, Lizzy.

Quiero decir, Lizzy.

- Lizzy!

- Lizzy!

Hadi, Lisie!

¡ Vamos, Lizzy!

İhtiyar Lizzy nasıI?

¿ Qué tal está la vieja Lizzy?

Oh Lizzy...

Oh, Lizzy...

Lizzy, ben annen.

Lizzy, lnabla mamá.

Lizzy, bence yapabilirsin.

Creo que deberías.

Dinle Lizzy...

Oye, Lizzy :

Lizzy o benim için burada.

Lizzy me busca a mí.

Hoşçakal Lizzy.

Adiós, Lizzy.

Kaç yaşındayken olacak Lizzy?

¿ Cuándo ocurrirá, Lizzy?

Eski Who Ten Years After, Santana, Thin Lizzy Aerosmith, Hot'fucking'Tuna.

los viejos Who... Ten Years After, Santana, Thin Lizzy, Aerosmith, Hot'Fucking'Tuna.

Bugün mutlu yüzümü takındım. Fran, Lizzie'yi üzmeyi başardın.

Bueno, Fran, te empeñaste para molestar a Lizzy.

Lizzy? Lizzy!

¿ Lizzy?

Lizzy'ye bunu telafi edeceğimi söyle, tamam mı?

- No te preocupes. Dile a Lizzy que ya la compensaré, ¿ bueno?

Lizzy?

¿ Lizzy?

Lizzy!

¡ Lizzy!

Lizzy! Lizzy!

¡ Lizzy!

Lizzy'nin uçurtmasına yardım etmek için kalmıştım.

Me entretuve ayudando a Lizzy con su cometa.

Eminim küçük Lizzy de orada. Havai fişekleri bekliyor.

Seguro que la pequeña Lizzy también está ahí, esperando los fuegos artificiales.

Katie ve Lizzy için gerçek fişekler sonra dostum.

Los fuegos artificiales de verdad para Katie y Lizzy serán más tarde.

Merhaba Lizzy.

Hola, Lizzy.

Lizzy, emniyet kemerini bağla.

Lizzy, ponte el cinturón de seguridad.

- Selam Lizzy.

- Hola, Lizzy.

Sağol Lizzy.

Gracias, Lizzy.

Jane, Lizzy, nerelerdesiniz?

Jane, Lizzy, ¿ dónde están?

Fakat Lizzy'de kardeşlerinden daha üstün bir zeka var.

Bueno, Lizzy es más inteligente que las demás.

Lizzy.

¡ Lizzy!

O kadar da fakir değiliz, Lizzy.

No somos tan pobres, Lizzy.

Fakat, Lizzy ben aşk evliliği yapmayı dilerdim.

Pero, Lizzy... Desearía... me gustaría mucho... casarme por amor.

- İyi geceler, Lizzy.

Buenas noches, Kitty.

Lizzy! Jane!

¡ Lizzy!

Sonra Lizzy ile dans etti. Sonra yine ne yaptı dersiniz?

Y luego bailó con Lizzy, ¿ y qué crees que hizo luego?

Sen ve Lizzy... hayatım tamamen farklı.

Tú y Lizzy...

Seni ve Lizzy'yi buradan çıkarmak istiyorum.

Quiero a Lizzy y a ti fuera de aquí.

Lizzy, buraya gel.

¡ Lizzy, ven aquí!

- İyi geceler, Lizzy.

- ¡ Buenas noches, Lizzy!