English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ M ] / Macy

Macy translate Spanish

543 parallel translation
Stephens-Macy çetesi ile uğraşmaktan... -... iyi şeyler var.
Se me ocurren mejores pasatiempos que enredarse con los Stephens-Macy.
Selam Macy.
Hola, Macy.
Ya da Macy'ye.
O a Macy.
Macy, hasılat ne kadardı?
A propósito, Macy, ¿ cuál fue la venta total de boletos?
Stephens, Macy, Claire Porter, Maguire, Molly, Paul Clarke Teğmen Abrams, Asta, Nicky, sen ve ben.
Stephens, Macy, Claire Porter, Maguire, Molly, Paul Clarke el teniente Abrams, Asta, Nicky, tú, yo.
Whitey Barrow ile Stephens ve Macy arasında nasıl bir bağ vardı?
¿ Qué conexión tenía Whitey Barrow con Stephens y con Macy?
Maguire'a göre Macy'nin tanığı yalan söylüyormuş.
Maguire dice que la coartada de Macy es falsa.
Macy'yi görecek misin?
¿ lrás a ver a Macy?
Kabul, kadının gerekçesi olduğunu kanıtladın ama başkalarının da gerekçesi var. Stephens'in Macy'nin, Rainbow Benny'nin ve...
Es cierto, tiene un buen motivo para la dama pero tenemos uno igualmente bueno contra Stephens, Macy Rainbow Benny y...
- Macy bir dakika durur musun?
- Espera, ¿ quieres, Macy?
Şuraya otur Macy.
Siéntate ahí, Macy.
Macy, yerinde olsam çok konuşmazdım.
En tu lugar, Macy, yo no hablaría demasiado.
- İyi günler Macy.
- Buenas tardes, Macy.
Whitey Barrow öldürüldüğünde Macy gişede miydi?
¿ Estaba Macy en la taquilla con usted cuando Whitey Barrow fue asesinado?
Başından beri Macy olduğunu düşünmüştüm.
Todo el tiempo pensé que era Macy.
Belki siz ve ortağınız Macy, Barrow'un öldüğünü duyunca rahatladınız.
Tal vez usted y su socio, Macy, sintieron alivio cuando Barrow fue asesinado.
Macy için yalan söyledim, şimdi söylemiyorum.
Mentí una vez, por Macy, pero no miento ahora.
Macy, Barrow'un işi bırakmasından rahatsız olmadığını söyledin.
Macy, tú dijiste que no te molestó la renuncia de Barrow.
Eyalet meclisi temsilcisi sessiz ortak olunca, Stephens-Macy şebekesinin yükselmesine şaşırmamak gerek.
Con razón la mafia Stephens-Macy estaba volando alto con un oficial especial para la asamblea estatal como socio.
Merhaba Mac, Paul.
Hola, Macy Paul.
Bay Macy diğerini bir görseydi ne olurdu bir düşün.
Imagínese que el Sr. Macy hubiera visto al otro.
Şey, umarım Bay Macy'de sana katılır.
Espero que el Sr. Macy piense igual.
Herkes Bay Macy'e hayran.
incluso al Sr. Macy.
Ve her çeşit oyuncağı Macy'de bulabilirsiniz.
En Macy's encontrará juguetes de todos tipos.
Macy'de o yok.
Macy no tiene de esos.
Sana kimsede olmadığını söyledim.
Macy's no tiene de esos. Nadie los tiene.
Macy insanları başka mağazalara mı gönderiyor?
¿ Macy's manda a la gente a otras tiendas?
Oyuncağı benim ya da başka birinin satmasının pek önemi yok.
No importa si Macy's u otra tienda vende el juguete.
Macy'nin de böyle düşündüğünü bilmezdim. Ben burada oldukça, öyle olacak.
sí.
Dinleyin. Sizi ve Macy'i göstermiş olduğunuz... bu yeni numaranızdan dolayı kutlamak istiyorum.
Quiero felicitarle a usted y a Macy's por este nuevo truco.
Düşünün, Macy's gibi büyük bir mağaza...
Sobre todo Macy's.
Ama artık ben de Macy'inin gedikli bir müşterisi olacağım.
Pero de ahora en adelante considéreme cliente habitual.
Önemli olan, Bay Macy ne düşünecek?
¿ y el Sr. Macy?
Burada, Macy'den. % 10 indirimle.
en Macy's. Tenemos un 10 % de descuento.
Bay Macy acele sizi görmek istiyor.
El Sr. Macy quiere verla inmediatamente.
Bay Macy's bekliyor.
El Sr. Macy la espera.
Macy'deki Noel Babanın müşterileri Gimbels'a gönderdiğini bir düşünün.
¡ Nuestro Papá Noel mandando a los clientes a Gimbel's!
Telgraflar, mesajlar, telefon aramaları. Valinin karısı, belediye başkanının karısı... 500'den fazla minnettar ebeveyn... Macy'e olan sonsuz minnettarlıklarını ifade ediyorlar.
llamadas. más de 500 padres agradecidos a Macy's para siempre.
Sağ olun, Bay Macy.
Sr. Macy.
Peki, Bay Macy.
Sr. Macy.
Bay Macy'e anlatmalıyım.
Tengo que decírselo al Sr. Macy.
Eğer biz O'nu kovar ve gerçekten deli olmadığı ortaya çıkarsa... Bay Macy de bizi muayene ettirip, kovar.
el Sr. Macy nos examinará y echará.
Hastanın olmadığı bir muayenenin ne değeri var. Tek nedeni O'na karşı kendimizi borçlu hissetmemizdi... lakin Bay Macy bize diğer Noel Baba için başka bir iş bulmamızı.. her ne olursa olsun seni elimizde tutmamızı önerdi.
La examinación no tiene sentido sin paciente. pero el Sr. Macy sugirió que buscáramos otra cosa para él... y nos quedáramos con usted por encima de todo.
New York City'de alışveriş yapan herkes... birden bire Macy'i sadece halkın refahını düşünen... bir hayırseverlik timsali olarak görüyor.
Todos los compradores de Nueva York... que sólo piensan en el bien del público.
Bu oyunda iki kişi de oynayabilir. Bundan böyle, müşterinin istediği şey bizde yoksa... O'nu Macy'e gönderin.
Nosotros también podemos jugar. lo mandamos a Macy's.
Bak, ya sen Alfred'i analiz etmeyi bırakırsın... ya da ben dosdoğru Bay Macy'e gider... ne kadar adi bir düzenbaz olduğunu anlatırım.
- O deja de analizar a Alfred... o le diré al Sr. Macy que es un fraude despreciable.
Testi hemen yaptırsanız iyi olur... Bay Macy'e söyle... Bay Macy anlamadan önce.
Démoselo antes que le diga al Sr... antes que se entere Macy.
Oh, saat 4 : 00'te Bay Macy ile bir randevum var.
Pero he quedado con el Sr. Macy a las 4 : 00.
Reklam mı? Buna izin veremeyiz. Bay Macy, bütün bunların hemen bitmesini istiyor.
El Sr. Macy prefiere olvidar el pleito ahora mismo.
Bay Gailey, Bay Macy'i temsil ediyorum.
¿ Sr. Gailey? Represento al Sr. Macy.
Bay Macy'i duydun.
Ya los oíste.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]