Señoritas translate Spanish
4,441 parallel translation
- Buyurun, hanımlar.
- Aquí tenéis, señoritas.
Daha saat sabahın altısı ama kasabanın merkezinde eski kıyafetli bayanların vals yaptığını biliyor muydun?
Son las seis de la mañana. ¿ Sabes que hay señoritas con disfraces de época bailando vals en la plaza del pueblo?
Büyükçe bir gülümseme alayım bayanlar.
De acuerdo, gran sonrisa, señoritas.
En baştan alalım bayanlar.
Hagámoslo desde el principio, señoritas.
Bayanlar, lütfen.
Señoritas, por favor.
Hanımlar, eğer...
Señoritas, si me permit- -
- Selam hanımlar.
Hola, señoritas.
Bayanlar tuvaletinin bakım ihtiyacı var, bilginiz olsun.
Para tu información, el baño de señoritas necesita atención.
Ne diyorsunuz, bayanlar?
¿ Qué decís, señoritas?
Bayanlar, atletim yırtık olan tek şey değil.
Hola, señoritas. Mi chaleco no es lo único desgarrado.
Lösemi olunca karı kıza yanaşabiliyor musun?
¿ Cómo va... qué tal funciona con las señoritas?
Afedersiniz, bayanlar.
Disculpen, señoritas.
Yardımcı olabileceğim bir şeyler var mı hanımlar?
¿ Puedo ayudarles en algo, señoritas?
- Bu bayanlar da..?
- ¿ Y estas señoritas son?
Ee bayanlar? Ne iş yapıyorsunuz?
Entonces, señoritas, ¿ Qué hacéis para vivir?
Bayanlar.
Señoritas.
Buraya bayan salonu derlermiş.
Llamaron a esto : "El salón de las señoritas".
Şu hoş hanımlar nerede?
Entonces, ¿ dónde están esas dulces señoritas?
Burada neler oluyor, ayrılmaz ikili?
¿ Qué está pasando aquí, señoritas? - ¿ Cómo te va, Ken?
- Selam bayanlar.
- Hola, señoritas.
Bayanlar, ben barmeniniz Tim.
Señoritas, soy su barman, Tim.
Ben de bayanlara etrafı gezdireyim.
Y yo os enseño esto, señoritas.
Affedersiniz bayanlar, sizi burada durdurmalıyım.
Lo siento, señoritas, voy a tener que detenerlas ahí.
Siz bayanlardan biri başka bir kadınla birlikte oldu mu hiç?
¿ Alguna de vosotras, señoritas, ha estado antes con otra mujer?
Hanımlar, bu benim kardom Stuart.
Señoritas, este es mi colega, Stuart.
Selam bayanlar.
Hola, señoritas.
Bayanlar, işiniz bitince anahtarı hasırın altına bırakın.
Señoritas, dejad la llave debajo del felpudo cuando terminéis.
Bayanlar, dışarı.
Señoritas, largo.
Bayanlar bugün işe gelmeyi düşünüyor mu?
Señoritas, ¿ pensáis venir a trabajar hoy, o...?
Son ifadeleriniz hanımlar.
Sus últimos vistazos, señoritas.
Yaptıklarınızı bırakın bayanlar.
¡ Hola! Paren todo, señoritas.
Bayanlar.
Oigan, señoritas.
Müsaadenizle hanımlar, pantolonum titriyor.
Disculpen, señoritas, pero los pantalones me zumban.
- Görüşürüz bayanlar.
- Adiós, señoritas.
Siz de kızları götürecek misiniz?
Bueno, ¿ recoges a las señoritas esta noche o qué?
Siz hanımlar gerçekten Fair Haven'a uğramalısınız.
Y ustedes señoritas nos deben una visita a Fair Haven.
Endişelenmeyin hanımlar, neredeyse bitti.
No se preocupen, señoritas, casi ha terminado.
- Merhaba hanımlar.
- Hola, señoritas.
San Francisco'da yaşarken bir hatundan diğerine geçerdim.
Rompí con una gran cantidad de señoritas cuando estuve en San Francisco.
- Kızlar, bayanlar buraya bakın.
- Chicas, señoritas, atención.
Memeli bayanlar.
Señoritas.
Harikasınız kızlar.
Magnífico trabajo, señoritas.
- İyi akşamlar hanımlar.
Buenas noches, señoritas. ¿ Margarita?
Dikkatli olun hanımlar.
Atención, señoritas.
Rahat, bayanlar.
Descansen, señoritas.
Bayanlar, pistten çıkalım lütfen.
Señoritas, fuera de la pista.
Hadi bayanlar.
Arriba, señoritas.
Olay çok basit hanımlar..
Será muy sencillo, señoritas.
Çıkartın kıyafetleri hanımlar.
Quítensela, señoritas.
- İçin bakalım hanımlar.
- Beban, señoritas.
- Öyleyse evlilik yeminizi yazdınız mı?
¿ Habéis escrito vuestros votos, señoritas?