Pancake translate Spanish
131 parallel translation
Kek ve pancake!
¡ Cocina pasteles y panqueques!
Pancake ve kek.
¡ Panqueques y pasteles!
- Pancake House'da.
- Por la tienda de tortitas.
Pancake House'dayım, bu piliç kasaya doğru yürüdü.
Estoy en la tienda de tortitas y esta tía se acerca a la caja registradora.
- Salı günleri pancake günüdür.
- Los martes hay panqueques.
Pancake yiyorlarmış.
Tienen panqueques acá.
- Pancake onunla yenmez, kayar.
Se te resbalarán. Comerás con tenedor. Tampoco tengo jalea de arce.
Burada pancake yok, değil mi?
No ves panqueques ¿ o si?
Ray, pancake sipariş ettiğimizde, maple şurubunu da getirecekler.
Cuando pidamos los panqueques, traerán la jalea.
Maple şurubunun pancake gelmeden burada olması gerek.
Se supone que la jalea tiene que estar en la mesa antes.
- Nasıl pancake istiyorsun, Ray?
¿ Qué tipo de panqueque quieres?
Maple şurubunun pancake gelmeden önce masada... Ray?
La jalea de arce debe estar antes que los panqueques.
- Pancake yemek için dışarı çıktık.
Fuimos a comer panqueques.
Ve sonra bu sabah pancake yedik.
Y luego- - Y esta mañana comimos panqueques.
Her ne kadar bunun yerine koruda gözleme yemeye götürsen de... bundan özel bir anlam çıkarma çabasına girmeden edemedim.
Incluso me llevaste a la Noche Familiar de Pancake Plantation... No pude evitar pensar que eso significaba algo especial.
Hadi ama, ben pancake alıyorum.
Sabes que yo comeré panqueques.
- İkimizde pancake alamayız.
- No podemos comer lo mismo.
Her zaman pancake'lerimiz olacak.
Siempre tendremos panqueques.
Tatlım, göster bize kekini sevgilim.
Hey, Pancake, trae tus biscochos aquí, querida.
Tüm turistler Pancake Palace'a gidiyor.
Los turistas van a La Casa de las Crepas.
Pancake yaptım.
Hice panqueques.
- Pancake mi yaptın?
Hiciste panqueques?
Pancake yapıyorsun.
Estás haciendo panqueques.
Geçen yaz, çocuklara gözleme aldığımız yeri hatırlıyor musun?
¿ Recuerdas el Pancake House donde solíamos tener en los niños el verano pasado?
Harika. Helda beni pancake'e çevirmeye geldi.
Aquí está Helga para darme la vuelta como a una tortita.
özel olarak domuz pastırması parçacıklı yaptırdı.
Niles, prueba este pancake. Claire ha desmoronado el tocino - directo en la masa.
Kiliseden sonra pekçok insan pancake yemeğe gider.
Luego de la iglesia, mucha gente va a comer panqueques.
Pancake yiyebilir miyim?
¿ Puedo comer panqueques?
Evet, pancake yiyebilirsin.
Sí, vamos a comer panqueques.
Pancake istiyorum.
Quiero mis panqueques.
Güneşli bir günde Al'in Krep Dünyası'nın çöp tenekelerini görebileceğini biliyor musun?
¿ Sabes que en un día claro... se ven los botes de basura detrás de Al " s Pancake World?
- AI'in Krep Dünyası.
- A Al " s Pancake World.
Al'ın Krep Dünyası'na gidelim.
- Suena bien. - Vamos al Pancake World para variar.
Ayrıca Al'in Krep Dünyası'na normalden 40 saniye daha çabuk gidebileceğimiz bir kestirme buldum.
También encontré un atajo para Al Pancake World que ahorra 40 segundos.
- İki pastırma, iki sosis, bir gözleme.
bacons, salchichas, pancake...
Garth Pancake hiçbir işte uzman olmamasına rağmen bize ekipmanları temin edecek.
Garth Pancake, aunque no es maestro en nada, es capaz de ejecutar todos los trabajos inherentes a nuestra meta.
Başka seçeneğimiz olmadığına ve Bay Pancake'in payını bölüşeceğine göre ona güvenmek zorundayız.
Y optaremos por confiar en ella, ya que no tenemos elección, y ya que sólo compartirá el botín del señor Pancake.
Evde bir sorun yok. Bay Pancake'in tıbbi yardıma ihtiyacı var.
- La casa está impecable, aunque el Sr. Pancake precisa atención médica.
Para Bay Pancake'in.
El dinero es del señor Pancake.
Bay Pancake parasını bankaya yatırmaktan hoşlanmaz. Bay Pancake'e göre parayı bir çantada saklamak en güvenilir yöntemdir.
El señor Pancake es enemigo acérrimo de los bancos y es uno de esos excéntricos que salen en el periódico, guardando sus ahorros, en su caso, en una bolsa de basura que es su constante compañera.
Ne yazık ki yeniden kura çekemeyiz.
El señor Pancake tiene razón. No podemos volver a sacar pajas.
Pancake yaptık.
Hicimos panqueques.
Al'in Gözleme Dünyası'na gideriz. - İyi, gidin.
Iremos a "Al's Pancake World".
Şey yapabilirsiniz, uh, 90'a sürüp, bir mil yukarıya,
Pueden conducir una milla e ir al Pancake House.
Pancake hazırlıyorum.
Estoy haciendo panqueques.
- Bak baba, pancake.
Mira, papi, panqueques.
- Pancake mi yaptınız?
¿ Hicieron panqueques?
- Pancake yapabileceğinizi kim söyledi?
¿ Quién les dijo que podían hacer panqueques?
Pancake kokusu alıyorum.
Huelo panqueques.
Henüz pancake siparişi vermedik.
No pedimos aún.
- Pancake.
- Panqueques.