English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ S ] / Snake

Snake translate Spanish

601 parallel translation
- Snake River'ı hatırlıyırsundur, Bill.
¿ Recuerdas aquella vez en el río Snake...?
- Snake.
¡ Snake!
Sanırım Snake işi benim kadar iyi yapamıyordur.
Supongo que Snake me ha dejado en mal lugar.
Bannock ve Snake'lerin de aynı renkleri kullandığını gördüm. Bu çok doğru.
Los bannocks y los snakes usan los mismos colores.
Snake'te Martinsen ile birlikteydim.
Estuve con Martinsen en el río.
- Snake River'dan geldiğinizi söylediler.
- Dicen que es de río Snake.
ve Slim, Çılgın Yılan`a biniyor.
Slim está montando a Crazy Snake.
- Devam et Snake.
- A por él, serpiente.
bürosundaki yılını dışarı çıkardığım kadın... bana bu elbiseyi verdi.
De un mujer de un agencia de Snake Flats. Me desnudó, me hizo tomar un baño. Después me dio este vestido.
Ben Snake River Rufus Krile, evimden çok uzaktayım.
Soy Rufus "Serpiente de río" Krile, muy lejos de mi hogar.
Snake River Rufus Krile yaptı sanırım.
Creo que lo hizo Rufus "Serpiente de Río" Krile.
Çürümüş küf mantarı yöneticisi ve uzman yarışçı Gore-Slimey Boomerang Rapidosu'yla Snake Petrolleri'nin pitinden ayrıIıyor.
Llega el turno de Aceites Snake, con afamado conductor de Christiania Svampekontrol, Rudolf Blodstrupmoen tras el volante. Conducirá el temible monstruo de la velocidad Boomerang Rápido.
Rudolph Gore-Slimey, birçok gizli özelliğe sahip arabasıyla büyük başarılara imza attı.
Rudolf Blodstrupmoen ha corrido para Aceites Snake durante los últimos tres años y ha ido de victoria en victoria en un vehículo lleno de secretos.
Bazen böyle şeyler de oluyor! Snake Petrolleri birinci, Alman ikinci sırada.
Ahí, ahí, ahí está nuevamente Aceites Snake, con el alemán en segundo lugar.
Elini sar, sonra buradan gidelim.
Apriétate esa mano y sigamos andando tal vez encontremos a Tod en Snake's Cross.
İşte beyler, bu Yürüyen Yılan.
Les presento a Snake Walker.
Onlara işini anlat, Yılan.
Cuéntales lo que haces, Snake.
Yılan Kuyruğu'na bir bilet.
Un boleto a Snake's End.
Bu yeter, Yılan Kuyruğu'na bir bilet.
Muy bien... un boleto a Snake's End.
Yılan Kuyruğu'nda seni karşılayacak birini bulacağım.
Le avisaré a alguien para que te encuentre en Snake's End.
Snake gölünü geçemezsiniz!
¡ No pasarán el pico de la Serpiente!
Bana Snake de.
Llámeme Víbora.
Ne Hartford Zirvesi kalır ne de Snake Plissken.
Ya no habrá junta en Hartford, ni Víbora Plissken.
Hey! Sen Snake Plissken'sın, değil mi?
Eres Víbora Plissken, ¿ verdad?
Hey! Aşağıda dolaşmak istemezsin, Snake.
No debes caminar allá abajo, Víbora.
Wow, Snake Plissken. Pekala!
Víbora Plissken. ¡ Qué bien!
Burada bir silahla ne yapıyorsun, Snake?
¿ Qué haces aquí con un arma?
Beni de götür, Snake.
Llévame contigo, Víbora.
Kötü bir mahalle, Snake!
Es un barrio peligroso, Víbora.
Hey, Snake, ne zaman içeri girdin?
¿ Cuándo llegaste, Víbora?
Ohhh, Snake Plissken taksimde.
Víbora Plissken en mi taxi.
Hey, sıkı dur, Snake.
Agárrate.
- Hey, orada ne yapıyordun, Snake?
- ¿ Qué estabas haciendo allá?
Ama sen istisnasın, Snake.
Pero tú eres un caso especial, Víbora.
Tamam, Snake.
No te preocupes.
- Hayır, bu Snake!
- ¡ Es Víbora!
Snake Plissken.
Víbora Plissken.
Hey, mekan hakkında ne düşünüyorsun, Snake?
Recuerdas este lugar, ¿ verdad, Víbora?
Snake?
¿ Víbora?
Bana Snake Plissken'ı tanıdığını hiç söylemedin, Brain.
Nunca me dijiste que conocías a Víbora Plissken.
- Yemin ederim, Snake, bilmiyorum.
- Te juro que no lo sé.
Ne görüş ama, Snake!
¡ Qué espectáculo!
Evet, artık Snake'leyiz.
Ahora nos iremos con Víbora.
Snake Plissken, Duke.
Es Víbora Plissken, Duque.
Kıpırdama, Snake.
No te muevas, Víbora.
Snake! Snake! Snake!
¡ Víbora!
- Dinle, Snake, yemin ederim öldüğünü sanmıştım.
- Víbora, creí que estabas muerto.
- Nasıl okunacağını ben biliyorum, Snake.
- Soy el único que sabe leerlo.
Yemin ederim, Snake, yerini biliyorum.
Sé dónde está.
Anlaşman sona erdi, Snake.
Tu trato se acabó, Víbora.
- Bas gaza, Snake!
- ¡ Adelante, Víbora!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]