English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ S ] / Sao

Sao translate Spanish

339 parallel translation
"Sao Paolo'lu çocuk şanssızdı", diye düşündüm.
Y pensé ; "Este tipo de Sao Paulo la ha cagado." De hecho vamos hacia allí.
Sao Paolo'lu herkes pis işlere bulaşmıştır.
Porque uno de Sao Paulo nunca puede ser legal.
Sao Paolo'lu biri için çok iyisin.
Para ser de Sao Paulo, eres un tipo genial. Gracias, carioca.
Sao Pio'da küskün subayların toplandığına dair gelen rapora dayanarak
Según el informe, varios oficiales maquinaban un levantamiento.
Sebastiao Sao paulo Üniversitesi'nden iktisatta master içinbir burs kazanınca, oraya yerleştiler ve evlendiler.
Cuando Sebastiáo obtuvo una beca para cursar un Máster en Economía en la Universidad de Sáo Paulo se mudaron allí y se casaron.
Sao Paulo mu?
¿ Sao Paulo?
Sao Paulo diye bir şehir var, ona yakın sayılır.
La granja está cerca de una ciudad llamada Sao Paulo.
Sao Paulo!
¡ Sao Paulo!
İsçilerin sağliği onemli olçude duzeldi, ama Liu sao Çi doneği tipta ve sağlik hizmetlerinde revizyonist yolu seçti.
La salud de los trabajadores mejoró así considerablemente. Pero Liu Shao-Chi, ese renegado... hizo avanzar su línea revisionista en el campo médico y sanitario.
Kyoudai... Sao...
Kyoudai, Sao...
Sao...
Sao...
Sao ve Suekichi'nin ölümüyle, korkarım klanımız ümitlerini kaybediyor.
Con la muerte de Sao y Suekichi, me temo que no haya esperanza para el clan.
Sao Paulo'da... Belo Horizonte'de, Pernambuco'da, Guanabara'da işkence kursları veriliyor. Canlı deneklerle pratik yapılarak.
En Sao Paulo, en Belo Horizonte, en Guanabara, en Pernambuco, se dan cursos de tortura, con ejercicios prácticos con sujetos vivos.
Birçok alay taburu antik hipodrom Circus Maximus boyunca ve Viale Afrika'dan Porta San Paolo ve Porta Kapena'ya kadar dizilmiş. Bu bölge, eski Roma İmparatorluğu'ndan günümüze kalan en kutsal alanlar.
Las divisiones están alineadas en la Calle del Circo Massimo a lo largo de la Av. de Africa, hasta la puerta Sao Paolo y Puerta Capena uno de los lugares más sagrados por los vestigios de la Roma imperial.
Sao Paulo'daki ve ülkenin güneyindeki ödevlerimizin yarattığı uzun bir ayrılıktan sonra takdim etmekten gurur duyduğumuz muazzam gösterileriyle Rolidei Kumpanyası sevgili kuzeydoğu taşramızın bu büyüyen kasabasına geri dönmüş bulunmaktadır :
Después de una ausencia larga debido a compromisos en Sao Paulo, y en el sur del país... estamos de regreso en esta progresista ciudad en nuestras amadas tierras nordestinas con la caravana Rolidei. la cuál está orgullosa de presentarle a su público, sus grandes atracciones :
İlk kez bir halk meydanında sıradışı ve benzersiz Çingene Kral Büyücüler ve Medyumlar İmparatoru Sao Paulo'lu izleyicileri ve tüm güneyi şaşkına çeviren muhteşem gösterisini sergileyecek.
Por primera vez en una plaza pública... el extraordinario y único y Señor Gitano, Emperador de magos y Clarividentes, presentará su acto fabuloso, el cuál sorprendió al público de Sao Paulo... y el resto del sur del país.
Burası Rio ve Sao Paulo'nun toplamından daha yoğun.
Este lugar está mas ocupado que Río y Sao Paulo juntos.
Burası Sao Paulo'nun bir mahallesi. Sao Paulo ulusal üretimin % 60 ila 70'ini karşılayan büyük bir...
Una gran ciudad industrial de América Latina responsable de entre el 60 y 70 % del Producto Bruto Nacional de este país.
Sao Paulo sokaklarında şiddet günden güne artıyor bugün ıslahevinde kalan bir çocuğun cesedi bulundu.
En San Pablo, la violencia en las calles se incrementa diariamente en la madrugada de hoy fue encontrado muerto el menor LCB que estaba desaparecido hace dos semanas.
Hayır, iş için Sao Paulo'ya gitmem lazım.
No, debo ir a San Pablo, por negocios.
Sonra bir başıma Sao Paulo'ya gittim.
Entonces fui a San Pablo, por mi cuenta.
Rio, Sao Paulo, Bangkok...
Río, San Pablo, Bangkok.
Çok değerli arkadaşımız Sao Mong Khawn, nasıl acaba? Başarıya giden yolda o da yanımızdaydı, değil mi?
¿ Qué tal nuestro viejo amigo, el gran Sao Mong Khawn, que abrió el camino dorado de nuestro éxito?
Sao Paulo gibi kokuyor.
Huele como en Sao Paulo.
Sao Paulo gibi kokuyor.
Apesta como en Sao Paulo.
Belo Horizonte Sao Paolo, BREZİLYA
Belo Horizonte Sao Paulo, BRASIL
Sao Joao Bulvarı Sao Paolo, BREZİLYA
Avenida Sao Joao Sao Paulo, BRASIL
Benim adım Sao.
Mi nombre es Sao.
Sao Paulo'daki mücadelelerinde kazandıkları tecrübelerini bu operasyonda bize yardımcı olmak üzere beraberlerinde getirdiler.
Traen su experiencia de la lucha en São Paulo... para ayudarnos en nuestra operación.
Yoldaş Jonas, Sao Paulo'daki çok riskli operasyonlarımızda olağanüstü cesaret örnekleri göstermiştir.
Compañero Jonas ha demostrado corage extraordinário... en arriesgadas operaciones en São Paulo.
Orlando Villas Bôas ve kardeşleri Sao Polo'dan Xingu nehri macerası adında bir keşfe çıktılar.
Orlando Villas Boas y sus hermanos partieron Sao Polo con una expedición llamada Aventura del río Xingu
Tatil için Sao Paulo'ya gidiyorum.
Voy a Sao Paulo a fiestas.
O halde neden benimle... gelmiyorsun? Sao Paulo'ya?
Entonces, ¿ Por que no vienes conmigo... a Sao Paulo?
Pekin, Roma, Sao Paulo, Kahire, Berlin.
Pekín, Roma, São Paulo, El Cairo, Berlín.
Sao Bento do Una'daki Josefa Maria da Silva'ya.
Josefa Maria da Silva, en São Bento do Uma.
Sao Paulo'daki nişanlım Joao Pedro da Silva'ya.
Para mi novio, João Pedro da Silva, en San Pablo.
Brezilya'da Sao Paula can ve tuğla, beton ve çelikten oluşan bir yığın. Ve gökdelenlerin arasında dolaşan... siyah akbabalar.
Sao Paulo en Brasil - una maravilla de vidrio y ladrillo, concreto y acero y circulando entre los rascacielos....
Sao Carlos Tiyatrosu'nda yaşanan olayları, sıkıntıdan canı patlayan bir topluluğun garip davranışlarını silahlı ayaklanma olarak algılamanın saçma olduğunu varsayarak bu olayla bağlantılı olmadığını belirtiyorsunuz.
Entre este facto y los acontecimientos producidos en el Teatro de S. Carlos no ve ninguna relación, dado que es absurdo pretender transformar el gesto grotesco de una sociedad que muere de tedio, en un acto de rebelión armada.
Evet ama Sao Paulo'daki heykeli işittim ve incelemeye gittim.
Sí, pero en São Paulo escuché de la estatua y decidí investigarlo por mi cuenta.
Ben Sao Paulo'ya gittim.
Me enviaron a São Paulo.
- Sao Paulo.
San Pablo.
Bugünden itibaren, sizden USS Sao Paulo'nun kumandasını almanız arz ediliyor.
A partir de esta fecha, se le solicita y se le exige que comande la USS Sao Paulo.
Yıldız Filosu Operasyon Şefi'nden alınan özel izinle Sao Paulo'nun adı... Âsi olarak değiştirilmiştir.
Una dispensa especial del Jefe de Operaciones de la Flota para cambiar el nombre de la Sao Paulo a Defiant.
Dokto Ken Naciamento, Sao Paulo, Brezilya.
Dr. Ken Nacimento.
1996 yılında göçmen olarak buraya gelmiş.
Sao Paulo, Brasil. Emigró en 1 996.
Sao Pedro Sao Paulo, Brezilya
S.Pedro. S.Paulo, Brasil.
Söylentilere göre bu yıl Sao Paulo'da yapılacak konferansa da saldırı düzenlenecekmiş.
Y planean ir este año a la conferencia de Sao Paulo.
Bu yüzden bu akşam, Sao Paulo'ya gidiyorsunuz.
Por eso se van esta noche a Sao Paulo.
Sao Paulo mu?
¿ A Sao Paulo?
Mesela Sao Miguel, Flores Pico...
Fui a Sao miguel, flores... -... Pico....
Sao!
¡ Sao!
saol 45

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]