Selma translate Spanish
606 parallel translation
Sessiz ol lütfen, Selma.
Procura no hacer ruido.
Selma ile ben varız sadece.
Estamos sólo Selma y yo.
Benim işim bitmişti, Selma da zaten dışarı çıkmıyor.
He acabado por esta noche y Selma nunca sale.
"Selma kocaman ve uzundur, temizliği de pek sever."
"Selma es grande y alta. Lo que más le gusta es limpiar."
Selma Parker.
Selma Parker.
Yaman kadınsın Selma.
Selma, no tienes escrúpulos.
Adım Selma, Kerim'in çok yakın bir arkadaşıyım.
Mi nombre es Selma. Soy una amiga cercana a Kerim.
Onun için Selma, sen burada kalmalısın.
Selma, te quedas aquí.
- İlacı Suzi'nin çantasından al Selma. - Aldım.
Coge el líquido de la bolsa de Suzy.
Selma doğru söylüyor Suzi.
Selma está diciendo la verdad.
Herhalde biraz sonra Kilink ile Selma da gelir.
Selma y Kilink estarán aquí en cualquier momento.
Sus Selma.
Cállate Selma.
Bunun hesabını hayatınla ödeyeceksin Selma.
Pagarás con tu vida por todo lo que has hecho.
Selma, Alma, Hulda, Emilia, Amanda, Emil, Oscar...
Selma, Alma, Hulda, Emilia, Amanda, Emil, Oscar. Todos los niños.
Selma Lagerloef.
De Selma Lagerloef.
İşi bana şartlı tahliye subayı buldu ve şartlı tahliye sürem dolduğunda, Selma "İyi bir iş, neden devam etmiyorsun?" dedi.
Cuando salí, a través del agente de la condicional y cuando terminé la condicional, Selma dijo : "Es bueno. Quédatelo".
- Merhaba Selma.
- Hola, Selma.
Selma, bize on dakika ver çünkü onu...
Selma, déjame diez minutos con él, porque quiero compensarle por...
Sen sadece yapman gerekeni yapıyorsun Selma.
Solo estás haciendo lo que tienes que hacer, Selma.
Selma kullandığını biliyor mu?
¿ Sabe Selma que consumes?
Ben daha küçük bir çocuktum Ve o, gösteri dünyasında çoktan yol almaya başlamıştı. Bir sürü insan şöhret trenini yakalamak üzere koştururken o aradan sıyrıldı. Ve herkesi geçip en öndeki kara vagona atlamayı başardı.
Cuando estuve en marchas, como Selma, este hombre caminaba a mi lado, mucho antes de que esos tipos dijeran que los derechos civiles estaban de moda, y se unieran al movimiento de los negros.
Selma'nın arazisinde 30 kilosu 40 sente fındık toplanabilir. Harika değil mi?
Y se pueden coger pacanas a 40 centavos por cesto en Selma Landing. ¿ No es genial?
Karna, Selma ve küçük Justina.
Karna, Selma y la pequeña Justina.
Hayır, ben Bayan Selma.
No, señorita Selma.
Sağol, Selma.
Gracias, Selma.
Ve sonra bir uzaylıya aşık olup, kocasını ve oğlunu terk eden Bayan Parenti.
Puedo ver también a la sra. Selma Parentica... que abandona marido e hijos, porque se enamoró de un extraterrestre.
- Benim adım Chaim. - Ben de Selma.
- Me llamo Chaim.
Memnun oldum.
- Yo soy Selma. Hola.
Chaim ve Selma, özgürlüklerine kavuşana kadar onlarakol kanat gerecek ufak bir çiftliğe ulaşmayı başardılar.
Chaim y Selma lograron llegar a una granja pequeña... donde les dieron refugio hasta su liberación.
Mutlulukla geçen 40 yılın ve iki çocuğun ardından Chaim ve Selma Engel şu an Connecticut'ta yaşıyorlar.
Felizmente casados por mas de 40 años y padres de dos hijos, Chaim y Selma Engel ahora viven en Connecticut.
Selma ve ben Noel arifesinde kızkardeşimizi görmekten daha heyecan verici bir şey yapamayız.
Selma y yo no podríamos estar más entusiasmadas... de que veremos a nuestra hermanita en Nochebuena.
Merhaba, Selma.
Hola, Selma.
- Bir keresinde Selma'da...
- Recuerdo una ocasión en Selma...
Selma'ya kadar iki durak var.
Faltan dos paradas para Selma.
Sağ ol bayan Selma.
- Gracias, Srta. Selma.
- Bak birşey demeden önce, bilmeni isterim ki 1967 de Selma da yürüdüm.
- Mira antes de que digas algo, te diré que marché en Selma.
Niye? Patty ve Selma bu akşam, Yucatan seyahatlerinin slaytlarını, göstermek için bize geliyorlar.
Patty y Selma vienen con sus diapositivas de Yucatán.
Bu Selma, biraz kestirirken.
- Selma durmiendo la siesta.
Ve bu da Selma... Dört tane yolculuk kasedini düşürürken.
Ésta es Selma entregando el carrete para revelarlo.
Patty, Selma, bana bir dakikalığına izin verir misiniz?
Patty, Selma, ¿ me disculpan un momento?
Herkesin Ölüdeniz de yüzeyde kalabileceğini söylüyorlar ama Selma direk dibe çöktü.
Dicen que todos flotan en el Mar Muerto pero Selma se hundió hasta el fondo.
Bay Flanders'ı, Patty teyzeyi, Selma teyzeyi, Dr. Hibbert'i, Papaz Lovejoy'u... ve bizim bodrum katımızda snake'i yakalayan iyi adamı aradım.
También llamé al Sr. Flanders, a la tía Patty, a la tía Selma, al Dr. Hibbert... al reverendo Amoralegría y a ese hombre amable que sacó la víbora del sótano.
selam, selma selam stanley oturabilir miyim?
- Hola, Stanley. - ¿ Este asiento está ocupado? - ¡ Si!
Selma hala?
- ¿ Alguna vez te casarás?
o zaman bana, ne zaman ve ne şekilde olduğu önemli olmayan bir iyilik borcun olduğunuda hatırlarsın ama bu sadece boş bir sözdü benim için değil senden, selma'ya bir koca bulmanı istiyorum bir koca bulmak mı?
- Pero solo fué una promesa sin sentido. - ¡ No lo fué para mí! - Quiero que le encuentres marido a Selma.
ama bildiğim kadarıyla dokunulmayı sevmeyen tek kişi o patty evlenmemeyi seçti ancak selma bu olayı saplantı haline getirdi ama marge- - homer, ona bir koca bulacaksın!
Pensé que era a la que no le gusta que la toquen. Patty escogio el celibato pero Selma simplemente tuvo que cargarlo. - Pero Marge- -
Müdür Skinner, size karımın tatlı ve uygun kız kardeşi...
Permitame presentarle a la adorable y disponible... -... hermana de mi esposa, Selma.
Selma'yı tanıtmama izin verin - hey leğen kılıklı, ben Patty!
- ¡ Hey, bobo, soy Patty! - ¿ Que? - Patty.
saf Brandy.
¿ Tia Selma?
patty, selma biz geldik
¡ Llegamos!
dur bi dakka selma hangisiydi?
Espera, ¿ Cual es Selma?