Singleton translate Spanish
152 parallel translation
Muhafız olan çocuk intihar etti. Ya Adrian Singleton ve Lord Wayne'nin oğlu?
Está el caso de ese desgraciado muchacho de la Guardia que se suicidó.
Hangi beyefendi onlarla birlikte görüldü?
¿ Y qué decir de Adrian Singleton y el hijo de Lord Wayne? ¿ Qué caballero querrá que se le vea con ellos?
Ben mi suçluyum? Adrian hesaba arkadaşının adını yazmış.
Si Adrian Singleton firma un pagaré con el nombre de uno de sus amigos,
Elimizden geleni yaparız, Miss Singleton.
- Lo procuraremos, señorita Singleton.
Onlar, Maria Singleton ve Rod Ackroyd.
Son Maria Singleton y Rod Ackroyd.
Günaydın, Miss Singleton.
Buenos días, señorita Singleton.
Üzgünüm, Miss Singleton.
Lo siento, señorita Singleton.
Şimdiyse Ackroyd ve Singleton, hı?
Ahora mandan Ackroyd y Singleton, ¿ verdad?
Singleton çiftliğine gidip, o kızı ve ortağını göreceğim.
Me voy al rancho Singleton, a ver a la chica y a su socio.
İsmin Singleton diye senin büyüklük taslamanla aynı sebeple.
Por la misma razón por la que tú te lo crees por el hecho de llamarte Singleton.
- Miss Singleton burada mı?
- ¿ Está la señorita Singleton?
- Evet, ama bunu Miss Singleton sipariş etti.
- La señorita Singleton la ha encargado.
- Merhaba, Miss Singleton.
- Hola, señorita Singleton.
Bu çok kötü. Benim komşunuz olmamdaki faydaları düşündünüz mü, Miss Singleton?
Qué lástima. ¿ Ha pensado en las ventajas de tenerme de vecino, señorita Singleton?
Ackroyd-Singleton çiftliğinin bir parçası değil.
No forma parte de las tierras de Ackroyd-Singleton.
Teşekkürler, Miss Singleton.
Gracias, señorita Singleton.
- Miss Singleton?
- ¿ Señorita Singleton?
Yani Miss Singleton'ın tatlı arkadaşı bir koyuncu çıktı, öyle mi?
El amigo de la señorita Singleton ha resultado ser criador de ovejas, ¿ eh?
Singleton ismiyle epey gurur duymuş olmlalısın bugün.
Estarás orgullosa del apellido Singleton.
Maria, Miss Ssingleton'ı tanıyorsun, değil mi?
Conoce a Maria, la señorita Singleton, ¿ verdad?
Bu Miss Singleton'ı değil.
No a esta señorita Singleton.
Ve Singleton-Ackroyd çiftliğindeki her adam ve silahla arkasında duracağız.
La respaldaremos con cada hombre y cada arma que hay en la organización Singleton-Ackroyd.
Ackroyd-Singleton'lar tüm sığırlarını topluyorlar....... senin üzerine sürüp Blackstone Kanyonu'nda öldürmek niyetindeler.
El rancho Ackroyd-Singleton ha reunido a todo el ganado y lo llevarán hasta el Cañón Blackstone donde les arroyarán en estampida.
Singleton.
Singleton.
- Siz bu işte yenisiniz Bayan Singleton.
- Es nueva en este negocio, Srta. Singleton.
- İyi akşamlar Bayan Singleton.
- Buenas tardes, Srta. Singleton.
Sizin çok hınzır ve şüpheci bir yapınız var Bayan Singleton.
Tiene una naturaleza muy perversa y desconfiada, Srta. Singleton.
Bayan Singleton.
Oh, Srta. Singleton.
- Tabi tabi Bayan Singleton.
- Claro, claro, Srta. Singleton.
Merhaba Bayan Singleton?
Bien, ¿ cómo lo hace, Srta. Singleton?
- Bayan Singleton.
- La Srta. Singleton.
Miss Singleton, söyleyeceklerimi siz başardınız.
Srta. Singleton, ha logrado lo siguiente :
Singleton, yabancı erkelere göz kırpmaya başla.
Singleton, empieza a guiñarle el ojo a los extraños.
Bayan Singleton'a daha nazik olmalıydın.
Tendrías que ser más agradable con la Srta. Singleton.
Bayan Singleton'un yeminli olmasını isterim.
Me gustaría llamar a la Srta. Singleton.
Bayan Singleton lütfen.
Srta. Singleton, por favor.
Bayan Singleton, sizin gece oturup yazdığınız belgeyi dinliyordum.
Srta. Singleton, he estado escuchando este documento... que ha pasado varias noches escribiendo.
Sayın Hakim, Miss Singleton'ı yeminli ifadeyi bozmakla suçluyorum.
Señoría, pido que la Srta. Singleton sea citada por perjurio.
Tüm kış sürse bile Bayan Singleton'u duymak istiyorum.
Pretendo escuchar a la Srta. Singleton aunque lleve todo el invierno.
Sayın hakim, Bayan Singleton'a bir soru sormak istiyorum.
Señoría, me gustaría hacerle una pregunta a la Srta. Singleton.
Hepsi bu Bayan Singleton.
Es todo, Srta. Singleton.
Bayan Singleton, her yeri tarafsızlaştırmaya başlamadan önce bu davayı şimdi durdurmak istiyorum
Srta. Singleton, antes de que seamos objetivos sobre el asunto... me gustaría detener estos procedimientos justo ahora.
Bir erkek Bayan Singleton.
Un hombre, Srta. Singleton.
Çekilebilirsiniz Bayan Singleton.
Retírese, Srta. Singleton.
Ölü adamın adı Arlon Singleton'mış.
El muerto era Arlon Singleton.
Eğer varsayımın Singleton, Nicole çıktıktan sonra girdiği şeklindeyse, O kız ortaklık kurmak için çok tehlikeli biri olabilir.
Si es correcta tu suposición de que Singleton estaba tras Nicole... podría ser muy peligroso que te relacionaras con ella.
Dick Singleton ve The Singleton'du.
Era Dick Singleton y los Singletones.
İnan bana, ne yaptığının bir önemi yok, Dick Singleton olduğunu anlıyordun.
Créeme, hicieras Io que hicieras, sabias que era Dick Singleton.
Kimmiş o? Bay Singleton mı?
¿ Quien es, el Sr. Singleton?
Yanlış hatırlamıyorsam, Singleton kasanın altına bir paket Camel bırakmıştı. Camel mı?
Creo que Singleton dejo un Camel alado de la caja.
Singleton, L.A.'tan aradı.Wachs'ı arıyor.
Singleton llamó buscando a Wachs.