Onsuz translate Spanish
3,229 parallel translation
Onsuz yaşayamam ben.
No puedo vivir sin ella.
Bu gece onsuz dönemem.
No puedo regresar sin ella.
Deliye dönmüştüm. Onsuz yaşayamazdım.
Yo me volví loco, no podía vivir sin ella.
Onsuz gidersek kızmaz mı?
¿ No se enojará si no vamos sin él?
Siz oğlunuzla bir hayat hayal etmeye devam ettikçe eşiniz onsuz bir hayatı hayal ederek bununla mücade ediyor.
Mientras usted está intentando vivir una vida con él, su esposa está lidiando con eso, imaginando una vida sin él.
Onsuz kim olduğumu bilmiyorum Sabrina.
No sé quién soy sin él, Sabrina.
Bu yüzden, Blair, Chuck ile veya onsuz her ne yapıyorsa ona güvenmelisin.
Así que cualquier cosa que Blair este haciendo con o sin Chuck, tienes que confiar en ella.
- Knicks'in yenilmesini onsuz izlemek istemiyorum, tamam mı?
Y no puedo ver a los Knicks perder sin que él este, ¿ de acuerdo? bien.
Ağlayıp "onsuz yaşayamam" dedin.
llorabas y decías :
Uzun yolculuklar onsuz geçmiyor.
Sería un largo viaje sin él.
Ray onsuz çıldırmış olmalı.
Ray debe estar volviéndose loco sin ella.
Onsuz bir hiçim ben.
Sin libertad no soy nada.
Onsuz bir dünya fikrine her ne kadar bayılsam da Dan ile Blair'in fotoğrafları, sorunları yaratanın sırlar olmadığını fark etmemi sağladı.
Tanto como me encanta la idea de un mundo sin ella, las fotos de Dan y Blair me han hecho darme cuenta que no son los secretos los que causan los problemas.
Bu gece oraya tekrar gidiyorum, ve onsuz dönmüyorum.
Voy a volver allí esta noche, y no voy a volver sin él.
Düşünüyordum ki, "Onsuz başaramam."
Pensaba, " No puedo continuar sin ella.
Bu benim onsuz geçireceğim ilk Noel ama buraya gelmesem olmazdı.
Es mi primera Navidad sin il, pero no podia deiar de venir.
Eğer burada olmazsa, onsuz gideriz, tamam mı?
Si no está aquí, nos vamos sin ella ¿ ok?
Onsuz gitmiyorum.
No me voy sin ella.
O varkenki kadar güçlü olmayız ama yine de onsuz daha iyi oluruz.
No seremos tan fuertes, pero estaremos en mejores circunstancias.
Hey! "Onsuz yapamayız" cümlelerini duymak istemiyorum.
¿ Sabéis qué? No quiero escuchar más "No podemos hacerlo sin ella",
Onsuz da yapabiliriz.
Todavía podemos hacerlo sin él.
Ben hâlâ onsuz dans etmeye alışamadım.
No me acostumbro a bailar sin ella.
- Onsuz çalışmaz mı?
- No funcionará.
Rowley gitmiyor, onsuz ben de gidemem.
Rowley no va a ir y no puedo entrar sin él.
Onsuz bir hayat düşünemiyorum.
No puedo imaginar mi vida sin ella.
Uzun süre, birlikte yaptığımız bir şeyi yapmak, onsuz yaşamamız gerektiği gerçeğini daha da acı verici kıldı.
Durante mucho tiempo, hacer algo que hacíamos juntos hacía que seguir adelante fuera más difícil.
Onsuz ben bir hiçim.
Sin él, no soy nada.
Baban bu filmi onsuz seyredersem vurur beni.
Creo que tu padre me mataría si veo esa sin él.
Onunla, onsuz.
Con él, sin él.
Onsuz çok daha iyiyiz.
Estamos mejor sin ella.
Hiçbiri onsuz olmuyor Alo. Hiçbir şey.
Nada funciona sin ella, Alo, ¡ nada de esto!
Zavallı Wendy bir başına, onsuz yaşlandı.
pobre de wendy vieja ella tuvo que envejecer sin el.
Onsuz Zarafa'yı kurtaramayız. Kusura bakma Maki.
Sin él no podremos liberar a Zarafa, lo siento Maki.
Gerçekten onsuz yaşayamıyordum.
Honestamente. No puedo vivir sin él.
- Onsuz, denize açılmayacaksın.
- No navegarás, sin él no.
Sevdiğini kaybeden ve hayatını... onsuz sürdüren birisi beni iyi anlayacaktır.
Pero cuando alguien pierde a su amor... y continúa con la vida, es medio extraño
Ben onsuz ne yaparım?
¿ Como puedo estar sin él?
Peggy her gece ağlıyordu, onsuz nasıl yaşayacağını bilmiyordu, ve Frank onu aramayı hiç bırakmadı.
Ella lloraba cada noche, no sabía cómo sobrevivir sin él, y Frank, nunca dejó de buscarla.
Ben onsuz ne yaparım?
¿ Cómo puedo estar sin él?
Onsuz yaşayamazdı.
No podía vivir sin él.
Onsuz devam etmeliyim.
Tengo que adelantarme sin ella.
Onsuz çok yalnızım.
Me siento tan solo sin ella.
Evden onsuz çıkmam.
- Nunca salgas de casa sin ellas.
Onsuz ölürüm.
Bien.
Onsuz gidersek kızmaz mı?
¿ No se enojará si nos vamos sin él?
Onsuz ayrılmak endişe verici.
No se preocupe, puede dejarla.
Onsuz daha iyi olacağımızı söyledi.
Dijo que estaríamos mucho mejor sin ella.
Peki ya sana 40. yıl dönümde aldığım de Kooning'e ne olacak? Onsuz yaşayamayacağını söylemiştin.
¿ Y el De Kooning que te compré cuando cumpliste 40 aquel sin el cual no podías vivir, según tú?
Özgür olmamın onsuz hiçbir anlamı yok. Uh...
La libertad son ella no tiene significado.
Onsuz da işi alabiliriz.
Fin de la discusión.
Onsuz gitmeyeceğim.
No me iré sin ella.