Perce translate Spanish
65 parallel translation
Nehrin aşağısına Nez Perce'nin topraklarına git.
Ve río abajo a la tierra de Nez Perce.
- Perce Howland?
- Perce Howland?
Roslyn, Perce Howland.
Roslyn, éste es Perce Howland.
Benim Perce.
Soy Perce.
- Hey, Perce.
Hola, Perce.
Sıradaki isim, Black River, Wyoming'den Perce Howland.
El siguiente jinete es Perce Howland de Black River, Wyoming.
Perce! Perce!
Perce!
- Başında hâlâ, Perce.
- Lo llevas puesto, Perce.
- Sen iyisin, değil mi, Perce?
- Estás bien, verdad, Perce?
- Perce, iyi misin?
- Perce, estás bien?
- Binmesi gereken bir de boğa var.
- Va a montar un toro. Vamos, Perce.
- Perce!
- Perce!
Perce, işte ödülün burada!
Perce, aquí está tu premio!
Tekrardan, bu kez Brahma'da Black Hills, Colorado'dan kovboy, Perce Howland.
De nuevo, esta vez en un toro de Brahma, el vaquero de Black Hills, Colorado, Perce Howland.
Perce, harikaydın.
Has estado maravilloso.
Roslyn, neden Perce ile dans etmiyorsun?
Roslyn, por qué no bailas con Perce?
Perce yaralandığındaki gibi... Bana öyle bir bakmaya başladın ki.
Como antes, cuando Perce estaba herido y has empezado a mirarme mal.
Tamam, tamam, Perce.
Vale, Perce.
Haydi Perce, bana bir yardım et.
Vamos, Perce, échame una mano.
Bunu biliyorsun, değil mi, Perce?
Lo sabes, verdad, Perce?
Perce, 160 km kuzey-doğuda bir yer biliyorum, Thighbone Dağı.
Perce, conozco un lugar a 160 km al noreste, la montañas Thighbone.
Haydi Perce, şu kazıkları çakalım.
Venga, Perce, clavemos las estacas.
Haydi Perce.
Vamos, Perce.
Bir daha at, Perce!
Otra vez, Perce!
Perce?
Perce?
Perce, buraya gel.
Perce, ven aquí.
Sana da 25 kalır, Perce.
Quedarán 25 para ti, Perce.
Perce!
Perce!
Yardım et ona, Perce.
Ayúdale, Perce.
Perce, o kısrağı da çözüver, tamam mı?
Perce, puedes soltar a esa yegua?
Artık canını incitme, tamam mı, Perce?
No vuelvas a hacerte daño, vale, Perce?
- Ne dersin, Perce?
- ¿ Tú qué dices, Perce?
Peşinden git Perce. Ata binmeyi nerede öğrendin?
Ve tras él, Perce. ¿ Dónde aprendiste a montar?
Dört tane olsun Perce!
¡ Que sean cuatro, Perce!
Ama ne var ki, Perce... artık kimse böyle demiyor.
la unica cosa ahora es, como veras... nadie lo dice mas.
Beni rahatsız ediyor.
Il me perce comme unpoignard. [Me taladra como un puñal]
Değil mi, Bruce?
¿ No es así, Perce?
Nez Perce olabilir.
Podría ser Nez Perce.
Haydi gel.
Vámonos, Perce.
Percy, iyi misin? !
Perce, ¿ estás bien?
- Percy, iyi misin?
- Perce, ¿ estás bien?
Percy, şükürler olsun yaşıyorsun.
Perce, cuánto me alegra que estés vivo.
Peki, Percy, neler hatırlıyorsun?
Perce, ¿ qué recuerdas?
Haydi be Perce.
Vamos, Perce.
Hadi Perce.
Venga.
Evet, Perce!
¡ Bien, Perce!
- Perce!
- ¡ Perce!
Percy, şuna bir bak kanka.
Perce, mira, tío.
Perce, dinlesene abi ya. Fena fikir mi yani!
Perce, digo que... ¡ No es mala idea!
Haydi, Perce!
Vamos, Perce!
Hepsi birbirinden üstün görünmeye çalışıyor gibi..
Perce que estan todos ellos intentando superarse unos a otros.