Mikaelson translate Spanish
213 parallel translation
- O bir Mikaelson.
Es una Mikaelson.
Bu şansı Kol Mikaelson üzerinde kullanmak istediğine emin misin?
Ahora, ¿ estás segura que quieres usar eso en Kol Mikaelson?
Mikaelson et öğütücüsüne bir kez girmiş biri olarak söylüyorum, dikkatli ol.
Como alguien quien ha sido puesto en la picadora de carne de los Mikaelson, ve con cuidado.
Yani aileler kavga edebilir. Ancak bıçak kemiğe dayandığında bir Mikaelson daima diğer bir Mikaelson'ın arkasını kollayacaktır.
Significa que las familias se pelean, pero a la hora de la verdad, pero siempre puedes confiar en que un Mikaelson respaldará a otro Mikaelson.
Buna Mikaelson paradoksu deniyor.
Esa es la paradoja Mikaelson.
Benim zaten 200 yıldır bildiğim şeyi yeni öğreniyorsun eğer bir Mikaelson değilsen yalnızca bir teferruatsın ancak bugün onların sorunu benim de sorunum.
Has aprendido lo que yo en 200 años, que no eres una Mikaelson, eres carne de cañón, pero ahora mismo, su problema es mi problema.
"Lütfen bu akşam 19.00'da dans, kokteyl ve kutlama için Mikaelson ailesine katılın."
"Sean bienvenido a reunirse con la familia Mikaelson esta tarde a las 7 : 00 para bailar, comer, beber y celebrar."
Mikaelson'lar da kim?
¿ Quién demonios son los Mikaelsons?
Kol Mikaelson.
Kol Mikaelson.
Ben Finn Mikaelson.
Soy Finn Mikaelson.
Rebekah Mikaelson.
Rebekah Mikaelson.
Ve Rebekah Mikaelson, köken ailenin iki bireyi. Bu çok ilginç bir olay oldu.
Y Rebekah Mikaelson, dos miembros de la familia vampira original.
Rebekah Mikaelson da onayladı.
Rebekah Mikaelson lo confirmó.
Niklaus Mikaelson.
Niklaus Mikaelson.
Elijah bir taraftan Davina'nın güvenini kazanmaya çalışırken ben de mucize Mikaelson bebeğini koruyacağıma dair Elijah'a söz verdim.
Le prometí a Elijah que protegería al bebé milagroso de los Mikaelson mientras intenta ganarse la lealtad de tu bruja Davina.
Rebekah Mikaelson asıl sen benim ters tarafımla yüzleşmek istemezsin.
Rebekah Mikaelson tú no querrás llegar a sacar lo peor de mí.
Klaus Mikaelson'dan bahsediyoruz. Erkek, kadın ve masum katili. Bir anda baba mı olmaya karar vermiş?
Klaus Mikaelson... asesino de hombres, mujeres y cachorros... y de repente quiere ser papá, o tiene otro motivo.
Klaus Mikaelson siktirsin gitsin.
Klaus Mikaelson puede joderse. ¡ Ja!
Bana birçok şey öğrettin Niklaus Mikaelson. Fakat bunu kendi başıma öğrendim. Senin asla öğrenemeyeceğin bir şey.
Me enseñaste muchas cosas, Niklaus Mikaelson, pero eso lo aprendí solo y es algo que jamás conocerás.
Klaus Mikaelson'ı tanıyorsun.
Conoces a Klaus Mikaelson.
İkimiz biraz konuşacağız Thierry. Klaus Mikaelson hakkında.
Así que, Thierry, tú y yo vamos a tener una pequeña charla... sobre Klaus Mikaelson
- Bay Mikaelson. Kurulumuzun koşullarınızı düşündüğünü bildirmek için aradık.
Sr. Mikaelson, solo quería que supiera que el grupo ha considerado sus condiciones.
Ne bu Klaus Mikaelson denilen adam, ne de hakkında söylenilenler umrumda değil.
Este Klaus Mikaelson, no me importa quién es o qué dicen de él.
Siz Mikaelson'lardan öğrendiğim tek bir şey varsa o da aile işlerinize asla karışılmaması gerektiğidir.
Si hay algo que aprendí de ustedes los Mikaelsons, es que no te metes en medio de una disputa de familia.
Hazır o konuyu açmışken, benim Mikaelson ailesinin işlerine karışacak zamanım yok. Sen benim misafirimsin.
Sobre eso, no tengo tiempo para el drama familiar Mikaelson.
Marie Heline Dubois ile tanış. Elijah Mikaelson'ın eski sevgilisi.
Conoce a Celeste Marie-Heline Dubois, un viejo amor de Elijah Mikaelson.
Matmazel Mikaelson.
Señorita Mikaelson.
Klaus Mikaelson'ı beni yaraladığı gibi yaralayacağım.
Heriré a Klaus Mikaelson como él me hirió a mí.
Büyük, kötü Klaus Mikaelson.
El gran y malvado Klaus Mikaelson.
Hatırladığım kadarıyla Niklaus Mikaelson'ın değer verdiği nadir kişilerdensin.
Según recuerdo, tú eres una de las pocas personas que alguna vez le importaron lo más mínimo a Niklaus Mikaelson.
Eğer amcanın hayatını kurtarmak istiyorsan yapman gereken tek şey bunu almak. Sonra Klaus Mikaelson'ın kalbine saplamak.
Si quieres salvar la vida de tu tío todo lo que tienes que hacer es tomar esto y asegurarte que termine en el corazón de Klaus Mikelson.
Bay Mikaelson şu anda biraz rahatsız.
El Sr. Mikaelson se encuentra indispuesto.
Klaus Mikaelson bana anlaşma öneriyor.
¿ Klaus Mikaelson le ofrece un trato a mi viejo yo?
Bilemiyorum, gerçekten çok hoş birisi ancak Mikaelson erkeklerinden birini seçmem istenseydi...
No lo sé. Es decir, es amable y todo, pero si tengo que escoger un chico Mikaelson...
Mikaelson ailesi oldukça geniştir.
Bueno, somos muchos Mikaelsons.
Efsanevi Mikaelson bağı da artık yok olup gidecek.
Y el legendario vínculo Mikaelson se derrumbará.
Rebekah Mikaelson'ın duruşması.
El juicio de Rebekah Mikaelson.
Başlayalım. Rebekah Mikaelson'ın duruşması.
Que empiece... el juicio a Rebekah Mikaelson.
St. Anne kilisesi uzun zamandır tarafsız toprak olarak yerini aldı. Yuva olarak adlandırdığımız yere bir düzen getirmek amacıyla Elijah Mikaelson önderliğinde burada toplanmış bulunuyoruz. - Geldiğiniz için teşekkürler.
Anne hace mucho tiempo que es terreno neutral en nuestra ciudad así que es lógico que nos reunamos en esta sala a instancias de que Elijah Mikaelson traiga la armonía a este lugar que llamamos hogar.
Demek yüce Klaus Mikaelson'ın dokunaklı bir şeyler söyleyip boynumu kıracağı yer burası.
¿ Entonces es aquí donde el gran Klaus Mikaelson dice algo conmovedor y me rompe el cuello?
Klaus Mikaelson ile anlaşma mı yaptın?
¿ Hiciste un trato con Klaus Mikaelson?
Mikaelsonların annesi Esther çok güçlü bir cadıydı.
La madre de los Mikaelson, Esther, fue una bruja poderosa.
Elijah Mikaelson yarak kafalının teki. Şüphesiz.
Mira, Elijah Mikaelson es un imbécil, no hay duda.
Zamanında sana aşık olacak ya da nefret edecek kadar saf olmuş olabilirim ama ölümden sonra çok şey öğrendim. İnan bana Klaus Mikaelson : ... asıl korkması gereken taraf sensin.
Pude haber sido tan ingenua como para enamorarme de ti, o temerte pero aprendí mucho en la muerte, y créeme, Klaus Mikaelson eres tú quien debería tenerme miedo.
Ola ki unuttuysan, Elijah, onlar da tıpkı bir Mikaelson kadar benim ailem.
No olvides, Elijah, ellos son mi familia tanto como cualquier Mikaelson.
Mikaelson'lara kendimi güvendirmeliyim ki onlara yeterince yaklaşabileyim.
Necesito que los Mikaelson confíen en mí para que pueda acercarme lo suficiente.
Onların işi beni Klaus Mikaelson'dan beni korumak.
Su trabajo es protegerme de Klaus Mikaelson,
Ancak annemiz o kadar ikna edici unsurlar sundu ki Mikaelson ailesinin en vahşi üyesi olan Kol bile temelinde bulunan hatayı anladı ve yeni hâlini isteklilikle kabullendi.
Y aún así nuestra madre ha planteado un argumento convincente que incluso él, el más salvaje de los Mikaelson ha visto el error de sus acciones y aceptado su nueva forma con vigor.
Sen bir Mikaelson değilsin.
Tú no eres una Mikaelson.
"Mikaelson" a karşılık geliyor.
es de Mikaelson.
Bay Mikaelson.
- Sr. Mikaelson.