English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ R ] / Rotterdam

Rotterdam translate Spanish

132 parallel translation
Rotterdam'ı iki saatte yok ettik.
Rotterdam destruimos en dos horas.
Onu Danzig'de, Rotterdam'da ve Atina'da garson olarak kullandık.
Le usamos como camarero en Dantzig, Rotterdam y Atenas.
Biz evlatlık almadan önce, Rotterdam'daki... bir yetimhanede yaşıyordu.
Vivía en un orfanato en Rotterdam desde que... la adoptamos.
Karl Maasdam, Rotterdam.
Karl Maasdam, Rotterdam.
Peter Amcam Rotterdam'daki Hollanda Kraliyet Müzesinin müdürüydü. - Öyle miydi?
Tío Peter era director del Museo Real de Holanda en Rotterdam.
Roterdam'ı yerle bir ettik.
Nosotros destruimos Rotterdam.
Dün Rotterdam'daydım.
Ayer estuve en Rotterdam.
"Sabah saat 3'te Amsterdam bombalandı... " binlerce ölü var.
"A las 3 : 00 a.m. Rotterdam fue bombardeada hay miles muertos."
Biz zaten onları Rotterdam Hayvanat Bahçesine gönderme işlerini hallettik.
Arreglamos todo para mandarlas al zoológico de Rotterdam.
Hepsi çok yakında, Rotterdam Hayvanat Bahçesinden sözü aldık yavruları almaya çok istekliler.
En muy poco tiempo, recibimos noticias del zoológico diciendo que estaban listos para recibirlas.
İki tane Hamburg'ta, bir Rotterdam'da iki Antwerp'te, bir Hull'da, bir Stockholm, bir Kopenhag'ta ve üç tane de kuzey denizinde var.
Dos en Hamburgo, uno en Rotterdam, dos en Amberes, uno en Holt, uno en Estocolmo, uno en Copenhague,... y tres en el Mar del Norte.
Peki ya Rotterdam'a?
¿ Qué hay acerca de Rotterdam?
Rotterdam, Londra, Varşova ve diğer elliye yakın şehre bu saf hayaller içinde saldırdılar.
En Rotterdam, Londres y Varsovia pusieron esa inocente teoría en práctica.
Varşova, Rotterdam, Belgrad, Londra, Coventry ve diğer yerlere yaptığı insafsız saldırılarından dolayı pişmanlık duyuyor olmalı.
Cómo debe arrepentirse de los despiadados ataques arrojados sobre Varsovia, Rotterdam Belgrado, Londres, Coventry y el resto.
KLM havayollarının 102 numaralı uçuşuyla Rotterdam'a gidecek olan yolcuları taşıyacak olan otobüs 10 numaralı kapıdan hareket edecektir.
El autobús del vuelo 102 de KLM con destino a Rotterdam... embarcará por la puerta 10.
Reinhardt olabilir, Rotterdam işi, savaş öncesinden.
Podría ser cristal Reinhardt de Rotterdam, de antes de la guerra.
Rotterdam yerle bir edildi.
Han devastado Rotterdam.
Coventry ( İngiltere ) ve Rotterdam ( Hollanda ).
Coventry y Rotterdam.
- Rotterdam'dan 8'de ayrılıyorum.
Me voy a Rotterdam a las 8.
Sonlara doğru evimiz, Rotterdam'daki Paskalya bayramlarına benziyordu.
Hacia el final, la casa parecia Rotterdam en Pascua.
Bak, Rotterdam'dan gelecek tek bir gemi olmalı.
Te hablo de un barco que viene de Rotterdam.
Seni Rotterdam'ın pis kokulu mecralarında yaşayan kaşarlı fahişenin evladı!
¡ Póquer santo! ¿ Tu madre que era? ¿ Un puta bizca de Ios barrios bajos de Rotterdam?
Şirket Rotterdam veya Antwerp'e yöneliyor.
Si no, la empresa se va a Rotterdam o para Amberes.
Seni gemide tanıştığım biriyle karıştırdım.
Estaba tratando de recordar. Pero nunca me fui a Rotterdam. - Alan Furnance.
Rotterdam'da bulunan bir şirketin telefon numarası!
Es un número de teléfono de una compañía en Rotterdam!
Rotterdam?
Rotterdam?
Rotterdam, Hollanda
Rótterdam, Holanda "
Rotterdam'dayım!
Estoy en Rótterdam
Rotterdam gelmek üzereyim. Olduğun yerde kal.Nerdesin şimdi?
estoy llendo a Rótterdam quedese ahi. ¿ Dónde está?
Rotterdam'ı gittikçe daha çok seviyorum.
Me empieza a gustar Rótterdam.
Rotterdam Sanat Festivali'nden senin için bir faks geldi.
Te ha llegado un fax de la Artfest de Rotterdam.
Rotterdam'dan değişim öğrencisi olarak geldi.
Es un estudiante de intercambio de Rotterdam. Está borracho.
Jackie'nin son filmlerinden olan'Afrika Kaplanı'seti burada,
El final de la película de Jackie "Who am I?" se rodó aquí... en Rotterdam.
Hollanda'nın Rotterdam kentinde. Büyük dövüş sahneleri çekildi 27 katlı ofis binasının en üstünde.
Se rodó una secuencia en el tejado de unas oficinas de 27 pisos.
Savunmasız kentleri bombaladı.
Esa es la mano que lanzó las bombas en la indefensa Rotterdam,
Rotterdam, Brüksel, Belgrat.
Bruselas, Belgrado,
Almanya, buğday ve hammadde için Rotterdam gibi limanlara bağımlıydı.
Alemania dependía de puertos como Rotterdam para granos y materia prima.
Cuma günü işlemler hazır olacak. St. Petersburgh'a gideceksiniz.
El viernes, navegaran vía Rotterdam a San Petersburgo.
Büyüyen global ekonomiye yeni ürünler sağlamak bunların nakliyatını daha hızlı, daha güvenli ve daha ucuza yapmak dünyanın en büyük limanı Roterdam'da modern robotlarla yapılıyor.
Para llevar productos a una economía global creciente y para entregar esos bienes más rápido, barato y seguro la robótica moderna hace mucho del trabajo en el puerto más grande, Rotterdam.
Rotterdam, şu an da yıllık 350 milyon ton kargo ile çalışıyor Singapur'daki işlemleri saniyeler içinde görebiliyoruz.
Rotterdam maneja 350 millones de toneladas de carga al año dejando a Singapur en segundo lugar.
Fakat Rotterdam'da 4.000 kişi çalışıyor.
Pero Rotterdam emplea a 4.000 personas.
Bir çok tehlikeli işleri insanların üzerinden alarak Rotterdam teknolojisi çalışan üzerindeki kazaları yüzde 60 oranında düşürmüştür.
Eliminando parte del trabajo más riesgoso la tecnología de Rotterdam ha reducido los accidentes en el trabajo y las heridas en un 60 %.
Ekip Rotterdam'da.
El equipo está en Rótterdam.
Düz beni ama Rotterdam'daki müşteriler...
¡ pero hay clientes en Rotterdam!
83 yılında, Rotterdam Festivali'nde filmin gösterileceği duyurulmuştu.
En el 83, el Festival de Rotterdam anunció su exhibición.
MI6'in elinde Rotterdam hücresinden yüksek dereceli bir istihbarat varmış,... yakında bir saldırı planlandığı biliniyormuş İngiltere'de olabileceği biliniyormuş.
El MI6 tenía informes de la célula de Rotterdam. Sabían que planeaban un atentado, y que probablemente sería en Gran Bretaña.
Göreceksiniz.
Bombardearemos sus ciudades Varsovia Narvik, Rotterdam. Lo verá.
Şehirlerinizi bombalayacağız Barcelona gibi Varşova Narvik, Rotterdam gibi. Geleceğiz.
Vendremos.
Yüz kırk, teşekkür ederim, Watson. Küller bulunduğunda, Adamın yosunların arasına attığı bu izmariti de buldum.
Ciento cuarenta, gracias Watson habiendo descubierto las cenizas descubrí esta collilla la cual, el hombre arrojó al musgo un cigarro indù fabricado en Rotterdam notará usted que la colilla no estuvo en su boca por lo que deduzco que usó una boquilla la punta fué cortada, no mordida pero el corte no es limpio de manera que deduje que usó una navaja de bolsillo desafilada.
O, burada yaşıyor.
Él que me deja vivir aquí. Él está en Rotterdam.
Bu film, Estonya Cumhuriyeti Kültür Bakanlığı Kültürel Bağışlar Kurumu desteği ile çekilmiştir.
Fundación Hubert Bals del Festival Internacional de Cine de Rotterdam

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]