Strange translate Spanish
846 parallel translation
O orijinal Perde Arasını oynadı.
Estuvo en la compañía de "Strange lnterlude"
Sanırım Bay Strange oluyorsunuz.
Sr. Strange, supongo.
'Straunç'diye okunuyor.
Se pronuncia Strange.
Adam Dr. Wallis Strange, Amerikalı bir nörolog.
el neurólogo americano.
Bu da Dr. Strange.
- ¡ Hola! El es el doctor Strange.
Hastings'le ben tesadüfen karşılaştık. Ve gördük ki, Dr. Strange tarafından aynı yerde partiye davet edilmişiz.
Hastings y yo nos encontramos y hemos descubierto a la misma fiesta.
Öyle görünüyor ki, herkes davet edilmiş.
En casa del Doctor Strange. al parecer.
Dr. Strange niçin olduğunu söylemiyor.
Es que el doctor Strange no nos dice para que.
Dr. Strange'in arkadaşı mıydınız?
¿ Era amigo del doctor Strange?
Söylediğine göre, Dr. Strange o geçidin evin bir yerinde bulunduğundan söz etmiş.
Dijo que el doctor Strange mencionó que había uno en la casa en algún lugar.
Sanırım, Dr. Strange aynı kişileri akşam yemeğine davet etti, çünkü onlardan birinin Babbington'un katili olduğundan şüpheleniyordu.
Creo que el Dr. Strange invitó a las mismas personas a cenar. porque sospechaba que una ellas había asesinado a Babbington.
Bu Dr. Strange'in günlüğü.
Es el diario del doctor Strange.
Eğer Dr. Strange önce öldürülmüş olsaydı, o taktirde biz daha emin olabilirdik.
Solo si el Doctor Strange hubiera sido la primera victima. sabríamos algo.
- Evet. Dün gece Dr. Strange'e telefon eden siz miydiniz?
- Ya veo. ¿ Fue usted quien llamó al doctor Strange aquella noche?
Yine de, Dr Strange'e ulaşmamı sağladığı için ona minnattarım.
Aunque le estoy agradecida a al como al Dr. Strange
Dr. Strange'le karın mı?
¿ El Dr. Strange y tu esposa?
Dr. Strange'in ölümü hakkında önemli bir haberim var.
Tengo información valiosa sobre la muerte del Dr. Strange.
Fakat gerçek şu ki, Dr. Strange ondan böyle yapmasını istemişti.
Pero lo cierto es que el Dr. Strange así se lo pidió.
Dr. Strange'i de tanımıyordu
Y mucho menos al Dr. Strange.
Dr. Strange'in yazılı talimatı olduğunu açıkladın. Bu yazılı talimatı göstermeni istediğimde, ortadan kaldırıldığını söyledin.
Mas tarde me explica que esta escena fue idea del propio Dr. Strange le pidió que representara ésa comedia en una carta que usted destruyó.
Eğer kahya sofra hizmetçisi Rosa'nın merakını uyandırmışsa, telefona cevap verip, Dr. Strange'e bir mesaj getirdiğinde bu merakı daha da artmıştır.
ya estaba intrigada con el mayordomo Lo estuvo mas cuando contesto el teléfono y trajo un mensaje para el Dr. Strange.
Eğlenceli bir şey yok, ama Dr. Strange kahkaha atar.
Cuando lo recibió el Dr. Strange. se rió..
İşte Dr. Strange'in Matmazel Egg'e söz verdiği sürprizin aslı buydu.
Y Era ésa la gran sorpresa que el Dr. Strange le había prometido a mademoiselle Egg.
Peki ya Dr. Strange'in Ricardo'ya gönderdiği mektup?
¿ Y la carta del Dr. Strange a Ricardo?
Oh, evet. Dr. Strange'i öldürmen gerekiyordu, çünkü çok uzun süreden beri sana bakıyordu. Eğlence dünyasından zamansız emekli oluşunun resmi nedeni aşırı iş yogunluğu nedeniyle sinirsel kırılganlığa sahip olmandı.
si. fue una cierta fragilidad nerviosa debida al exceso de trabajo.
Dr. Strange bunu biliyordu ve aynı zamanda bileğindeki yara çiziğinin sırrını da biliyodu.
El Dr. Strange lo sabía y también sabía el secreto de la cicatriz en su muñeca.
İlk gösterim Dr. Strange'in zorunlu ölümüydü.
La muerte necesaria del Dr. Strange.
Aynı zamanda pasaportun da. Orada görüldü ki, Dr. Strange'i öldürmek üzere oraya gitmişsin.
Así como su pasaporte con la fecha en que usted regresó aquí.
Bay Strange adında biri ofisinizde sizi bekliyor efendim.
Tiene a un Sr. Strange esperando en su escritorio.
Bu Doktor Hugo Strange ( Garip )'e bağlı.
- Eso depende del Dr. Hugo Strange.
Rahatlama terapiniz benim üzerimde pek işe yaramıyor gibi görünüyor Dr. Strange.
Su terapia de relajación no funciona conmigo, Dr. Strange.
Ben Doktor Hugo Strange.
Habla el Dr. Hugo Strange.
Dr. Strange bunu biliyordu ve daha gösterinin başında kahkahasını atarak, herkesin şaşkınlıktan nefesinin kesilmesini düşledi.
El Dr. Strange lo sabía.
Bir sonraki uçakla da Los Angeles'e geri gelmişsin.
Para matar al Dr. Strange. Luego volvió a Los Ángeles en el primer avión.
Strang...
Strangé.
Öyleyse söyle Strang'le çalisacak olmaktan dolayi heyecanli misin?
Dime algo. Te emociona trabajar con Strangé?
Buraya Strang hakkinda konusmak için çikmadigimi biliyorsun.
Sabes que no subí acá para hablar de Strangé.
Senin ismin bunlarin tümü.
Strangé. Tu nombre es todas esas cosas.
Kokunun adi bu olmali.
Así deberías llamar al perfume... Strangé.
Begendim.
- Me gusta. - Strangé.
Harikasin.
Strangé. Trota, chica, trota.
Göreyim seni Strang.
Trabájalo chica. Chica Strangé.
Niye Strang'i kontol etmek isteyesin?
Por que querríamos controlar a Strangé?
Strang tamamiyle vahsi.
Strangé es salvaje.
Tamam, sorun nedir?
Ok, Strangé, cuál es el problema?
Strang reklaminin konusuna ihtiyacim var.
Discúlpame. Necesito los panfletos de Strangé.
Yaratici takimimizin aylar süren uzun çalismalarindan sonra, yeni Strang parfümünün kazancini milyon dolara yükseltecek olan reklami görmek üzereyiz.
Después de meses de duro trabajo de nuestro equipo creativo, verás el comercial que empujará nuestros 18 millones de dólares para la nueva fragancia Strangé.
Çok pis kokuyor.
Strangé. Apesta tan bien.
Eminim Strang'i ya da reklami da düsünmedin, degil mi?
Apuesto que tampoco pensaste en el comercial de Strangé tampoco.
Strang'in reklami için bir fikrim var.
- Que? Tengo una idea para el anuncio de Strangé.
Eminim Strang sana bizzat tesekkür etmek isteyecektir.
Estoy seguro Strangé querrá agradecerte personalmente.