Suffolk translate Spanish
216 parallel translation
Suffolk Sigorta Şirketi'ni temsil ediyorum.
Represento a la compañía de seguros suffolk.
İkindi vakti Suffolk Kontu Thomas'la birlikte tek tek birlikleri dolaşıyor, askeri yüreklendiriyorlardı.
Tomás, el conde de Surrey y él a la hora de acostarse las gallinas, iban recorriendo cada pelotón del ejército animando a los soldados.
Okçular toplu olarak ortada yer alacak ve başlarında Norfolk Dükü John ile Suffolk Kontu Thomas bulunacak.
Los arqueros se colocarán en el centro. Juan, duque de Norfolk, y Tomás, conde de Suffolk, la infantería y la caballería.
Bu bölgede Arethusa, Manchester ve Birmingham kruvazörleri Danimarka boğazında ise Suffolk ve Norfolk kruvazörleri var.
En esta área, los cruceros Arethusa, Manchester, Birmingham. En el estrecho de Dinamarca, los cruceros Suffolk y Norfolk.
Danimarka boğazında iki kruvazör görünüyor. Suffolk da orada değil mi?
Hay dos cruceros en el estrecho de Dinamarca. ¿ El Suffolk regresó al ruedo?
Suffolk'tan düşman bilgisi geldi albayım.
Parte del Suffolk sobre el enemigo, señor.
" Suffolk'la Norfolk gece takibi sürdürecekler.
"Suffolk y Norfolk Io seguirán de cerca".
Suffolk'la Norfolk Bismarck'la Prinz Eugen'in burada olduğunu bildirdiler.
El Suffolk y el Norfolk informan que el Bismarck y el Prinz Eugen están aquí.
Suffolk'tan mesaj geldi komutanım. Hood'la Prince of Wales'ı güneydoğu yönünde gördük.
Mensaje del Suffolk. "Avistamos al Hood y al Prince of Wales al sudeste".
Suffolk'tan mesaj var komutanım.
Mensaje del Suffolk, señor.
Suffolk'la Norfolk Bismarck'ı gözden kaçırmasınlar.
"Suffolk y Norfolk : sigan en contacto con Bismarck así la Flota Local intercepta".
Norfolk'la Suffolk, Bismarck'ın yerini bize bildirebilir.
Si el Norfolk y el Suffolk pueden seguirle el rastro, nos pueden guiar.
Güneyde de Suffolk ve Norfolk kruvazörleri olduğuna göre geriye iki seçenek kalıyor.
Al sur y al oeste, los cruceros Suffolk y Norfolk. Eso nos deja dos posibilidades.
Buranın kuzeyinde bir yerdeler Suffolk'ta.
Han sido localizados al norte de aquí... - En Suffolk.
Southwark köprüsünde güzel bir yer.
Hay un lindo punto ahí en el puente Suffolk.
Suffolk mu?
¿ Suffolk?
Suffolk'un güzel kızlarına kadeh kaldıralım beyler.
Un brindis, muchachos, por las encantadoras mujeres de Suffolk.
Bence de Suffolk Kral'ın askerlerinden temizlenmeli.
Suffolk debería estar libre del ejército del Rey.
Yakında Suffolk'da olacağız, Tanrıya şükür ki orada hâlâ güçlü atlar yetiştiriyorlar.
Volveremos a Suffolk pronto donde, gracias a Dios, aún crían caballos fuertes.
Suffolk'un hiç bir yerinde daha iyisini bulamazsınız?
No encontrará mejor caballo en todo Suffolk.
Suffolk Lorduna söyle ; böyle ricaları artık kabul etmeyeceğiz.
Dile a mi señor de Suffolk que no podemos demorar más estas peticiones.
Burası Suffix Sokak 148 mi?
Esto es Suffolk 148, ¿ verdad?
Dunny-on-the-Wold'beş para etmez'bir yer. Suffolk Bataklıklarında, üzerinde bomboş bir hükümet konağı olan, çeyrek dönümlük cıvık bir bataklık.
Villaheces es un lugar que no vale ni dos reales media hectárea de pantanos y marismas y una casa solariega abandonada.
Nükleer silah karşıtı göstericiler Amerika Avcı Bombardıman Üssü için hazırladıkları pankartlarla Suffolk'a doğru yürümeye devam ettiler.
Los manifestantes antinucleares siguen llegando para asistir a la manifestación de mañana en Baywaters, la base americana.
Suffolk'da Ipswich yolu üzerinde.
En Suffork, dirección Ipswich.
Queens'te, Staten Island'da, Brooklyn'nin Yahudi ve İtalyan kesiminde, Nassau ve Suffolk ilçelerinde güçlüsün.
Eres fuerte en Queens, Staten Island, las áreas judías e italianas de Brooklyn.
- Dr. Lucus Lupardus, Suffolk İlçesinin Adli Toksiloji Şefi. Her gün aspirin kullanan insanlar asla bu seviyeye ulaşamazlar, diyor.
- El Dr. Lucus Lupardus, jefe de toxicología forense del condado de Suffolk, dice que la gente que toma aspirinas a diario nunca alcanza ese nivel.
Suffolk'daki komşularımızdan birinin oğlu. Fakat uyuşamadık.
El hijo de unos vecinos de Suffick pero no hacíamos buena pareja.
Elbette, karşılında, seni şövalye yapacağım, Suffolk'ta çok güzel bir mülk...
Podría, por supuesto, recompensarte. Nombrarte Caballero, darte una finca en Suffolk de lo más agradable... y mi segunda mejor cama.
Suffolk'a gideceksin... ve eve bir şeyler yapacaksın.
Irás a Suffolk... y te ocuparás de algunas cosas en la casa.
Ve bana en yararlı olacağın zaman... Suffolk'da olacak.
Y, por el momento, eres más útil para mí... en Suffolk.
O yüzden onu Suffolk'a sürdüm.
Así que tuve que desterrarla a Suffolk.
Çalışanlara göre Bayan De Vil Suffolk'taki bir aile mülkü için... İş yerinden erken ayrılmış.
La Señorita De Vil se ha ido a una propiedad que tiene en Suffolk.
Ferguson, katledilmiş bir New York polisinin tek oğluydu. New York şehir ve Suffolk bölge karakollarına... iş başvurusu yapmıştı.
Ferguson era hijo único de un policía asesinado y estaba en la lista de espera de 2 departamentos de policía.
Suffolk Vilayet Savcısı müzedeki ölümlere hayvan saldırılarının neden olduğunu açıkladı.
El médico forense del condado de Suffolk dictaminó que las muertes en el museo fueron resultado de ataques de animales.
Bu öğleden sonra Suffolk ilçesi bölgelere ayrılırken başladı.
- ¿ Esta noche?
Bu sabah erken saatlerde Manş Denizi'nde korkunç bir olay yaşandı, Suffolk kıyısının on mil açığında bulunan balıkçı teknesinin ağından genç bir kadın cesedi çıkartıldı.
Esta mañana se produjo un siniestro hallazgo cuando un barco que pescaba a 10 millas de la costa sacó en sus redes el cadáver de una joven.
Ayrıca Suffolk Üniversitesi'nde antropoloji ve insan davranışları dersi veriyorum.
Enseño antropología y sociología en la universidad.
Küçük çocuklar! - Bizi kurtarırlar!
¡ Los robots han tomado el Condado de Suffolk!
Ayrıca Suffolk bölgesinde bir okulda danışmanlık yapardı. Genç annelerin iş bulmasını sağlardı.
Y un colegio para adultos que ayuda a las madres solteras a encontrar empleo.
Suffolk County Mahkemesi oturumdadır.
La corte suprema de Suffolk County entra ahora en sesión.
Suffolk ve Rivington'ın köşesi.
En Suffolk y Rivington.
Rivington ve Suffolk'un köşesindeki çocuklardan biri.
Es uno de los chicos de Rivington y Suffolk.
Trent Wills'in Dairesi 6 Şubat Salı
APARTAMENTO DE TRENT WILLS CALLE SUFFOLK N ° 108 MARTES, 6 DE FEBRERO
Haftasonları gitmek için Suffolk kıyısında Dorothy ile bir yazlık satın almışlardı. Yazları Dorothy'nin çocukları, torunları da alıp Amerika'dan ziyarete geliyordu. Fakat işin aslı, her şey çok kötüye gidiyordu.
en el costo del sufrimiento y en los veranos los hijos de Dorothy venian de America para visitarlas con sus nietos pero bajo la superficie las cosas estaban bastante mal tanto Bob como Maby Bellingham a quienes Anna Freud analizo a prinicios de los años 30
Suffolk.
Suffolk.
- Norfolk da aynı bölgede.
El Norfolk está con el Suffolk.
Suffolk'la Norfolk hâlâ irtibat hâlinde.
- "Suffolk y Norfolk aún en contacto".
Suffolk Kontu...
el conde de Suffolk ;
Dahası var.
En Nassau y Suffolk la victoria es segura. Ahora, las buenas noticias.
Suffolk'ta. - Öyle mi?
- Trabaja en Suffolk.