Macro translate Spanish
81 parallel translation
Macro'nun yetkisini ona verecektim, ama o günden sonra vazgeçtim.
Yo iba a darle el puesto de Mácaro pero después de eso no pienso hacerlo.
Sertorius Macro, Sejanus'un yardımcısı.
Sertorio Mácaro, el lugarteniente de Sejano.
- Macro, ne işin var burada?
Mácaro, ¿ qué haces aquí?
Macro, çocuklara ne yaptılar?
¡ Mácaro! ¿ Qué les han hecho a mis hijos?
Bunu unutmayacağım Macro.
No olvidaré esto, Marco.
Elbette, bu olağandışı, ama, Sertorius Macro'nun dediği gibi mucizelerin doğasında vardır bu.
Bien, por supuesto, es inusal, pero, como dice Sertorio Marco esa es la naturaleza de los milagros.
Macro'yla muhafızlarını yolladı, bileklerini kesene kadar başında beklediler.
Envió a Macro con algunos guardias para mirarlo mientras se abría las venas.
- Kendini tanıt! - Macro!
Identifíquese.
Yine burada olmaktan nefret ediyorum, Macro.
Odio venir aquí, Macro.
-... çünkü sen akıllısın. Çünkü sen iyisin. Yani ben gidince, Macro'ya dikkat et.
Porque eres sabio... y porque eres bueno, así que... cuando me haya ido, cuidate de Macro.
Macro!
¡ Macro!
Evet. Dostun da, Macro.
Sí, y tu amigo es Macro.
- Bunu Macro'ya sormalıyız, Efendimiz.
Habrá que preguntárselo a Macro, señor.
Sen ölünce, sadakat azalacacak, Macro da beni öldürecekti.
Y el destino decreta que cuando mueras, Macro me matará.
Zaten Macro ölseydi bile, bu sürüngenle yaşamaya nasıl devam ederdim ben?
De todos modos, incluso con Macro muerto... ¿ cómo iba a seguir viviendo con este reptil?
Hayır, Macro.
No, Macro.
- Macro'dan mı?
¿ Macro?
Mükemmel! Çok zekice, Macro.
Magnífica formación, Macro.
Ah, Macro! Sen tam şurada durur musun?
Ah, Macro. ¿ Puedes ponerte ahí?
Macro!
Macro.
- Chaerea, Macro'yu tutukla.
Arresta a Macro, Querea.
Ama ya Macro?
¿ Y qué pasa con Macro?
Buradaki de bir makro.
Esto de aquí es una macro.
Macro biyotik!
Macro... biótico!
Bunların hepsi makro-antibiyotik.
Son todos... macro antibióticos.
Silahlarda çok fazla makro yükleme yok.
Hay suficiente macro carga en el compartimento de las armas.
Yarı dairesel biçimde bir sıçrayıp kurumuş kan izi.
Es una macro salpicadura de sangre seca en un patrón semicircular.
Macro, Heimann, Richards.
- ¡ Qué bien! ¡ Hyman! ¡ Bridges!
- görmeye götürün.
-... al Macro.
Disgör senin canına okuyacak salak.
El Macro te pateará el trasero, idiota.
- Disgör de ne demek oluyor?
- ¿ Qué diablos es el Macro?
- Disgör.
- El Macro.
- Disgör Bay Levenstein.
- Soy el Macro, el Sr. Levenstein.
Michelle eski bir Yılın Tall Oaks Danışmanı... olması dolayısıyla bu yıl Disgör olarak işe alınmıştı, ama hamile kaldı. Az önce ima ettiğin eğilimleri düşünürsek buna pek şaşmamalı.
Al ser ex consejera del año de Tall Oaks tenía que ser la Macro este verano, pero se quedó embarazada sin duda por las tendencias que has comentado antes.
- Disgör benim, anlaşmazlıklarla ilgilenmek...
- Soy el Macro y me encargo...
Disgör'ünüz konuşuyor... disiplin bugünkü kadar iyi sağlanamazdı.
Les habla el Macro y hoy no podían haber tenido la moral más alta.
- Hey, Oscar, biri Disgör'ü çağırsın.
- Oscar, que alguien llame al Macro.
Eski Disgör zamanında böyle şeyler asla olmazdı.
Estas cosas no pasarían con nuestro antiguo Macro.
Küçük bir alışveriş merkezinden mikrodalga fırın dev bir mağazadan küçük bir araba aldım.
compre un microondas en un mini-mercado. compre una minivan en un macro-mercado.
Şimdi tüm Kuzey Amerika kıtası dikey yönlü büyük bir termal hava akımı oluşturarak ve atmosferin moleküler yapısıyla aslında doğa kanunlarını değiştirerek çok büyük bir yarım küresel fırtına oluşturan yakıcı siklonik makro sistem oluşturarak yanmaktadır.
y ahora el continente norte americano completo esta quemándose produciendo una gran corriente térmica y creando un macro sistema ciclónico incendiario que forma una mega tormenta hemisférica rompiendo la estructura molecular de la atmósfera y realmente cambiando la leyes de la naturaleza.
Uyarlamalı ama mikroyapı, makromoleküllerin reaktif formasyonlarına müsaade etmiyor.
Es adaptable, pero la micro-estructura no permite la formación reactiva de las macro-moleculas
Bu tribofiziksel, makro-kinetik dalga biçimi değer bulucu değil mi?
Fantástico. Eso es un extrapolador de onda tribophysical macro-kinetica.
Uzun bir düşünmeden sonra herkesi teymin ederim ki, her tartışmada mikroçiplerden, macro-çiplere...
Así que..., Después de mucho pensarlo Quiero asegurar a todos,
Küçük basit bir makro.
Sólo un simple macro.
Otomatik yönlendirme kısayolu hangisi?
¿ Cual es el "macro" para autoseguir?
Benim adım Benjamin Linus. Ve bütün hayatımı bu adada geçirdim Ben diğerlerinin lideridir.
Desde el momento en el que la alarma suene tenéis cuatro minutos para introducir el código en el procesador del macro-ordenador.
- Orada bir makro var... ana kontrol ekranında.
Hay una macro, en la pantalla de control principal.
Kesinlikle insan.
MACRO CÁMARA Es humano.
Ben ölünce Macro'ya dikkat et.
Ten cuidado con Macro cuando yo muera.
- Niçin Macro'dan başlamıyorsun?
¿ Por qué no empezar con Macro?
- Muhafızlar, Macro'yu tutuklayın!
Guardias, arrestad a Macro.