English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ O ] / Olmamış

Olmamış translate Spanish

9,850 parallel translation
Hiç olmamış gibi devam edeceğim.
- Voy a dejarlo correr. - Sí.
Şu an dışında üzerinde hiç bu kadar gücüm olmamıştı.
Nunca he tenido tanto poder sobre ti como en este momento.
Eğer olmamış olsaydı bu benim için sürpriz olurdu.
Me hubiera sorprendido si no los tenía.
Kampüste yada Los Angeles Birleşmiş Okul Bölgesi'nde daha önce bir şikayet olmamış.
No hay ninguna denuncia previa en la oficina de seguridad del campus o en el Distrito Escolar.
Rheanna'nın hiç ailesi olmamış.
Rheanna nunca tuvo una familia.
- Evet. Bir şey duyan ya da gören olmamış.
Nadie ha visto ni oído nada.
Evet, pek iyi bir tercih olmamış olabilir ama gidecek bir yere ihtiyacı vardı.
Sí, tal vez no era la mejor opción, pero... Él necesitaba un lugar a donde ir.
- Bir şey gören ya da duyan olmamış.
- Nadie ha visto ni oído nada.
Ödleğin teki olmamış olsaydım...
Si no hubiera sido un maldito cobarde...
Çünkü daha en başından öyle bir şeye sahip olmamış.
Coz ella nunca poseer cualquier cosa que ella puede perder.
işte ayrıldım ve bunlar hiç olmamış gibi davrandım
Sí, me marché y fingí que nunca había pasado.
Kimse senden bu olmamış gibi davranmanı istemiyor.
Y nadie le está pidiendo que fingir que eso no sucedió.
Hiçbir şey olmamış gibi devam edeceksin.
Sigue con tu vida como si nada hubiera pasado.
Stacey'nin ve kızların hatırı için bunları olmamış sayacağım.
Por el bien de Stacey y de las niñas, fingiré que esto no ha pasado.
Umarım sevgilin için sıkıntı olmamıştır.
Espero que a tu novia no le moleste.
Daha önce hiç düğün planlayıcısı olmamıştım.
Nunca pensé ser un planificador de bodas.
Mürettebattan kurtulan olmamış.
Nadie de la tripulación ha sobrevivido.
Kader istenilen şeylerin özüdür. Olmamış şeylerin ispatı.
La fe es la sustancia de las cosas que se esperan la evidencia de las cosas no vistas.
Sabotaj falan olmamış.
No hubo sabotaje.
Onu iki haftadır gören olmamış.
Al parecer, nadie la ha visto en dos semanas.
Hightower ve Rivers işe başlayana dek böyle bir şey olmamış.
No pasó nada hasta que contrataron a los agentes Hightower y Rivers.
Yani gerçekte bir şey olmamış olması için bir neden yok değil mi?
Es decir, no hay manera de que no haya una historia real tras ella, ¿ verdad?
Akşam 7'den sonra onu gören olmamış, kredi kartı kullanımı yok ve cep telefonu tüm gün aynı yerden sinyal vermiş.
Ningún testigo le vio después de las siete, no hay cargos en las tarjetas y su teléfono estuvo... en el mismo sitio todo el día.
Pek olmamış gibi.
Está un poco desigual.
Bu saç stili hiç olmamış.
Ese peinado es un cabello loco.
Olmamış.
No sucedió.
Hiçbir şey olmamış gibi davranın.
Pretenda que no pasó nada.
Ben de eğlencenize dahil olabilirim ama bu sene Erkeklerin Rehberlikçisi benim. Yani kampta uygunsuz davranışlar görürsem sizi bildirmek zorundayım ama görmezsem de bana kalırsa olmamış demektir.
Pero este año soy supervisor de coordinadores de varones, o sea que si veo alguna actividad no autorizada, los voy a denunciar.
Az önce onları uyarmış olmam titreşimleri başka sınıftan birinin yaptığı ihtimalini arttırıyor. Ki öyle de zaten.
así es.
Şimdiye kadar bu kısma alışmış olmam gerekirdi.
Creería que ya me habría acostumbrado a esta parte.
Prudence ve benim uyanıp, senin sabah kahveni İnstagram'a yollamaya vaktin kalmadan bizim duvarı boyamış olmamız.
Prudence y yo nos despertaremos, y pintaremos la pared antes de que tengas la oportunidad de subir la foto de tu café matutino a Instagram.
Vampir olmuşum olmamışım önemli değil.
Ni si soy una vampira o no.
Merhaba, işinize engel olmamışımdır umarım.
Hola. Espero no interrumpir nada.
Salata gelmeden evvel eroin basmamış olmam tam bir mucize.
Es un milagro que no me inyectara heroína antes de que trajeran la ensalda.
Bence neden bu kadar kırılmış olmamı bilmeye hakları var.
Creo que tienen derecho a saber la razón por la que estoy rota.
Yedi yıl önce yapmış olmamız gereken şeyi.
Sí... lo que debimos haber hecho hace ya 7 años.
Senin gibi zavallı çiftçilerden para araklamış olmam!
Y no extraído de los impuestos de los pobres granjeros.. ¡ Fuera!
Sadece birlikte buralardan uzak olmamız gerekiyorken senin bir parçan hâlâ buradaymış.
Me importa que todo el tiempo se suponía que íbamos a estar lejos juntos, parte de que todavía estaba aquí,
Kendi çıkarlarımı koruyor olmam seni şaşırtmış olamaz.
No puedes estar sorprendido de que proteja mis intereses.
Sınava başka bir köyde girecek olmamız biraz endişe verici açıkçası.
Los de otras aldeas que se presentaron al examen deben de estar nerviosos.
Çünkü şimdiye tura çıkmış olmam gerekiyordu.
Es porque se supone que ya debería estar de gira.
Henüz torbacımı çağırmamış olmamın yegane sebebi daha iyisi getireceğine söz vermiş olman.
La única razón por la que no he llamado aún a mi camello es porque me prometiste que ibas a traer algo aún mejor.
Başarısız olmamızı mı istedi yani?
¿ Dices que quería que fracasásemos?
Hatırlıyorum. Bunca yıl bunu saklamış olmam komik.
Es gracioso que lo haya conservado todos estos años.
Adamla yıllardır tanışıyor olmamız lazım.
Se suponía que él y yo estaríamos corriendo juntos por años.
Sizi sevmiyorum, ama sizi temsil etmeme sebebim şaibeli bir şey yapmış olmanız ve sizin gibiler için kazazedeleri kazıklamayacak olmam.
No me caes bien, pero no te voy a representar... porque hiciste algo sospechoso, y no voy a joder a víctimas de un accidente... por alguien como tú.
Sınıfa oturup onun bizden nasıl avukatlar olmamız gerektiğini anlatmasını dinlerdim. ve onu her zaman yüzüstü bıraktım, çünkü onun anlattığı tarzda bir avukat dava kazanamazdı ve ben kazanmak istiyordum.
Me senté en esa clase y lo escuché hablar... sobre la clase de abogados que deberíamos ser, y siempre lo defraudaba porque sabía... que no era la clase de abogado que ganaba.
Çoğu beyaz bizim Shelburne'a olmamızdan korkuyor gözükse de ayrılışı düzenlemeyi seçtiğimizde derinden rahatsız oldular.
Aunque muchos de los blancos parecían temer nuestra presencia en Shelburne, se ofendieron profundamente cuando se optó por organizar una salida.
Bize eşlik eden adamdan hiç de iyi elektrik alamamış olmam da cabası.
Sin mencionar, que no tengo una buena vibra de nuestra escolta.
Bu kısımda gerçekten çok hızlı olmamız gerek.
Esta es la parte
Catherine... ikimiz de oyun konusunda deneyimliyiz, değil mi, o yüzden umarım bu sorumu bağışlarsın, fakat senin sifilis kapmamış olmam mümkün mü?
Catalina... ambos somos veteranos del juego, ¿ vamos, y espero que me perdonarás la pregunta, pero es posible que no tengas sífilis?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]