English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ P ] / Paddy

Paddy translate Spanish

958 parallel translation
- Haydi, Paddy'yi görmemiz lazım.
- Vamos, tenemos que ir a ver a Paddy.
Paddy Ryan'a masal anlatmana gerek yok Tom.
No tienes que estancarte con Paddy Ryan, Tom.
Paddy, mesele şu.
Verás, ésta es la situación.
- Teşekkürler Paddy.
- Gracias, Paddy.
Paddy Ryan'ın dost olduğunu göreceksiniz.
Paddy Ryan es su amigo.
Teşekkürler Paddy.
Gracias, Paddy.
Paddy'yle çalışmaktan memnun musun?
¿ Les gusta trabajar con Paddy?
- Dediğin her şey bana uyar Paddy.
- Lo que digas está bien, Paddy.
- Paddy, Pençe bizimle çalışıyor mu?
- Paddy, ¿ Nails trabajará con nosotros?
Paddy anlatmıştı.
Paddy me contó.
Paddy, işe başladığınız anda çete hazır olur.
Paddy, estamos todos listos para comenzar.
Paddy Ryan'ın çetesine katıldı.
Es parte de la pandilla de Paddy Ryan.
"Pençe" Nathan'ın Ölümü Paddy Ryan'ın Çetesini Zayıflatıyor
La Muerte de "Nails" Nathan Debilita a la Pandilla de Paddy Ryan
- Ne yapmaya çalışıyorsun Paddy?
- ¿ Qué tratas de hacer, Paddy?
- Merak etme Paddy.
- Déjalo en mis manos, Paddy.
Sen Paddy Ryan'ın kızısın.
Eres la novia de Paddy Ryan.
- Paddy...
- Pero Paddy...
- Paddy'nin lafı umurumda değil!
- i No me importa lo que dijo!
Paddy, içeri gelsene.
Paddy, adelante.
- Paddy'nin adamı. Kim olduğunu söylemedi.
- Uno de los muchachos de Paddy.
Amerikanlar orada.
¿ Tú qué dices, Paddy?
- Sende ne haberler var Paddy? - Korkarım ki "Mile 14" ile aramızdaki hatlar kopmuş durumda.
Me temo que ha caído la línea entre nosotros y la milla 14.
- Sızıntıya bakmayın efendim.
- Paddy, manda al correo. - Sí, señor.
- Paddy, haberciyi gönder. - Emredersiniz efendim. Eğer eve göndereceğiniz önemli bir mesaj veya mektup varsa ben götürebilirim.
Si alguno tiene cartas o recados que mandar a casa, yo se los llevo.
- Teşekkürler, efendim. - Paddy.
- Paddy, volveré a ver a los prisioneros.
Hoşça kal, Paddy? Nerelerde dolaştığının önemi yok. Ülkeni ya da evde geride bıraktıklarını unutma.
Pobre Paddy, dónde está tu error, no te olvides de tu tierra ni de los que dejaste en ella.
Arada bir, yazabildiğin kadar mektup yaz ve gönder. Paddy, sakın unutma. Sen bir İrlandalısın.
Escríbeles una carta, y envíala en cuanto puedas, pero, Paddy, nunca olvides que eres irlandés.
Paddy, banka soygunu istatistiklerine hiç baktın mı?
¿ Has leído las estadísticas sobre los atracos de bancos, Paddy?
Paul... Gözlerini Paddy'nin üzerinden ayırma.
Paul no pierdas de vista a Paddy.
Aramızdan biri aşağıya inip Paddy'den nöbeti devralsa iyi olmaz mı?
Uno de nosotros debería ir a relevar a Paddy.
Düşündümki aramızdan biri aşağıya inip Paddy'den nöbeti devralmalı.
- Deberíamos relevar a Paddy.
Tamam, Paddy, valizi kapat.
Bien, Paddy. Ciérrala.
Bana yardım et, Paddy.
Échame una mano, Paddy.
Tamam, Paddy.
De acuerdo, Paddy.
Paddy'yle konuştun mu?
Habla con Paddy.
Kızın peşindeyken parke halindeki bizim devriye aracını fark ettim. Paddy o araçta yoktu.
Cuando la seguí pasé por el coche de vigilancia y Paddy no estaba allí.
Bak, Paddy, Eckstrom birşey ispat edemeyebilir.
Escúchame, Paddy. Eckstrom no tiene pruebas.
Şimdi bir dakika bekle, Paddy.
Un momento, Paddy...
Paddy mi?
¿ Paddy?
Ne demek istiyorsun? Paddy Dolan.
- ¿ De qué estás hablando?
Paddy ve... Ve şu aşağıdaki kız, beni senin evde gördü.
Paddy ha muerto y tu vecina de arriba me vio en tu apartamento.
Paddy arabayı kaçırmış olmalı.
- Paddy debió cambiarlo de sitio.
Paddy'nin karısına haberi kim verecek?
¿ Quién se lo dirá a la mujer de Paddy?
Sen Paddy'yi aramak için dışardayken.
- Mientras tú buscabas a Paddy.
Ya Paddy'ye ne oldu, bu son ona da uymazdı.
Y lo que le ha pasado a Paddy tampoco encaja.
Paddy'nin kendini öldürmüş olabileceğini gerçekten düşünüyor musun?
¿ En serio crees que Paddy se ha suicidado?
Paddy'yi kendimi tanıdığım kadar tanıyorum. O bu işi yapmamış olmalıydı. Bu şekilde olmaz.
Conocías a Paddy tan bién como yo ni de ese modo ni de ningún otro.
Bence Paddy'yi öldüren her kim ise onunla arabada birlikteydi.
Creo que quien mató a Paddy estaba en coche con él.
Elbette efendim.
- ¡ Paddy!
Paddy.
- ¡ El Segundo Regimiento de Ulanos!
Ne oldu?
- Paddy Dolan.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]