Ne demek istediğimi biliyor musun translate Spanish
63 parallel translation
Ne demek istediğimi biliyor musun, Bay Bell?
¿ Me entiende, Sr. Bell?
Ne demek istediğimi biliyor musun?
¿ Me entiendes?
Ne demek istediğimi biliyor musun?
¿ Sabes qué quiero decir?
Güneş doğmadan evde olmaya dikkat et.Ne demek istediğimi biliyor musun.
Me asegurare que llegue antes que salga el sol, sabe que significa?
Para konuşur, saçmalıklar da yürür. Ne demek istediğimi biliyor musun?
conversaciones de dinero y conversaciones estúpidas.
Ne demek istediğimi biliyor musun? Size telefon, efendim.
Aquí estás. ¿ Puedo robártelo un minuto?
- Ne demek istediğimi biliyor musun?
¿ Sabes a lo que me refiero?
Dışarıda olmaktan daha iyidir, ne demek istediğimi biliyor musun?
Mejor adentro que afuera, me entiendes?
Küçük bir... teşvik yardım edebilir. Ne demek istediğimi biliyor musun?
Un pequeño incentivo podría ser de ayuda. ¿ Sabes a lo que me refiero?
Ne demek istediğimi biliyor musun?
¿ Entiendes, chico? - De acuerdo.
Katil bebek için sıcak bir noktan var... ve saldırma zamanı gelidiği zaman, sen... uh... aşık içgüdülerini takip ediyorsun... ne demek istediğimi biliyor musun?
Tienes una debilidad por la muñeca asesina, y cuando las cosas se ponen duras tú haces caso a tus bajos instintos, ¿ sabes lo que digo?
- Ne demek istediğimi biliyor musun?
- ¿ Sabes lo que quiero decir?
Ne demek istediğimi biliyor musun?
¿ Entiendes?
- Ne demek istediğimi biliyor musun?
¿ Entiendes a lo que me refiero? Seguro.
- Ne demek istediğimi biliyor musun?
- ¿ Me entiendes? - Sí.
Benimle tutmak için sadece vakit kaybı vardı, ne demek istediğimi biliyor musun?
Eras sólo una pérdida de tiempo para mantener conmigo, ya sabes a qué me refiero?
Ne demek istediğimi biliyor musun?
¿ Me explico?
- Ne demek istediğimi biliyor musun? - Evet.
- ¿ Sabes lo que quiero decir?
- Ne demek istediğimi biliyor musun?
- ¿ Sabe lo que quiero decir?
Mahvetmek istedik. - Ne demek istediğimi biliyor musun?
Si sabes a lo que me refiero.
Ne demek istediğimi biliyor musun?
¿ Sabes a qué me refiero?
Ne demek istediğimi biliyor musun?
Sabes a que me refiero..?
- Şey, ben... - Ne demek istediğimi biliyor musun?
Eso es... no sabes lo que quiero decir?
Ne demek istediğimi biliyor musun?
¿ Comprende lo que quiero decir?
Fotoğrafçı da gerçek bir hayvandı... Ne demek istediğimi biliyor musun? Ki umarım bilmiyorsundur.
Aunque el fotógrafo era el verdadero animal, si sabes a lo que me refiero lo que espero que no.
Kanıtlarda değişiklik, ne demek istediğimi biliyor musun, Sana çizerek anlatayım mı?
Alteración de pruebas, sabes lo que eso significa, ¿ Tengo que explicártelo?
Ne demek istediğimi biliyor musun?
¿ Entiendes lo que digo?
Ne demek istediğimi biliyor musun?
¿ Sabes lo que quiero decir?
ne demek istediğimi biliyor musun şef?
¿ sabes lo que quiero decir, jefe?
Ne demek istediğimi biliyor musun, Eli?
¿ Sabes qué quiero decir, Eli?
Bunu söylerken ne demek istediğimi biliyor musun?
¿ Sabes lo que quiero decir cuando- - cuando digo eso?
Bir kahve ve tarttan fazlasını istiyorum. Ne demek istediğimi biliyor musun?
Quiero algo más que café y tarta, no sé si me entiende.
Gezegeni kurtar. Ne demek istediğimi biliyor musun?
Hay que salvar el planeta, ya sabe.
Ne demek istediğimi biliyor musun?
¿ Crees que el tiempo existe, Nick?
Bu sadece müzik ile olan ve tüm arkadaşları, ne demek istediğimi biliyor musun?
Es que con la música y todos sus amigos...
Bir şey bana, senin de, benim gibi hayatının her gününden tad aldığını söylüyor. Ne demek istediğimi biliyor musun?
Algo me dice que usted disfrute de todos los días de la vida... como yo. ¿ Sabes lo que quiero decir con esto?
Hoop-di-duu. Ne demek istediğimi biliyor musun?
El "woopi". ¿ Sabes a que me refiero?
ne demek istediğimi biliyor musun?
¿ Sabes lo que eso significa?
On yıl içinde 0-60, Ne demek istediğimi biliyor musun?
De 0 a 60 en diez años, ¿ sabes a qué me refiero?
Ne demek istediğimi biliyor musun?
Sabes lo que quiero decir?
Ne demek istediğimi biliyor musun?
¿ Me oyen?
ihtiyaım yok, ama ne demek istediğimi biliyor musun? küçük bir yardım, yanlış mıyım?
No lo necesito, pero ya sabes a que me refiero, cada cosa ayuda, ¿ cierto?
Ne demek istediğimi biliyor musun?
- ¿ Me entiendes?
Benim de sana söylemek istediğim birkaç şey var zaten ne demek istediğimi biliyor musun?
Hay algunas cosas que quiero decirte también. ¿ Sabes?
Ne demek istediğimi biliyor musun?
¿ Sabes a lo que me refiero?
Titremiyorum çünkü soğuğum. Ne demek istediğimi biliyor musun?
No tiemblo de frío. ¿ Me entiendes?
Değil... Yani... Ne demek istediğimi biliyor musun?
No... ¿ Me entiendes?
Buna ihtiyacım var. Bu benim zamanım. Ne demek istediğimi biliyor musun?
Lo necesito en este momento, ¿ me explico?
Toplum içinde yemek falan yiyorduk, ne demek istediğimi biliyor musun?
Teníamos cena en público, ¿ Sabes a qué me refiero?
Biliyor musun, iltifat bekleyen biri için bu normal... fakat bu çocukların bazıları tam olarak melek değil, ne demek istediğimi anlıyor musun?
Es normal, por lo que está viviendo, que busque esa atención, pero algunos chicos no son angelitos.
- Evet, şunun gibi, seni gerçekten seven karizma bir erkekle takılıyor olsan da, 27 beden kot giyen bir balon kafalıdan etkilenebilirsin. - Ne demek istediğimi biliyor musun?
¿ Sabes lo que quiero decir?