Sinbad translate Spanish
520 parallel translation
- Ama denizci Sinbad'ı buldum. Ve bize gemisinde iki yer ayırdı.
Pero Simbad el Marino ya nos tiene reservadas dos plazas en su barco.
Güzel! O zaman bu gece Sinbad ile gidebiliriz.
Entonces podemos irnos ya.
Ölümüme sebep olacak. Acele edin! - Allah aşkına, Sinbad!
- ¡ Rápido, por el amor de Alá!
Ölüme karşı koyan, ustalığıyla ölüme meydan okuyarak başını Sinbad'ın başının üzerinde tutacak.
Vean a Alí desafiar la muerte en ese número arriesgado... ¡ apoyando su cabeza sobre la cabeza de Simbad!
Şimdi Ali'yi daha yakından izleyin. Başını Sinbad'ın başının üzerine koyarak ayaklarını göklere uzatıyor.
¡ Y vean cómo Alí coloca la cabeza en la de Simbad... y apunta con los pies al cielo!
Koşun! Sinbad!
¡ Vengan corriendo!
Bu kadar fazla çalışarak kendini çok yorma Sinbad.
No se canse tanto, Simbad.
- Daha az denizci Sinbad, daha çok çalışan Sinbad istiyorum.
- Prefiero a Simbad, el trabajador.
Sinbad, şimdi hikayenin sırası değil.
Simbad, ¡ no es hora de cuentos!
- Haydi. Sinbad takip edecek.
- Venid, Simbad irá después.
Sinbad eder.
Excepto Simbad.
Kaptan Sinbad, fıçıyı tatlı suyla dolduruyor.
El capitán está llenando su barril con agua fresca.
Kaptan Sinbad, bakın!
¡ Capitán Simbad! ¡ Mire!
Efendim Sinbad, ülkesinde büyük bir prens.
Mi señor Simbad es un gran príncipe en su país.
Üç defa hoşgeldin, Sinbad. Savaşı önlemede mucize yarattın.
Bienvenido seas, Simbad, tú que evitaste la guerra.
Sana kızım olarak hoş geldin, diyorum. Çünkü Sinbad'ı oğlum gibi severim.
Serás como una hija para mí ya que quiero a Simbad como a un hijo.
Sinbad, görülmedik güçlerin olduğunu söylüyor.
Simbad dice que sus poderes son inauditos.
Sinbad, senin fikrin ne?
¿ Qué piensas de ello, Simbad?
Sinbad'ın sözü benim sözümdür.
La palabra de Simbad es la mía.
Sinbad'ı her yeni günle daha da çok seviyorum.
Con cada amanecer, amo a Simbad un poco más.
İyi yaptın Sinbad.
¡ Bien hecho, Simbad!
Sinbad, buradayım!
¡ Simbad, estoy aquí!
Sinbad, bak!
¡ Simbad, mira aquí!
Ben Kaptan Sinbad.
Soy el Capitán Simbad.
Birşey iştahını kapatmış, Sinbad.
Algo te quita el apetito, Simbad.
Sinbad. Benim gibi küçük fark edilmez bir kadını nasıl seviyorsun?
Simbad ¿ cómo puedes querer a una insignificante mujercita como yo?
Kaptan Sinbad!
¡ Capitán!
Kaptan Sinbad!
¡ Capitán Simbad!
Sinbad'ın adamları tuzağa düşmüş olmalı.
La gente de Simbad quedó atrapada.
Sinbad, yardım et!
¡ Simbad, socorro!
İmdat! Sinbad! Yardım et!
¡ Simbad, socorro!
Sinbad! Yardım et.
¡ Socorro, Simbad!
Sinbad. Sıkışmış.
Simbad, no se mueve.
Açtım, Sinbad.
¡ Ya está, Simbad!
Üzüntün ne, Sinbad?
¿ Qué te pasa, Simbad?
Sinbad, lambaya gireyim.
Simbad déjame entrar en la lámpara.
Özgür olmak, Kaptan Sinbad gibi denizlere açılmak istiyorum.
Ansío la libertad. Querría recorrer los mares como el Capitán Simbad.
Güçlü Sinbad, lambanın kölesi emrine amade.
Poderoso Simbad, el esclavo de la lámpara está a tus órdenes.
Senin Sinbad'ın, lambayı getireceğini biliyordum.
Sabía yo que Simbad nos traería la lámpara.
Sinbad!
¡ Simbad!
Sinbad, buradayım.
¡ Simbad, estoy aquí!
Sinbad?
¿ Simbad?
Sinbad Bulvarı.
Avenida Simbad.
Denizci Sinbad.
Simbad "El marino".
Kandahar Sokak... ve Sinbad.
Distrito musulmán. Calle Kandahar, Simbad...
Şu Kan... Kandahar Yolu, Sinbad Yolu.
Calle Kandahar, Simbad...
Sinbad Kulüpte.
¿ Recuerda el tema que usamos... en La Paz en 1967? En el Simbad.
Sinbad Kulübün.
- Del Simbad.
Sinbad Kulübün mü?
- ¿ Simbad?
Sinbad. İleri!
¡ Vamos!
- Hikaye yok Sinbad.
– Nada de cuentos, Simbad.