Metas translate Spanish
5,196 parallel translation
O zamana kadar bana engel olma.
Y hasta entonces, sólo no te metas.
O ekibe girmeni istiyorum. Tamam oldu bil.
Necesito que te metas en ese equipo.
Kariyerimden uzak dur!
¡ No te metas en mi carrera!
Başının belaya girmesini istemem.
No quiero que te metas en problemas.
Yapmaman gereken şeyler yapma.
No te metas en algo que no deberías.
Hedefini durdurmak zorunda değilsin evliliğini, buradaki görevini.
Esto no tiene que entorpecer tus metas, tu matrimonio, tu misión aquí.
Charlie havayı bozma ve yolumuza engel koyma.
Charlie, tranquilo. y no te metas en medio.
Senin de başın derde girecek diye korkuyorum.
Me preocupa que tú también te metas en problemas.
Sakın buna karışma ve toz ol!
¡ No te metas y piérdete!
Kardeşime dokunma.
No metas a mi hermano. Por favor.
Yapma! Bunu yapamazsın!
¡ No te metas en problemas hoy!
İşimi bana öğretme.
No te metas en esto.
Onları sakın kızdırma, olur mu?
No te metas con su lado malo, ¿ comprendes?
- Sen karışma Gary!
- Gary, ¡ no te metas en esto!
- Onu bu işe karıştırma!
¡ No la metas en esto!
- Jake, sen karışma.
Jake, no te metas.
- Onu bu işe karıştırma.
- No la metas.
Amerikan can kaybı olmadan hedeflerimize ulaşabiliyoruz ve bence oradaki dürüst insanlar bundan minnettar.
Lograremos nuestras metas sin perder vidas americanas y creo que la gente honesta allá nos lo agradece.
Ramrod'la uğraşma, Ping Pong.
No te metas con la Ramrod, Ping Pong.
- Hayır. Karışma. Lütfen.
- No te metas. ¿ Por favor?
Benimle taşak geçme.
No te metas conmigo.
Nasıl göründüğünü biliyorum, Ama seni uyarıyorum, onunla dalga geçmeyin.
Sé que no parece rudo pero, en serio, no te metas con él.
- Ateşi falan karıştırma.
- No metas el fuego en esto.
- Sen bu işe karışma!
- ¡ Tú no te metas!
Git arkadaş edin ve başını derde sokma.
Ve a hacer amigos y no te metas en problemas.
1.60 boyunda ama hiç sataşmayın.
Mide 1,55, pero no te metas con ella.
- Kendi tarafına geç.
No te metas en mi ángulo de tiro.
Işık bombasını bir uyuşturucu laboratuvarına atıp bütün bir binayı ateşe verdiğim için.
Porque arrojé una granada en un laboratorio de metas e incendié todo el edificio.
Başımla uğraşma!
¡ No metas a mi culo en esto!
- Sen karışma baba.
Tú no te metas, papá.
Beni Oscorp'a sokmalısın.
Necesito que me metas a Oscorp.
Sen karışma sersem.
No te metas, idiota.
- Jane'i bu işe karıştırma dostum.
No metas a Jane en esto.
ªöyle ki, ateşli, yeşil gözlü Hint kizi sana yaklaşiyor ve... beni becer diye yalvariiyor. Ve Emily'nin ögrenmesine imkan yok. Yapmaz miydin?
Una chica india súper buena se acerca a ti y te suplica que se la metas, y no hay posibilidad de que Emily lo descubra, ¿ no lo harías?
Peki form hedefleriniz nelerdir?
¿ Cuáles son tus metas en el fitness?
- O zaman bas git.
- Entonces no te metas en lo que te importa.
Dilinin ağzıma girmesini istemiyorum.
¡ Vamos! No me metas la lengua a la boca.
Amerika'daki tepkiler sonucu Olimpiyat hazırlıklarının, iddialara göre politik amaçları körüklediği gerekçesiyle sosyalist ülkelerin takımları Los Angelas'da nefret hedefi oldu.
Que los círculos reaccionarios de los Estados Unidos usan la preparación de las Olimpiadas para reforzar sus metas políticas y supuestamente harán de los equipos de países socialistas un blanco del odio en Los Ángeles.
- Babamı bu işe karıştırma.
- ¡ No lo metas en esto!
Sadece başının belaya girmesini istemiyorum. Sadece...
No quiero que te metas en problemas, solo deseo...
Sen kendi işinle ilgilen dedim değil mi?
Que te metas en tus malditos asuntos.
Onu bu işe karıştırma.
Eh, eh, no la metas en esto.
Aksine, Phil'i sikme.
O mejor dicho, no te metas con Phil.
Şimdi işime karışma, Randy, tamam mı?
No te metas conmigo. Otra. ¡ Maldita sea!
Yeteneğini zorlandıracak hedefler olsa bile çaba ile mümkün.
Metas que te hacen esforzarte pero que son factibles con un esfuerzo perfecto.
- Sen bu konuya karışma.
- Tú no te metas.
Ama beni de dahil etme. Defol!
No me metas en problemas. ¡ Vete!
Cynthia ve whyphy olaylarından sonra kötü bir şey yapmanı istemem.
Muy bien, con todo lo que paso con... Cynthia y whyphy... yo no quiero que metas la pata.
Kızımı sikme.
No se la metas a mi hija.
Eğer bana çatarsan senin bütün kemiklerini kırarım.
"No te metas conmigo." "Romperé tus huesos"
Kendi zamanını harcayıp duruyorsun.
Si vas a ceder cada vez que te preste un poco de atención a mí no me metas. - Pierde tu tiempo, yo ya me cansé.