Pasadena translate Spanish
383 parallel translation
Burada malı olan Pasadenalı zengin bir aile.
Es una familia pudiente de Pasadena.
- Aile malikanesi Pasadena'da.
- La mansión está en Pasadena.
Sonra Santa Monica, Culver City, Burbank ve Pasadena.
Luego Santa Mónica, Culver City, Burbank, Pasadena.
Pasadena'da araçtan kurtulur, bir taksi tutarız.
Nos desharemos del auto en Pasadena, y tomaremos un taxi.
- Pasadena'dakiler ona bayıldılar.
- Pasadena ha enloquecido.
Pasadena.
Pasadena.
- Pasadena yani.
- Pasadena.
Hem Pasadena'daki Taylorların partisine gitmemiz gerekiyordu. Bayağı çılgıncaydı canım.
Además, tuvimos que ir a esa fiesta, en Pasadena, en casa de los Taylor.
Onu bulduğumda Pasadena News'a ölüm ilanları yazıyordu, ve ben tek başıma onu en iyi satan bir yazar yaptım.
Él estaba escribiendo notas necrológicas para el Pasadena News cuando lo hallé y yo solo lo convertí en un best seller.
Pasadena, Santa Ana ve Harbor.
Pasadena, Santa Ana y el puerto.
Pasadena'yı soluna al.
La Pasadena a tu izquierda.
Emin ol ki burası Pasadena değil Felix.
Tiene razón. No es Pasadena.
( Megachannel Extra-Terrestrial Assay ) olarak adlandırılan bu program tamamen,... Kaliforniya - Pasadena menşeli "Gezegen Gönüllüleri" tarafından destekleniyor.
Este programa, llamado META, es patrocinado en su totalidad por la Sociedad Planetaria de Pasadena, California.
Pasadena ve çok para.
Pasadena y mucho dinero.
Bütün gün Pasadena dışında Berruti'yi arıyordum.
He estado todo el día en Pasadena buscando a Berrutti.
Pasadina Çizim okulu.
La escuela de diseños de Pasadena.
Pasadena, 19'uncu odadan çağırılıyorsun.
Acuda a la cabina 17.
Pasadena J.P.L.'den bir çağrı aldım.
Acabo de recibir una llamada de la J.P.L. en Pasadena.
Pasadena'da biri var.
Hay un tipo en Pasadena.
Pasadena'daki Jet motoru mühendisleri başka bir yanıt olabileceğini düşünüyorlar.
- Los ingenieros de propulsión de Jets del Laboratorio de Pasadena. - Piensan que podría ser otra respuesta.
Pasadena'dan mı?
¿ La de Pasadena?
Bay Grierson, 117 Batı Winston, Pasadena...
Sr. Grierson, 1 1 7 West Winston, Pasadena.
- Pasadena'ya, ne kadar?
- ¿ Cuànto vale hasta Pasadena?
Buradan Pasadena'ya kadar giden sekiz şeritli bir yol.
Ocho carriles de cemento brilloso... desde aquí hasta Pasadena.
- Pasadena'dan.
- Es de Pasadena.
Geçen sezon Pasedena Oyunevinde La Mancha'nın Adamı'nda onu izlemedin mi?
¿ Viste su Man of La Mancha, en el teatro Pasadena?
Yaklaşan bir alçak basınç sistemi var. Pasadna... Pardon Pasadena.
Una zona de baja presión se extiende sobre Pasda...
Burada alçak basınç sistemimiz var. Hayır, orada olacak.
Pasadena, aquí... no, aquí...
Pasadena'daki Rialto sinemasına.
Fue al "Rialto", en Pasadena.
Bilirsin, Tüm dünyaya Griffin Mill'in... ofisteki stresin üstesinden gelemeyip... Pasadena'da ortaya çıkıp... yazarlarla kavga çıkardığını söylemek için bekleyemiyorum.
Sabes, me muero de ganas... de contarle a la gente que cuando Griffin Mill no soporta la presión... se va a Pasadena... para buscar camorra con escritores.
Pasadena.
En Pasadena.
Bir de söyle bak, Pasadena ölmek için güzel bir yer.
Pensándolo bien, Pasadena es tan buen lugar para morir como cualquier otro.
Pasadena polisi öyle düşünmüyor.
La policía de Pasadena piensa lo contrario.
Onu görmek için Pasadena'ya kadar onca yolu neden gittin?
¿ Por que te fuiste hasta Pasadena para verlo?
Bay Mill, ben Dedektif De Longpre, Pasadena polisi.
Sr. Mill, soy el detective De Longpre, de la policía de Pasadena.
- Pasadena'ya kadar beni izler misiniz?
- ¿ podría seguirme hasta Pasadena?
- Pasadena.
- A Pasadena.
Lütfen! Burası Pasadena.
¡ Por favor!
Biz yanlış kişiyi tutuklamayız.
Estamos en Pasadena.
Eğer Pasadena'ya öldürme niyetiyle gitseydin, gaz odasını boylamıştın.
Si fuiste a Pasadena con la intención de matar podrías recibir la pena de muerte.
Pasadena'ya is vermek niyetiyle gittim.
Fui a Pasadena con la intención de contratar.
4 saat içinde Pasadena karakolunda olsan iyi olur.
Más te vale estar en la estación de policía de Pasadena, en 4 horas.
Pasadena?
¿ Pasadena?
Ve de son şampiyonumuz Pasadena, California'dan bir roket mühendisi, Richard Andrews.
Y nuestro campeón que regresa, un científico de cohetes. de Pasadena, California, Richard Andrews.
Pasadena'dan Venice'e gelmek bütün gün sürmez.
No se tarda todo el día en llegar hasta aquí.
Pasadena Üniversitesi profesörü... Sanırım bir şey bulduk.
Hemos encontrado a un profesor de la escuela de diseño de Pasadena.
NASA Görev Kontrol ekibiyle birlikte, bilimsel bir olayı kutlamak için, Pasadena'dayım.
Me encuentro en Pasadena con el equipo de control de la NASA en un día en el que se ha hecho historia.
Pasadena gölünde yağışların artması bekleniyor New Angeles Şehrinde ve New Tokyo Şehrinde de % 80'lik bir tahminle yağış bekleniyor.
Habrá precipitaciones en el Lago Pasadena y un 80 % en la ciudad de New Angeles. Así como en la Nueva Tokyo.
Çocuklar için görevlendirilen... Dr. Niedelmeyer Pasadena'da.
Los niños fueron asignados al doctor Niedelmeyer, de Pasadena.
Az önce sana geldi.
Ah, él vuela aquello Guste a una señora mayor de Pasadena.
Pasadena.
Yo paso.