Roney translate Spanish
49 parallel translation
- Ne kadar değerli Doktor Roney?
- ¿ Hasta qué punto?
Doktor Roney, bu buluntuları bu kadar olağanüstü yapan şey nedir?
¿ Por qué tanto interés?
Doktor Roney...
Dr. Roney.
- Bu Bay Doktor Roney.
- El Dr. Roney.
- Emredin efendim. - Doktor Roney hala burada mı?
- ¿ Está aquí el Dr. Roney?
Doktor Roney, günün adamı.
Es el hombre del momento.
Doktor Roney, adım Quartermass.
Dr. Roney, me llamo Quatermass.
Roney Analizi. Hoşuma gitti.
Sólo son análisis, pero me gusta.
Roney, bunlar Dünyalı mıydı?
- ¿ Eran de nuestro planeta?
Tamamen hemfikiriz Doktor Roney.
Le entiendo.
Öğrenebileceğin her şeyi öğren. Sonra da Doktor Roney'e götür. Bence bunları öğrenmeli.
Averigüe cuanto pueda, recoja al Dr. Roney e infórmele.
Roney, bu sesler, buradaki her şey, aynı geçmişteki olaylar gibi.
Roney, ese ruido y todo lo demás es como lo de los relatos.
- Roney, bu görüntü...
- Esa imagen... - Es muy bonita.
Doktor Roney gitmelerini söylesin, yoksa polise ihtiyacımız olacak.
¡ Que salga el doctor!
Roney, Dünyamızın sonu gelmiş olsaydı diyelimki iklim değişikliği yüzünden, bu durumda ne yapardık?
Si el planeta se acercara a la destrucción... debido al clima, ¿ qué haríamos al respecto?
Doktor Roney ve ben bu eklembacaklıların Dünyalı olmadığı konusunda hemfikiriz.
El Dr. Roney y yo opinamos que esos artrópodos... no son de la Tierra.
Belki Roney'den kaynaklanıyordur.
- Será Roney.
Roney!
Escuche. ¡ Roney!
Roney, Barbara onları görebiliyor!
¡ Roney, es Barbara! ¡ Es ella!
Roney.
¡ Roney!
Roney!
¡ Roney!
Bunu hiç yaptın mı B-Roney?
¿ Alguna vez lo haces, B-roney?
Roney Plaza'nın lobisinde işerken yakalanmış.
Lo atraparon meando en el lobby el Roney Plaza.
Roney'de.
En el Roney.
Roney'de beyaz bir mayo giymiştin.
Llevabas un traje de baño blanco en el Roney.
Fleetwood, Roney's.
El Fleetwood, el Roney.
Jacob Esparza Clennon'ın Afghanistan'dayken... yatığı kadınını adını verdi. Elizabeth Roney.
Jacob Esparza nos dio el nombre de la mujer con la que Clennon se estaba acostando en Afganistán.
Biraz araştırdım.
Elizabeth Roney.
Doktor Roney'nin açısından bakarsak, belkide tek ilişki yetmedi.
En el caso de la Dr. Roney, tal vez una aventura no era suficiente.
Elizabeth Roney?
¿ Elizabeth Roney?
Beth Roney'nin iki kurbanla birlikte çalıştığı saha değil mi?
Ese es el sitio donde Beth Roney trabajó con esas dos víctimas, ¿ vedad?
Beth Roney'nin ofisinde bunun.. ... aynısından bir kase vardı.
Beth Roney tenía un tazón igual que este ayer en su oficina.
Kaseyi ele geçirdiğimizde, doktor Roney'i diğer ortağına gitmesi için zorlayacağız ve sonra... öğleden sonramızı nasıl değerlendireceğimize balkacağız.
Una vez que recuperemos el tazón, debería ser suficientemente simple obligar a la Dra. Roney a entregar a su cómplice, y entonces tendremos que decidir qué hacer con el resto de nuestra tarde.
Bayan Roney yanıldığınızı ve.. Clennon ve Monroe cinayetleriyle hiçbir alakasının olmadığını söylüyor.
Pues la Srta. Roney dice que están equivocados, y que ella no tiene nada que ver con los asesinatos de Clennon o de Monroe.
Beth Roney'nin ortağının kim olduğunu bulamadığımız için mi?
¿ Porque todavía no hemos averiguado quien es el compañero de Beth Roney?
Doktor Roney'in komşuları bizim iki ziyaretçimiz arasında eve yaklaşan biri ne görülmüş ne duymuşlar.
Ninguno de los vecinos de la Dra. Roney escuchó o vio a alguien acercarse a su casa entre nuestras dos visitas.
Beth Roney, sesiz kalma hakkına sahipsiniz.
Beth Roney, tiene el derecho a permanecer callada.
Elizabeth Roney.
Elizabeth Roney.
Doktor Roney'nin açısından bakarsak, belkide tek ilişki yetmedi.
En el caso de la Dra. Roney, quizás un solo lío no era suficiente.
Beth Roney'nin iki kurbanla birlikte çalıştığı saha değil mi?
Es el lugar en el que Beth Roney trabajó con nuestras dos víctimas, ¿ verdad?
Beth Roney'nin ofisinde bunun.. ... aynısından bir kase vardı.
Beth Roney tenía un recipiente igual a este ayer en su despacho.
Kaseyi ele geçirdiğimizde, doktor Roney'i diğer ortağına gitmesi için zorlayacağız ve sonra... öğleden sonramızı nasıl değerlendireceğimize balkacağız.
En cuanto hayamos recuperado el recipiente, debería ser muy fácil forzar a la Dra. Roney a que nos entregue a su cómplice y luego tendremos que decidir qué hacer con el resto de nuestra tarde.
Bayan Roney yanıldığınızı ve.. Clennon ve Monroe cinayetleriyle hiçbir alakasının olmadığını söylüyor.
Bueno, la Srta. Roney dice que os habéis equivocado, y que no tuvo nada que ver con los asesinatos ni de Clennon ni de Monroe.
Beth Roney'nin ortağının kim olduğunu bulamadığımız için mi?
¿ Porque todavía no hemos averiguado quién es el socio de Beth Roney?
Doktor Roney'in komşuları bizim iki ziyaretçimiz arasında eve yaklaşan biri ne görülmüş ne duymuşlar.
Ninguno de los vecinos de la Dra. Roney oyeron ni vieron a nadie acercándose a su casa entre nuestras dos visitas.
Beth Roney, sesiz kalma hakkına sahipsiniz.
Beth Roney, tiene derecho a permanecer en silencio.
Roney ne yapabiliriz?
Roney, ¿ qué haremos?
Roney...
Roney...