Sensei translate Spanish
1,200 parallel translation
Toda Sensei'den kısa kılıç tekniklerini öğrendim.
Aprendí la espada-corta del Maestro Toda.
Saito-san... bir şeyler iç.
Sensei Saitô... bebe.
Saito-san. Hangi topraklardansın?
¿ De qué tierra eres, Sensei Saitô?
Hijikata-san... bildiğiniz gibi şartlar... görevi, oldukça zor hale getirdi.
Sensei Hijikata... como habrá notado, las circunstancias hicieron... la tarea bastante difícil.
Yoshimura-san, öğretisi ve kılıç ustalığıyla tanınan... düşük rütbeli bir samuraydı.
El Sensei Yoshimura era un samurái de bajo rango, conocido por sus conocimientos y su habilidad con la espada.
Yoshimura-san, görünüşleri devam ettirmek için savaşmak zorundaydı.
El Sensei Yoshimura tenía que luchar para mantener las apariencias.
Yoshimura-san... babam Jiroemon Ono'ya hizmet etti.
El Sensei Yoshimura sirvió a mi padre, Jiroemon Ono.
Yoshimura-san neden kabileden atıldı?
¿ Por qué fue expulsado el Sensei Yoshimura del clan?
Babam ve Yoshimura-san aynı yerde doğdu.
Mi padre y el Sensei Yoshimura nacieron en las mismas barracas.
Konumlarının değişmesine rağmen veya belki de bu yüzden... tek konuşabildiği Yoshimura-san'dı.
A pesar de, o quizás debido a, su cambio de posición social, al único al que podía hablar era al Sensei Yoshimura.
Yoshimura-san'a yolculuğu için, bir güven mektubu... verdiğini öğrendim.
Fue sólo después que descubrí... que secretamente le dió una carta de crédito al Sensei Yoshimura... para su viaje.
Saito-san... size sormak istediğim bir şey var.
Sensei Saitô... hay algo que me gustaría preguntarte.
Saito-san.
Sensei Saitô.
Sol kolundan korkuyorum Saito-san.
Temo por tu brazo izquierdo, Sensei Saitô.
Kondo-san.
Sensei Kondô,
Kondo-san... kalbimin en derin yerinden teşekkür ederim!
¡ Sensei Kondô, gracias desde el fondo de mi corazón!
lto-san, Hijikata-san... çok teşekkür ederim!
¡ Sensei Itô, Sensei Hijikata... muchas gracias!
Yoshimura-san'a da teşekkürlerimi sunarım!
¡ Mi humilde agradecimiento a ti también, Sensei Yoshimura!
Saito-san... teşekkürlerimi sunarım!
¡ Sensei Saitô... mis humildes gracias!
Kondo-san! Saito-san!
¡ Sensei Kondô!
Böyle...
¡ Sensei Saitô! Así.
Saito-san...
Sensei Saitô...
Saito-san. Teşekkürlerimi sunarım.
Sensei Saitô, mis humildes gracias.
Yani, Yoshimura-san'ı tanıyor muydunuz?
Así que usted conoció al Sensei Yoshimura...
Yoshimura-san, babamdan önce ortaya çıkmak için, seçildi.
El Sensei Yoshimura escogió ese momento para acudir a mi padre.
Yoshimura-san öldüğünde oradaydım.
Yo estaba ahí cuando el Sensei Yoshimura murió.
Teşekkürlerimi sunarım.
Mis humildes gracias, Sensei Yoshimura.
- Üzgünüm Sayın Hennessy. - Yapma. Herkes bana Paul der, ya da Sensei Paul.
Todos los chicos me llaman Paul, o Sensei Paul, debido a mi cinturon negro.
Görüşürüz.
Por favor, Sensei.
- Sensei.
Lindsey, ah?
Anlaşılan, kadınlar kendilerinden bahsetmekten çok daha fazla hoşlanıyor.
A las mujeres les gusta hablar de sí mismas aun más. Gracias, sensei.
Teşekkürler, Sensei! Beni çok etkiledin.
Me has llegado a lo más hondo.
Nasıl birden oraya çıktın, Iruka Sensei?
Iruka Sensei?
Bu arada, sensei, sizden bir şey rica edeceğim. Başka bir kase ramen daha mı?
Sensei... quiero pedirte un favor... { \ fnK.O. Activista * } ¿ Quieres repetir?
Iruka Sensei.
{ \ fnK.O. Activista * } Iruka Sensei.
Mizuki Sensei...
{ \ fnK.O. Activista * } Mizuki Sensei...
Iruka Sensei böyle olmasını istemezdi.
{ \ fnK.O. Activista * } Iruka sensei no la está tomando contigo.
Uyanın, Iruka Sensei!
despierta!
Mizuki Sensei. Bana bu belge ve yerden bahsetti...
Mizuki sensei me lo dijo.
Iruka Sensei hiçbir zaman beni gerçekten önemsemedi.
lo sabía... Iruka sensei en el fondo... ¡ No me reconoce!
Eğer bir daha Iruka Sensei'ye elini kaldırırsan, seni öldürürüm!
¡ O te mataré!
Biraz ayarı kaçırdım galiba. Iruka Sensei, iyi misin?
¿ Estás bien?
Sensei, ne kadar kaldı?
¿ Cuánto más?
Iruka Sensei!
{ \ fnK.O. Activista * } ¡ Irukaaa Senseiiiiiii!
Kakashi-sensei'nin Raikiri'siyle Sasuke'nin Chidori'sine benziyor.
Es parecido al Raikiri de Kakashi-sensei y al Chidori de Sasuke...
Ero-senin, sen bana bu kadını köye geri getirip Sasuke ve Kakashi-sensei iyileştirteceğiz dememiş miydin?
Usted ha dicho Ero-Sennin. Teníamos que llevarla a la aldea para que pueda curar a Sasuke y Kakashi-sensei. ¿ Y resulta que debía ser Hokage?
Sarutobi-sensei de aynıydı. Senin gibi yaşlı bir moruğun cesaret gösterisi neyine?
Sarutobi-sensei es igual, él lo habrá entendido...
Toda Sensei'den ders alalı çok uzun zaman oldu.
Han pasado muchos años desde que el Maestro Toda me aleccionó.
Saito-san? - Neden?
¿ El Sensei Saitô?
Saito-san!
! ¡ Sensei Saitô!
Hijikata-san!
¡ Sensei Hijikata!