Ross translate Spanish
7,013 parallel translation
Ona göre Ross hapisteyken insanları tehdit edebilir hatta öldürtebilirmiş.
Se basan en sus dichos de que Ross podría intimidar o incluso asesinar personas desde la cárcel.
Duruşmadan bir gün önce Ross yazılı bir açıklama yaptı.
El día anterior al juicio, Ross presentó una declaración escrita.
Ross Ulbricht bugün duruşmaya çıkıyor. Jüri internet gizliliğinin geleceğini etkileyebilecek bir karar verecek.
Un jurado decidirá un caso que podría afectar el futuro de la privacidad en Internet.
Sanırım birçok kişi Ross Ulbricht ve avukatlarının beklendiği gibi anlaşmaya varmak yerine duruşmaya çıkmayı tercih etmesine şaşırdı.
Creo que todos estaban sorprendidos de que Ross Ulbricht y sus abogados fueran a juicio en el primer lugar en lugar de limitarse a tomar un acuerdo con la fiscalía como esperaba la mayoría.
Dratel'in anlatısına göre İpek Yolu'nu Ross yarattı ki bu muazzam bir itiraf ve İpek Yolu'nun gerçek yöneticisi Korkunç Korsan Roberts, ona komplo kurdu.
El relato de Dratel es que Ross creó Silk Road, que es una admisión increíble para empezar, y que el operador real de Silk Road, Dread Pirate Roberts, se hizo pasar por él.
Korkunç Korsan Roberts'ın Ross olmayıp suçu onun üstüne yıkmış olması daha önce hiç duymadığım bir teori.
Es una teoría que nunca había escuchado plantear, que en vez de Ross ser Dread Pirate Roberts, DPR se hizo pasar por él.
FBI bana onun Ross Ulbricht olduğunu ve yalan söylediğini söylüyor.
El FBI me había dicho que era Ross Ulbricht que me estaba mintiendo.
Duruşmanın ilk günlerinde savcılığın sunduğu deliller arasında Ross'un bilgisayarında tuttuğu İpek Yolu ile ilişkisini anlatan günlüğü ve doğrudan siteden gelen el koyulmuş Bitcoin'ler vardı.
En los primeros días del juicio, la fiscalía presentó evidencia de que Ross mantenía un diario en su laptop que describe su participación en Silk Road y que los Bitcoins incautados de su laptop venían directamente desde el sitio.
Savunma makamı Ross'un İpek Yolu'nu kurduktan sonra ilişiğini kestiğini ve günlük ve Bitcoin'lerin bilgisayarına sonradan yerleştirildiğini öne sürdü.
Mientras la defensa mantenía que Ross abandonó Silk Road después de crearlo y que el diario y los Bitcoins fueron plantados en su laptop.
Dratel'in savunmasına sıra geldiğinde şifreleme ve sanal para birimleri arkasındaki karmaşık teknolojilerin günlük ve Bitcoin'lerin Ross'a ait olduğunun ispatını zorlaştırdığını açıklayacak uzman tanıklar kullanmak niyetindeydi.
Cuando llegó el momento de Dratel para comenzar su defensa, intentó utilizar peritos expertos para explicar que la compleja tecnología detrás del cifrado y la criptomoneda hacía difícil de probar que el diario y Bitcoin pertenezcan a Ross.
Ross Ulbricht'in duruşması cevaplardan ziyade daha çok soru oluşturdu.
El juicio de Ross Ulbricht planteó más preguntas que respuestas.
İpek Yolu'nun baş yöneticisi Ross Ulbricht'in duruşması üç uyuşturucu temelli suçlama, bilgisayar korsanlığı, para aklama ve bir suç örgütü işleten elebaşı olma suçlamalarını içeren toplam yedi iddiadan jüri tarafından suçlu bulunması ile sona erdi.
El juicio al autor intelectual de Silk Road Ross Ulbricht concluyó con el jurado declarándolo culpable de siete cargos diferentes incluyendo tres cargos por drogas como de hackeo de computadoras, lavado de dinero e incluso un cargo de ser jefe en una asociación criminal.
Ross doğruca karşıya bakıyordu.
Ross estaba mirando hacia el frente.
Hepsi Ross'u aklayacak delillerle doluydu. Ancak kullanılmasına izin verilmedi.
Y estaban llenas de pruebas de descargo favorables para Ross, pero no permitían usarlas.
Duruşmadan bir hafta önce gelen 3500 sayfadan çıkan bütün o devasa delil yığını Ross'un masumiyetini ispatlamaya yardım edecek bütün o delillerin mahkemede ortaya konulup kullanılması engellendi.
Todo este gran campo de pruebas, que salió en un volumen de 3.500, una semana antes del juicio, eso fue... eso podría haber probado la inocencia de Ross fue excluido de ser llevado a la sala del tribunal. Hubiese sido un caso totalmente distinto.
Ross bu süreçte nasıldı?
- ¿ Cómo está Ross a través de todo esto?
Görünüşe göre Ross, İpek Yolu'nu tasarladı ve internette faal olduğu süreçte de işletti.
Parece que Ross concibió Silk Road, que lo dirigió durante toda su existencia en línea.
Ama Ross Ulbricht büyüleyici bir karakter.
Pero Ross Ulbricht es un personaje fascinante.
Sanırım hayatımın sonuna kadar İpek Yolu'nun ve birey olarak Ross Ulbricht'in sahip olduğu erdemler konusunda çelişkide kalacağım.
Y yo voy a estar en conflicto acerca de tanto el tipo de virtud de Silk Road como de Ross Ulbricht como persona, Creo que, por el resto de mi vida.
29 Mayıs 2015'te Ross Ulbricht ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
El 29 de Mayo de 2015, Ross Ulbricht fue sentenciado a cadena perpetua sin posibilidad de libertad condicional
Sandviçleri çocuğum Ross için takas ettim.
He cambiado los paninis por sushi.
Ben Binbaşı Ross, papaz efendi.
El Comandante Ross, Párroco.
Ben Binbaşı Ross.
Comandante Ross.
Binbaşı Ross seni görmek istedi.
El Comandante Ross quiere verte.
Binbaşı Ross'un sevgiline kanı kaynadı. Bende sevgilini sahilde ağlarken gördüm.
Al comandante Ross le gusta tu mujer espontáneamente y la veo llorando en las olas.
Binbaşı Ross'da orada olacak elbette.
El Comandante Ross está aquí también, Por supuesto.
- Binbaşı Ross?
- ¿ Mayor Ross?
Tommy müdahale edecek ve Binbaşı Ross onu asacak.
Tommy se entregará y el Mayor Ross le colgará.
Binbaşı Ross bunu size vermemi söyledi.
El Mayor Ross me dió esto para usted.
- Ben Ross.
Soy Ross.
Ben kadına yakışıklı baş dansçımız Ross'u ziyaret etmek için öncülük ederken konuşma becerilerini göstermen için sana elverişli bir ortam olacak.
Cuando me la lleve a visitar al guapo bailarín principal Ross, estarás convenientemente ubicada para retomar la floja conversación.
Evet, Ross güzel.
Sí. Bien, Ross.
Hayır, üzgünüm Ross.
No, lo siento, Ross.
Sağ ol Ross.
Gracias, Ross.
Ama Ross bunu sadece benim için yaşamıyorsun.
Pero, Ross no estás viviéndolo para mí.
- Ross.
- ¿ Ross?
Olay şu ki Paul, Ross çok üzgün.
Bueno, la cosa es, Paul, que Ross está muy molesto.
- Ross üzgün mü?
¿ Ross está molesto?
Ross, birkaç hafta önceki özel provanızdan bahsetti.
Ross me contó del ensayo privado que tuviste con él hace unas semanas.
"Rubie" de Kiira'yla partner olma şansını verdiğin cömert fırsatın için bir teşekkür olarak Ross'la olan işleri tatlıya bağlayabilirim.
Probablemente podría suavizar las cosas con Ross como un agradecimiento por la oportunidad generosa que me diste de ser pareja de Kiira en "Rubíes".
- Kesinlikle.
- ¿ Ross? - Diablos, sí.
- Ross.
- Ross.
Senin için ne yapabilirim Ross?
¿ Qué puedo hacer por ti, Ross?
Ross dur!
Ross, ¡ alto!
Ross.
¡ Ross!
İstediğim şey birinin Ross'u bulması.
Lo que quiero... es que alguien busque a Ross, por favor.
Ross hadi yoluna bakalım.
Ross, ahora vete.
Ross Ulbricht Duruşması : Mevcut Önemli Yasal Konular
Ross Ulbricht fue a juicio hoy.
Ve buda biraz ikiyüzlülük oluyor, efendim.
el intercambio en un primer lugar y eso, comandante Ross, Es un poco hipócrita.
- Ross çok üzgün.
Ross está muy molesto.
Ross iyi misin?
¿ Eh, Ross, estas bien?