Slow translate Spanish
186 parallel translation
Ya da, istersen daha slow bir şarkıyı bekleyebiliriz.
O, si quieres, podríamos esperar una canción más lenta.
Slow bir şarkı.
Es una canción lenta.
Güzel bir slow.
- Una buena lenta.
Slow müzik kanalını açarsın, mutfakta dans etmeye başlarız.
Usted poner en una estación de música suave, vamos a empezar a bailar alrededor de la cocina.
Not a slow one in the batch.
No hay uno que no sea joven.
Ve birkaç slow parça çalarsanız dans edebilirim, ha?
Solo les pido un par de temas lentos para que yo pueda salir a bailar.
Here We Go Slow-Slow-Quick-Quick-Slow
Lento, lento. Rapido, rapido, lento.
Slow-Slow-Quick-Quick-Slow
Lento, lento. Rapido, rapido, lento.
Çeviri : black _ milk Temmuz 2008
Temporada 01 - Capítulo 19 Slow Death "Muerte Lenta"
Zaten biliyorum Slow Club'de, yedi numaralı yol üstünde
Yo sé dónde es. Es el Club Slow en la Ruta 7.
"Slow Club"
"El Club Slow"
Bebeğim, yavaşlama...
Oh, baby, don't go slow
Sakin ol.
Take it slow
Artık kimse slow dans etmiyor.
¿ Ya nadie baila despacio?
Hep slow dans ederdik.
Solíamos bailarjuntos y lento.
Niye slow-motion hareket ediyor?
¿ Por qué está en cámara lenta?
# Şu Mustang'i yavaşlatsan iyi olur sanırım
Guess you better slow that Mustang down
# Çok yavaştan almalısın
You gotta start real slow
# Yeaa, çok yavaştan
Yeah, start real slow
General I believe I may have been too slow today.
General creo que fuí muy lento hoy.
- Slow müzik mi?
- ¿ Música lenta?
- Slow müzikte bu şekilde dans etmem.
- Yo no bailo música lenta.
- Slow müzikte dans etmezsin demek.
- ¿ No te gusta la música lenta?
Slow dansla ilgili bir şey de teslimiyet duygusudur.
Otra cualidad del baile lento es el abandono que supone.
One of these days it's got to go One of these days I'm comin'out slow
Uno de estos días tendrá que irse Uno de estos días saldré lentamente
Herşey aşağıdadır. "Sakin ol, Ağır ol, Buraya gel." ( "Just calm down", "Slow down", "come down here" )
Todo está aquí. "Calma aquí", "Despacio aquí", "Ven aquí"
Müziği duyduğunuzu hayal edip slow dans yaptınız.
Sólo... ¿ Bailaron pegados con música imaginaria?
Hayır. Yapış yapış bir slow değildi.
No fue tan pegado, más bien como en la prepa.
Sadece liseli slow'uydu. Slow slow'dur.
Pegado es pegado.
Su dakika icerisinde onlar slow-dans ediyorlar.
En este mismo momento ellos están bailando
Hadi, lütfen. Sadece slow bir dans.
Vamos, sólo una pieza lenta.
Bu slow dansları içermekle birlikte sadece slow dans ile sınırlı değil. Slow danslar, hızlı danslar, Patrick Swayze Dirty Dancing'de her ne halt yapıyorsa... Hepsi için geçerli.
Sin límites, música lenta, rápida o lo que sea que Patrick Swayze hizo en Dirty Dancing.
Onunla slow dans edeceksin.
- Y vas a bailar un lento.
Affetmemi ve unutmamı sağlamanın en iyi yolu slow danstır.
Pero un baile calmadito te hace perdonar y olvidar.
Yavaş yavaş ve sürekli yukarıya tırmanmak için
# Onward and onward the slow and steady climb Adelante y adelante el ascenso lento y constante
Slow bir parça çalıyorlar.
Están tocando una lenta.
Benimle slow dans etmek istemiyor musun?
¿ No quieres bailar lento conmigo?
Slow dans.
Baile lento.
Bu sprey, altı slow dansa, dört orta tempolu dansa, bir de lambadaya yeter. Ama daha fazla dans etmeyi planlıyorsan, bir kere daha sıkalım.
Eso durara seis lentos, cuatro temas movidos, una lambada... pero si quieres bailar a lo loco, te sugiero otra capa.
- Slow bir müzikle.
- Un lento.
- Slow şarkı.
- Tema lento.
Bu " slow-Pitch.
- Lanzan lentamente.
Don't slow down!
No bajes la velocidad!
Whatever you do, you can't slow down...
Hagas lo que hagas, no bajes la velocidad...
- Slow bir melodiyle başlamak olmaz.
con una canción tranquila no funcionará, Brian.
herkesin bilmediği küçük bir aşk istiyorsan biraz yavaş olmalısın kız sana bu akşam verecek ona iyi davranırsan onu kibarca sıkıştır kendini daha iyi hisseder cicim.
Every man oughta know If you want a little lovin' You gotta start real slow
Müslümanlar, içinizden biri slow dans yapmak ister mi?
¡ Eh moros!
Belki slow bir parçada.
Pues un baile lento.
Demek istediğim, slow dans aslında dans etmek gibi değildir.
Dos personas apoyándose.
Evet, kesinlikle slow dans edeceğim.
- Sí, uno muy lento.
Slow bir parça seç.
Haz una lenta.