Prima translate Spanish
4,240 parallel translation
- Bu onun kuzeni, Mincy.
- Esa es su prima, Mincy.
Bu gece sadece bir kuzenle baş edebilirim.
Una prima es todo lo que puedo manejar esta noche.
Merhaba kuzen.
Hola, prima.
Peki kuzen doğum günün için büyük planların var mı?
Prima, ¿ tienes grandes planes para tu cumpleaños?
Kuzenin!
¡ Soy tu prima! ¡ Soy yo!
Şimdi sen ve senin fahişe kuzenin ile birlikteyiz.
Esta noche voy a acabar con toda la casta Sawyer. Contigo y la perra de tu bonita prima.
Jinx, Storm Shadow'un kuzeni Snake Eyes, savaşımıza katılmanın ve dostlarımız G.I. Joelar'ın onurunu korumanın vakti geldi.
Jinx, prima de Storm Shadow, Snake Eyes, es nuestro momento para unirnos a la lucha y defender el honor de nuestros compañeros G.I. Joes.
Kuzenin nasıl?
- ¿ Qué tal está tu prima?
Kuzenim, seni severim
Prima, te amo.
Pekala, Natalie'yi unut. Kuzinim Linda'ya ne dersin?
Bien, olvida a Natalie. \ ¿ Qué tal mi prima Linda?
Gazete dağıtma işinde hakkın yeniyor derim ben.
Creo que usted está consiguiendo al final prima de este acuerdo de lanzamiento del periódico.
Kuzenim Torquay'de yaşıyor.
Mi prima proviene de Turquia.
Stubbs için yemek yapan bir kuzenin yok mu?
¿ No tienes una prima que cocine para Stubbs?
Kuzeninizin hiç bahsetmediği.
De quien tu prima nunca te habló.
Kuzenimin eşi öldü ve kocaman bir evde şu anda tek başına kalıyor, ve... onunla birlikte yaşamamı istedi.
El marido de mi prima murió, y ella tiene una casa grande y esta sola ahora, y... Ella me pidió ir a vivir con ella.
- Kuzen Daisy'i odasına götür.
- Lleva a la prima Daisy a su habitación.
- Hadi, kuzen Daisy.
- Vamos, prima Daisy.
Kuzen Daisy sonunda kalmış.
¡ La prima Daisy por fin!
- Bu kuzenime dokunduğun için. Kirli, iğrenç parmaklarınla.
- Eso es por tocar a mi prima ¡ con tus dedos asquerosos sucios!
Kendisi sadece benim kuzenim olur.
Es mi prima.
Kuzenin geldi.
Llegó tu prima.
Eski bir dövüş sanatı güç kullanmaktan yeğdir.
Una antigua arte marcial, donde prima el ingenio sobre la fuerza.
Kuzenim Hattie burada mı?
- ¿ Mi prima Hattie está aquí?
Demek kuzeninizi görmeyeli biraz zaman geçmiş.
¿ Así que ha pasado algún tiempo desde la última vez que vio a su prima?
- Kuzeninizi ne kadar iyi tanıyorsunuz?
- ¿ Cómo de bien conoce a su prima?
- İkinci dereceden kuzenim.
- Mi prima segunda.
Doğruyu söylemek gerekirse, beyler, Kuzen Hattie'nin mektup yazacak zihinsel bir yeterliğe sahip olduğunu sanmıyorum.
Para ser francos con ustedes, caballeros, no creo que la prima Hattie tenga la capacidad mental para escribir cartas.
Küçük kuzenimi teknede sakladığımı mı sanıyorsunuz?
¿ Cree que escondo a mi prima pequeña a bordo?
Etienne De Souza Nasse Konağına gelmeden üç hafta önce kuzenine mektup yazdığı konusunda niçin yalan söylüyordu?
¿ Por qué mintió Etienne De Souza acerca de escribir a su prima tres semanas antes de su llegada a Nasse?
Kuzenin olduğunu söylememiştin.
No dijo que era tu prima.
O benim kız arkadaşım değil, kuzenim.
No es mi novia, es mi prima.
Londra'dan kuzeni.
Su prima de Londres...
Evet, yaşlı Balerion, kuzenin Rylene'in söylediklerinden çok daha iyi.
Sí, el viejo Balerion definitivamente es mejor que cualquier cosa que vuestra prima Rylene pueda ofrecer.
Kuzenim Alanna gördüğüm en güzel kızdı.
Mi prima Alanna Era la chica mas bella que había visto.
Kit Kat'ın yakışıklı ama kötü erkek arkadaşı Jimmy'nin kuzeni.
Era prima del odioso novio de Kit Kat, Jimmy.
Bu favori kuzeni Valimiz Lucille Tucumcari'de Levi adında fakir bir marangoz evli çıkıyor.
Resulta que la prima favorita de nuestro gobernador, Lucille,... se casó con un pobre carpintero llamado Levi, de Tucumcari.
- Kuzenini görmedin, değil mi Threepwood?
Usted no ha visto su prima, ¿ verdad Threepwood?
Ben senin kuzeninim, kocanın tarafından kuzen torunuyum, müstakbel kocanın yani.
Soy tu prima... Bueno, prima segunda de la madre de tu marido. Tu futuro marido.
50 duka aracılık ücreti ödedim.
Pague una prima por descubrimiento de 50 ducados.
Gücü ailem nezdinde tutmak için hamur suratlı kuzenimle evlenmek zorunda kaldım.
Tuve que casarme con mi prima "hocico de perro" para retener el poder de mi familia.
Bırak onu, sevgili kuzenim.
Bájalo, querida prima.
Birkaç gün önce kuzenimi ziyarete gittim.
Visité a mi prima hace unos días.
Mirabella'nın kuzeni, Debbie Hayworth?
La prima de Mirabella, Debbie Hayworth?
Kuzenim Debbie'yi görmelisin.
Tenes que ver a la prima Debbie
- Imaculada, Portekiz'den kuzeniyim.
- Imaculada, su prima de Portugal.
Kuzenim ve çocukları buraya sık sık geliyor.
Mi prima y sus hijos vienen mucho aquí.
Neden kuzeninin çıplak ellerle kalbimi söküp ruhumu parçalara ayırabilecek gücü olduğu konusunda beni uyarmadın?
¿ Por qué no me advertiste de que tu prima tiene el poder de llegar a mi corazón y aplastar mi alma con sus propias manos?
Anlaşılan kuzen Korra babamızın ölümüne üzüldüğümüz izlenimine kapılmış.
Parece que la prima Korra tiene la impresión que estamos tristes por el deceso de nuestro padre.
İş adamları yasadışı kar sağlamak için, borsacılar ise kestirme yoldan gitmek için hırs yapar.
Los empresarios codician beneficios ilegales. La avaricia prima sobre lo demás...
Bilhassa Piper.
Ella es la única chica, la mayor parte del tiempo y eres nuestra única prima, por lo que, vas a ser como una invitada de honor. Piper especialmente.
Sen benim kuzenimsin?
¿ Eres mi prima?