Raccoon translate Spanish
89 parallel translation
Raccoon : 65 puan.
Mapache 65 / 100
Raccoon City, şehir merkezine çok yakın bi yer.
Raccoon City, Centro urbano más cercano.
Hive yer altına yapılmış bi yer... Raccoon City sokaklarını çok altlarında.
El propio Nido está ubicado bajo tierra... muy por debajo de las calles de Raccoon City.
onu Racoon City ye götürün.
Llevenla al complejo de Raccoon City.
Raccoon 7'yi izliyorsunuz.
Está viendo Raccoon 7.
Raccoon City'de açık bir hava ve batıdan gelen hafif bir rüzgar var.
El cielo está claro en ciudad Raccoon y una suave brisa viene del oeste.
- Onu Raccoon City tesislerine götürün.
Llévala a las instalaciones de ciudad Raccoon.
Pekala, Racoon City polis teşkilatının bunların ne olduğu konusunda herhangi bir fikri var mı?
¿ Tiene el departamento de Policía de ciudad Raccoon algún comentario respecto a qué son esas cosas?
Bu sabah güneş doğduğunda, Raccoon City tamamen sterilize edilmiş olacak.
Así que al amanecer, ciudad Raccoon debe estar completamente saneada.
Patlamadan önce Raccoon City'yi terk etmek için son nakil bu olacak.
Será el último transporte en dejar ciudad Raccoon antes de la detonación.
Raccoon City temizleme işlemi işaretimle başlayacak.
Saneamiento de ciudad Raccoon. que comience a mi orden.
Raccoon City'deki felaket hakkında resmi olmayan raporu aldık.
Tenemos reportes no confirmados de un desastre en ciudad Raccoon.
Bu bant, eski Raccoon 7 spikerlerinden Terri Morales tarafından kaydedilmiş..
Esta cinta, trabajo de la presentadora de Raccoon 7, Terri Morales.
Bu hafta Raccoon City'yi bastıran şey gerçekten büyük bir trajedi.
Recorriendo la verdadera tragedia que abrumó esta semana a ciudad Raccoon.
Bu fazlalıklarla ilgili tüm aşağılayıcı... söz repertuarımı bir kenara atmak zorundayım.
Voy a tener que inventar un nuevo repertorio sobre insultos de maletas. La primera vez que desperté al lado de ella pensé que estaba durmiendo con Rocky Raccoon. Hmm.
Racoon City sadece bir baslangiçti.
Ciudad Raccoon era solo el principio.
Raccoon şehri sadece başlangıçtı.
Ciudad Raccoon era sólo el principio.
Askerler füze attıktan sonra Raccoon City'den geriye o kaldı.
Es lo que queda de Raccoon City después de que los militares dispararan un misil.
Raccoon City'de meydana gelen felaketin tekrarlanmaması için bütün önlemleri aldık.
Tomamos precauciones para asegurar que una catástrofe como la que sufrió Raccoon City, nunca se repita.
O, Raccoon City'den kurtulan ender kişilerden biri.
Es de las pocas sobrevivientes de Raccoon City.
Raccoon City, orası şey...
- Raccoon City, ¿ no es ahí donde...?
Kanıtlar Raccoon City'de kül oldu.
La evidencia desapareció con Raccoon City.
Teröristlerin talebi Raccoon City'de gerçekten ne olduğunun söylenmesiyse o zaman...
Si la petición de los terroristas es hacer pública la información sobre lo que ocurrió en Raccoon City... - entonces él puede...
Raccoon City trajedisinde karısını ve çocuğunu kaybetti.
Perdió a su mujer y a su hija en la tragedia de Raccoon City.
Raccoon City'nin küllerinden olumlu bir şey doğduysa o da olası felaketlerin önlenmesi için güvenlik standartlarının yükseltilmesi.
Si algo positivo salió de las cenizas de Raccoon City es que se han elevado los estándares de seguridad para evitar futuras calamidades.
Senatör Raccoon City'nin bombalanmasına karar veren komisyonun üyesi.
El senador es un miembro del comité que decidió bombardear a Raccoon City.
- Raccoon City canavarlığını örtbas ettikleri için onları affetmedim.
- No los pude perdonar... por encubrir la atrocidad de Raccoon City.
Raccoon City'de olduğu gibi.
Igual que con Raccoon City.
- Ve G-virüslerini çalmış ve Raccoon City felaketinden hemen önce kaçmış.
Robó los virus T y G y escapó justo antes del desastre de Raccoon City.
Ama onunla paylaştığımız bir şey var Raccoon City'deki gibi bir trajedinin olmamasını sağlama arzusu.
Pero tenemos algo en común con él, y es su intenso deseo de evitar tragedias futuras como Raccoon City.
Buradaki Bay Kişilik roket rakundur.
Y el señor personalidad aquí presente es Rocket Raccoon.
Roket Rakun.
Rocket Raccoon.
Bu, Rakun'un senin hakkında yanıldığını kanıtlamak için bir fırsat.
Es una oportunidad de probar que Raccoon se equivoca sobre ti.
Rakun'un ne düşündüğü umurumda değil.
No me importa lo que piense Raccoon.
- Rakun!
- ¡ Raccoon!
Rakun halka sesleniyor.
Raccoon está dando un discurso.
Rakun, izin ver duruşmayı ben ayarlayayım.
Raccoon, déjeme organizar el juicio.
Rakun ve Park Halkı'nın bana verdiği yetkiye dayanarak...
Por la autoridad que me confieren Raccoon y la comunidad del parque...
Rakun'un dediklerinden çıkmam.
Incluso le obedeceré a Raccoon.
Rakun bu zor zamanlarda iyi bir moral kaynağı olacağını düşünüyor.
Raccoon piensa que sería bueno para la moral en estos tiempos difíciles.
Rakun ve diğerleri duyduklarında havaya uçacaklar.
Raccoon y los animales se alegrarán cuando sepan esto.
Rakun'dan izin almanız gerekiyor.
Necesitarán la aprobación de Raccoon.
Rakun bu fikre bayılacak!
¡ A Raccoon le encantará esta idea!
Evet, Rakun.
Sí. Raccoon.
"Rakun buna onay verir!"
"¡ Raccoon aprobaría esto!"
O Rakun var ya benden daha büyük bir hırsız.
¡ Raccoon! ¡ Ese tipo es más ladrón que yo!
Rakun içi yalan dolu eski bir kürkten başka bir şey değil.
¡ Raccoon no es más que una vieja bolsa de pelaje!
Rakun öyle emretmiş ya.
Órdenes de Raccoon.
Rakun seni aldatmayı planlıyor.
Raccoon planea traicionarte.
Rakun bunu bana hep yaptı.
Raccoon siempre ha querido perjudicarme.
Sadece Raccoon Ridge'de yaptığını yapacağını sanmıştım.
- Oh, lo siento.