English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ S ] / Silas

Silas translate Spanish

1,333 parallel translation
Masum insanları, Kralımızı Ve neredeyse varisini öldürerek.
"El Rey Silas ofreció su mano en señal de paz y Gath se la mordió matando civiles inocentes, asesinando a nuestro Rey y casi a su sucesor"
Silas Benjamin, Gilboa Kralı hayatta olduğumu bildirmek için hitap ediyorum.
Silas Benjamin, rey de Gilboa, estoy vivo.
Silas haklıydı. Tüm suçu ona yükleyip, kendimi kritik dışında bırakamam.
Silas tenía razón.
Öncelik üzerine daha fazla tartışma istemiyorum. Silas boş tehdit savuruyor.
No habrá más debates sobre la primacía.
Kral hala o demektir. Muhalefet eden başka kimse var mı?
Si Silas está vivo, aun sigue siendo el rey.
Bende aksiymiş gibi davranmayacağım. Evet, davranacaksın. Silas dönene kadar, hatta daha fazla döndükten sonra.
Sí, lo harás, hasta que Silas regrese, y entonces fingirás más aún.
Silas'ın döndüğü anda, Jack ölecek.
Jack morirá en el momento en que Silas regrese.
Ya Silas ve David gelmezse?
¿ Y si Silas y David no regresan?
Uçak bekliyor gitmemiz lazım.
¡ No sin mi hijo! Silas está cerrando las rutas.
Tanrı'nın inayetini çaldığımı sanıyor.
No sabía a qué otro sitio llevarle. Silas te hizo esto.
Sen gidemezsin. Gath. Silas seni asla orada aramaz.
A su único refugio... no puedes acompañarle.
İşin özü sensin. Sen Silas'sın.
Eres el pilar central.
O gitti, Silas bulamayacağın bir yere.
Se ha ido, Silas. Donde no puedes encontrarle.
Kral olmak gençlerin işi ve Silas yaşlanıyor.
Ser Rey es un juego de jóvenes y él se está haciendo viejo.
Silas'ın parasını istemiyorum.
No quiero el dinero de Silas.
Silas dinlemedi öyle değil mi?
Silas no te escuchó, ¿ verdad?
Silas savaşa son verdiği için yaşamaya devam edecek olan tüm babalar ve kardeşleri düşünüyorum ve bu kralımızı daha da çok sevmemi sağlıyor.
Pienso en todos los otros padres y hermanos que seguirán viviendo porque Silas terminó la guerra. Y me hace amar a mi Rey aún más.
Bu toprakları bize tanrı verdi ve Silas bile onu bizden alamaz!
¡ Dios nos dio esta tierra! ¡ Y ni siquiera Silas nos la puede quitar!
Anketler Kral Silas'ın Refah Limanı'nı geri verme kararının... halk tarafından desteklendiğini gösteriyor.
Las encuestas indican un enorme apoyo público a la decisión del Rey Silas de devolver Puerto Prosperidad- -
Silas düşecek.
Silas caerá.
- Yakında bir gündür belki de ve o gün geldiğinde farklılıklarımızı bir kenara bırakıp insanlar için en iyi olanı yapabilecek misin bilmek istiyorum tıpkı bir zamanlar gençken ve Silas'ta bir kral gördüğümüzde yaptığımız gibi...
Algun día puede ser pronto. Y quiero saber si cuando llegue ese momento... Pordrás dejar nuestras diferencias a un lado y hacer lo que es mejor para la gente.
Silas'ı sen ve ben kral yapmadık.
Tu y yo no hicimos rey a Silas.
Belki Silas'ta benimdir.
Quizás Silas sea el mío.
Silas bize başka seçenek bırakmadı.
Silas no nos ha dejado elección
Bu Silas'ın geri verme işini iptal ettiği anlamına mı geliyor?
¿ Significa esto que Silas ha cancelado la cesión?
Hadi şimdi Silas bizi görmezden gelsin de görelim.
Veamos si Silas nos ignora ahora.
Onun onayı olmadan, halk asla Silas'a karşı bir darbeyi desteklemez.
Sin su bendición El público jamás apoyará un golpe contra Silas.
Çünkü Silas yumuşadı ve artık takip etmeye yemin ettiğim adam değil.
Porque Silas se ha vuelto blando Y ya no es el hombre que juré seguir
Şüphesiz Kral Silas, birleşme savaşlarının gazisi, başka bir savaşı engellemek için elinden geleni yapacak.
Por cierto, el Rey Silas veterano de las guerras de unificación hará lo que pueda para prevenir otra guerra.
Kral Silas cenazeden sonra ailesini ziyaret edecek.
El rey Silas visitará a su familia tras el funeral.
2 saat önce Kral Silas tarafından bir saldırı onaylandı.
Un ataque ofensivo fue ordenado hace dos horas por el rey Silas.
"ve oldu " Silas Gathlerle bir barış anlaşması yaptı.
" Y sucedió que el rey Silas forjó un acuerdo de paz con Gath.
Onların hepsi çocukların.
Todos ellos son sus hijos, Silas.
- Artık sadece bir insansın.
- Usted es sólo un hombre ahora, Silas.
Silas ve onun zamanı geçti.
Silas y su tiempo han pasado.
Silas'ın kitabı. Bel kısmını daha sıkı yapın.
El libro de Silas.
Güneye gelip beratı arayan Silas'ın ayakçısı.
El chico errante de Silas mezclándose en el sur en busca del estatuto.
Silas...
Silas...
King Silas suikastine misilleme olarak Efendim, bunu dinlemelisiniz.
señor, debería escuchar esto.
Silas hala yaşıyor.
Silas está vivo.
Elimize bir tirandan kurtulma fırsatı geçti.
Las amenazas de Silas están vacías. Tenemos la oportunidad de librarnos de un tirano.
Silas yaşıyorsa,
Pero, señor.
Silas yolları kapatıyor. Bizi bulacaklar. Hemen gitmeliyiz.
¡ Tenemos que irnos ahora!
Silas?
Eres tú.
Fena değil, hı? Sen bile etkilenmiş olmalısın bugün.
Silas.
Bunu sana Silas mı yaptı?
Aquí estoy.
Yalnız olacağım.
Silas nunca te buscará allí.
Seni seven Gözünün önünden Ayıramayacağın biriyle
Tu padre quiere para ti una muerte en vida, encerrarte en un muro... con alguien que te ama, alguien a quien tú no soportas ver, hasta que engendres un heredero... al que Silas educará correctamente esta vez.
Bırak onu gitsin, Silas.
Sobre todo David Shepherd. Déjale ir, Silas.
Önceleri hemen fark ettiğiniz şeyler gözünüzden kaçıyor ve sizi duraksatan şeyler artık duraksatmıyor ve o sıcaklığın verdiği rahatlık olmayınca zalimleştiniz, efendim ve ben bu soğuk Silas'a nasıl hizmet edeceğimi bilmiyorum ve benim görevim aileyi korumaktır.
Lo que le molesta pasa desapercibido Y lo que calmaba no lo hace. Y sin el contrapeso del afecto
Bir yıl daha.
Un año más, Silas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]