English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ R ] / Rape

Rape translate Spanish

91 parallel translation
Bir keresinde enfiye çiğneyen bir kadınla tanışmıştım.
Sabes, conoci una señora una vez. Masticaba rape.
Sabahları iyi oluyorum. Ama azıcık yedikten sonra yine başlıyor.
Pero como si rape, vuelve a latir.
Gümüş balığı, morina yılan balığı, John Dory sardalya ve kurbağa.
Lleva eperlano, abadejo, congrio, gallo, sardinas, rape.
Asker tıraşlı, kısa boylu olan.
Es bajo, con el pelo al rape.
Herkesin tıraşına 2 yeter.
- Con dos te lo corto al rape.
O yüzden perma ve yanları kazımayla başladık.
Así que empezamos con permanentes y lados al rape.
"Toplu Tecavüz" diye bir şey.
Una peli llamada "Game Rape"
"Rape" ( Tecavüz ) dört harflik bir kelime.
"Violación" es una palabra.
- Asker tıraşı?
- No. ¿ Corte al rape?
Bu ise, çok iyi bilmediğim bir dergi ama orta sayfaya bakarsan eğer gördüğün gibi ayrıntılı şekilde göründüğü gibi bu resimde neyi anlatmaya çalıştıkları anlaşılıyor zaten.
Esta revista, Pelada Al Rape, no la conozco muy bien. Pero de nuevo, si pasas a la página del medio verás con qué lujo de detalles han tomado esta foto.
Büyük parti başlıyor.
¿ Pelada al rape?
Fenerbalığını sen hazırladın değil mi?
el rape lo ha preparado usted, ¿ no?
Selam, Mika. - Selam, sen Gray'sin... - Selam, sen Gray'sin, degil mi?
Hola, Nika... eres Rick Rape, no?
Bilmiyorum, belki kazıttırırım belki de rengini açtırırım.
No lo sé, puede que me lo rape al cero, o que me lo decolore.
Bu Monk balığı.
Es un pez rape.
Bu balıktaki tat hindiyi lezzetlendirecek, hindi de balığı.
Los jugos del rape bañarán el pavo.
Monk balığı Diğer tutacak nerde?
¡ El rape! ¿ Dónde están los guantes de cocina?
Hindi - Monk balığı
El pavo-rape.
Siyah kot ve kahverengi deri ceket giyiyor kısa kesilmiş saçları var.
Trae jeans negros. Chaqueta de cuero café. Pelado al rape.
Bay Florio, balığı ne yapmamı istersiniz?
Sr. Florio, ¿ qué hago con el rape?
- Balığına lanet olsun! - Bekleyin biraz.
¡ Al diablo con el rape!
Lanet enfiye kutum nerede?
Donde está esa infernal caja de rapé?
Enfiye kutusu ya da bıçağa izin yok.
Dos caballeros no hacen uso del rapé ni de los cuchillos.
10 kök.
Diez de rapé.
Kökünden elde edilen su da çok şifalıdır.
El rapé de aquí sólo sirve como tabaco de pipa barato.
Tütün, domuz yağı gibi şeyleri civardaki zencilere çoğunlukla veresiye satardı.
Vendía rapé, grasa... más que nada a crédito. Hasta que los negros empezaron a trabajar por allí... y fue a la quiebra, claro.
Büyük bir peruk, birçok ben, ve istediğin kadar enfiye.
Peluca de cuatro pisos, montones de lunares postizos... y todo el rapé que quiera.
Giysilerinizi, enfiyelerinizi cam eşyalarınızı, yavru kedilerinizi...
La ropa, el rapé, los ornamentos... - la cristalería, los gatitos...
Biraz kokain?
¿ Un poquito de rapé?
Wilhelm Gottslieg Siegesmann Van der Romstein'ın enfiye kutusu.
La caja de rapé de Wilhelm Gottslieg Siegesmann Van der Romstein.
Böyle bir zamanda bir tutam enfiye çok yararlı olabilirdi.
En un momento como éste, un poco de rapé puede ser muy efectivo.
Bir tutam enfiyenin çok faydalı olabileceğini öğrendim.
He aprendido que un poco de rapé puede ser muy efectivo.
Biraz Huprian böceği enfiyesi ister misin?
¿ Rapé de escarabajo hupyriano?
Daha yeni bir parti kaliteli Hupyrian böceği enfiyesi getirttik.
Acabamos de recibir un envío de rapé de escarabajo hupiriano.
Canım artık böcek enfiyesi istemiyor.
Ya no tomo rapé de escarabajo.
- Böcek enfiyesi kullanmayı bırakmalısın.
Debería dejar de usar rapé de escarabajo.
Bu arada nerede benim böcek enfiyem?
Hablando de narices, ¿ y mi rapé de escarabajo?
Belki çok fazla şey kokladı.
Quizás ha tomado demasiado rapé.
Ben enfiye kullanmam.
No uso rapé.
Tabii ki enfiyeyi tercih edersiniz.
Claro, tú prefieres rapé.
- Barbie'min başını traş etmiştim.
Y le rapé el pelo a mi Barbie porque me enojé.
Böcek tozum nerede?
¿ Dónde está mi rapé de escarabajo?
Ya çok fazla böcek tozu çekiyorsun ya da Ticaret Kulesi'nin zirvesinde oturan en vizyon sahibi kişisin.
O has aspirado demasiado rapé de escarabajo o eres el mayor visionario que haya ocupado la Torre de Comercio.
Taç ile altınlar benim enfiye kutusuyla taşlar senindir.
Coronas y doblones son míos. Cajas de rapé y camafeos son tuyos.
Bak bakalım şu Ferengide bu böcek tozundan daha var mı?
Averigua qué rapé de escarabajo queda.
Su kelerbalığı panesini dene.
Prueba este rape empanizado.
Yaşlı anneme çok iyi davranıyor. Kış boyunca ona kömür ve tütün veriyor.
Ha sido muy amable con mi madre, la ha provisto de carbón y rapé todo el invierno.
AVUSTURYA MÜZİK ÖDÜLLERİ
PREMIOS AUSTRÍACOS A LA M ÚSICA EVENTO SIN RAPÉ
MOZART ZÜPPELERİ DÜŞ KIRIKLIĞINA UĞRATTI
REVISTA RAPÉ - LOS PRESUMIDOS CAEN POR LA CAÍDA DE MOZART
Kafamaı kazıttım, Tim.
Yo sólo me rapé la cabeza, Tim.
Enfiyemi kim aldı?
¿ Quién tomó mi rapé? ¿ Quién tomó mi rapé?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]