English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ S ] / Sandalye

Sandalye translate Spanish

3,569 parallel translation
Bu sandalye uyumak için değil.
" Esa silla no es para dormir.
Bu sandalye dolu mu?
¿ Este asiento está ocupado?
- Bir sandalye kapmak istemediğine emin misin, Şerif?
¿ Seguro que no quiere sentarse, Sheriff?
Kap bir sandalye.
Siéntate.
Bir defa Anthony'e arabanın anahtarlarını vermediği için sandalye fırlatmıştı.
Una vez le lanzó una silla a Anthony por negarse a darle las llaves del coche.
Ofis sandalye yarışları bilhassa çok canlılık katıyordu bize.
Las carreras con sillas de oficina eran especialmente divertidas.
Ofis sandalye yarışları bilhassa çok canlılık katıyordu bize. Gail merdivenlerden düşene dek tabii.
Las carreras con las sillas de la oficina eran particularmente briosas hasta que, por supuesto, Gail cayó por las escaleras.
Durun doğru tipte bir sandalye getireyim.
Déjeme buscar la silla correcta.
Bir sandalye çek, Joan.
Acerca una silla, Joan.
Ben bir sandalye daha alayım.
Voy a coger otra silla.
Sadece sandalye oturman yeterli olacak mı diye düşünüyorsun?
¿ Crees que sólo vas a sentarte en la silla y que eso será suficiente?
Sizi oturmaya davet ederdim, ancak yer darlığından dolayı sandalye lükslüğünden vazgeçmek zorunda kaldım.
Oh, os invitaría a sentaros, pero he tenido que prescindir del lujo de las sillas debido a la falta de espacio.
Neden sadece altı sandalye var. Biz yedi kişiyiz.
¿ Por qué solo hay seis sillas?
Başka bir sandalye koyabilirdik.
Podían haber cogido otra silla.
Burada başka bir sandalye yok.
Bueno, ni siquiera tenemos silla para ti Claire.
Toplantı odasından bir sandalye al.
Consigue una silla en la sala de conferencias.
Hemen yerime dönsem iyi olacak. Bir sandalye ve bir kırbaçla.
Es mejor que regrese ahí con una silla y un látigo.
Sandalye kalsın.
La silla se queda.
- Sandalye. Justin, sandviçle beni!
Una silla.
Birkaç sandalye kaldırmada bana yardım eder misin?
¿ Me ayudas a mover las sillas?
- Beşinci kattan on beş sandalye indirmem gerekiyor.
- Debo llevar 15 sillas al 5º piso.
Sandalye, lamba ve dolap kapağı?
¿ La butaca, la lámpara y la puerta del armario?
Seni arkadaşım olarak tanıştırsaydım onlar sana plastik bir sandalye soğuk bir içecek servis yaparlardı.
Si te hubiera presentado como una amiga.. .. te habrían ofrecido una silla de plástico y una bebida fría.
Ama tekerlekli sandalye sınırlamalarından dolayı pek iyi bir fikir değildi.
Pero una silla de ruedas no es la mejor idea, por sus limitaciones obvias.
- Tüm istediğim kurulda bir sandalye.
Solo pido sentarme a la mesa.
Kanla kaplı kösele kayışlı bir ahşap sandalye cerrahi aletler, kanlı bir yatak.. ... kanla kaplı bir muşamba bulduk.
Encontramos una silla de madera con correas de cuero cubierta de sangre, instrumentos quirúrgicos, un colchón salpicado con sangre, una lona cubierta de sangre.
Katlanır sandalye gibi ötüyorsun.
Suéltalo ahora mismo. Suéltalo, suéltalo.
- Ne? Kendi evinde işler nasıl yürür, bilmiyorum ama ama benim evimde her zaman tatlı patatesler için bir sandalye vardır.
Bueno, no sé cómo lo hacías en tu casa, pero en la mía, siempre teníamos una silla de los boniatos.
Sandalye zaten vardı!
! ¡ Tuviste la silla!
Şu tekerlekli sandalye mi?
¿ Es que uno se sienta'n'se va a toda prisa?
Bu tekerlekli sandalye mi?
¿ Es que uno se sienta'n'se va a toda prisa?
Sandalye şu şekilde geri gidebiliyor mu?
¿ Puedo reclinar mi silla, así?
Sandalye gondolasını tek başına sürünce aptal gibi gözüküyorsun.
Cuando empleas una silla como góndola para ti mismo, casi parece estúpido.
Öyle bir kaç sandalye kırıp, işi bitirelim.
.. donde podríamos romper unas cuantas sillas y trabajo hecho.
Ya bu insanları buradan çıkartırsın ya da sizi şehir merkezine götürüp, hepinize nezarethanede birer sandalye ayarlarız.
Usted recibe esta gente de aquí O te voy a transportar al centro de la ciudad Nosotros vamos a configurar las sillas en una celda de detención
- Hademe, tekerlekli sandalye getir.
- Camillero, vaya a por una camilla.
Sandalye boş.
La silla está vacía.
Merhaba. Bu sandalye dolu mu?
Hola. ¿ Está ocupado este taburete?
Lamba, ayakkabın, sandalye, elin...
El foco, el zapato, la silla, tu mano.
Çaylak, bir sandalye getir.
¡ Aspirante, tráele una silla!
Sandalye ayağıyla tünel kazmak mı?
¿ Patas de la silla? ¿ Para hacer un pozo?
- Yeni bir sandalye.
- Una nueva silla.
Bu sandalye ergonomik olarak kasılmalara karşı dizayn edilmiş.
Bueno.. Esta silla está ergonómicamente diseñada para mejorar la postura, reducir la fatiga e incrementar la productividad.
Bir ricada bulunacağım ve sana farklı bir sandalye almaya çalışacağım.
Voy a hacer una petición, e intentaré conseguirte una silla distinta.
Bana yeni bir sandalye getirsen?
¿ Por qué no me traes una silla nueva?
Ona yeni bir sandalye getirebilir misin?
¿ Puedes traerle una silla nueva?
- Yeni sandalye nasıl?
¿ Qué tal la nueva silla?
Evde adımın yazılı olduğu sihirli bir sandalye var.
Hay una silla mà ¡ gica en el hogar con mi nombre en à © I.
- Sandalye mi?
- ¿ La silla?
Bi sandalye çek.
Siéntate.
Garsona başka bir sandalye istediğimizi söyleriz.
No quiero sentarme sobre un montón de cerillas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]