Sunnydale translate Spanish
281 parallel translation
Akademi West Andover Kilisesi yangınında trajik şekilde öldüler. Kurtulan tek kişi o oldu.
Stanley Coopersmith, único sobreviviente del trágico accidente de la capilla en la Academia West Andover, fue recluido en el Asilo Sunnydale.
Sunnydale akıl hastanesine kaldırıldı. "
Aún sigue ahí.
Tek Starbuck'ı olan Sunnydale gibi bir kasabada pek bir şey olmaz.
No pasa casi nada en Sunnydale. Eres una gran noticia.
Sunnydale'den bahsediyoruz.
Esto es Sunnydale.
Geçen sene kapanana dek Sunnydale'in en çok işçi çalıştıran üçüncü tesisiydi.
El tercer empresario más grande en Sunnydale desde que se clausuró el año pasado.
Boynuzlu, güçlü bir iblis Sunnydale'de dolaşıyor ve kimse bunu fark etmiyor.
¿ Un horrible demonio con cuernos está caminando por Sunnydale y nadie lo ha notado?
Sunnydale otobüs garajı.
La terminal de ómnibus de Sunnydale.
Sunnydale'de kendini evinde gibi hissedeceksin.
Te sentirás como en casa en Sunnydale.
Son senemi Sunnydale Lisesinde tamamlayacağım.
- ¿ Qué? - Haré el último año en Sunnydale.
Sunnydale'deki görülecek her şeyi gördün artık.
Ahora has visto todo en Sunnydale.
Cenazeler Sunnydale Cenaze Evi'ne götürülmüş.
Los cuerpos fueron llevados a la Funeraria Sunnydale y podemos...
Biliyor musunuz Sunnydale Cenaze Evi'ne gitmek çok güzel olurdu.
¿ Saben qué sería genial? La Funeraria Sunnydale.
Dinle. Ondan korkmuyorum.
"Secundaria de Sunnydale" Escucha, no le tengo miedo.
Hemde çabucak. Yoksa Sunnydale'deki herkes en kötü kabuslarıyla yüzleşecek.
Y pronto o todos en Sunnydale estarán enfrentando sus peores pesadillas.
Firenze, İtalya'dan, Aldo Gianfranco! Ve Sunnydale, Kaliforniya'dan, dünyanın en büyük sopranosu,... Willow Rosenberg!
Desde Florencia, Italia, el magnífico Aldo Gianfranco y desde Sunnydale, California la mejor soprano del mundo, ¡ Willow Rosenberg!
Babası Sunnydale'deki en güçlü avukattır.
Su papá es el abogado más poderoso de Sunnydale.
Sunnydale'de sessizlik hakim.
Hay un silencio sobre Sunnydale.
- Sunnydale'de.
- En Sunnydale.
Burası Sunnydale olduğuna göre, iyi ihtimalleri doğrudan eleyebiliriz.
Por ser Sunnydale y todo, imagino que podemos descartar algo bueno.
- Hayır ama burası Sunnydale olduğuna göre.
No, pero como se trata de Sunnydale.
Fondren'in bu sene Sunnydale'i ölü sayısında geçebileceğini mi?
¿ Fondren podría ganarle a Sunnydale en cuanto a cuerpos?
Kraliyet ailesi ve bir sürü dertleri var ama Sunnydale'de okul saatlerinde kimse okul sahasını terk edemez. Anladık mı?
Tienen la familia real y toda clase de problemas, pero en Sunnydale nadie deja el campus en horas de clase. ¿ Está claro?
Sunnydale'deki diğer revaçta olan yere gidiyoruz.
Vamos al otro sitio de moda en Sunnydale.
Öğrenciler, Herbert ile tanışmanızı istiyorum, Sunnydale yüzgeçleri'nin yeni maskotu!
Chicos, les presento a Herbert la nueva mascota del equipo Jabalíes de Sunnydale.
Sunnydale'de anlayış olayı bitmiştir.
Y Sunnydale a tocado y sentido por última vez.
Bundan sonra farklı bir Sunnydale Lisesi göreceksin.
Desde ahora en adelante, van a ver una Escuela Sunnydale bastante diferente.
Cehennem buz kesmedikçe ve Sunnydale'deki bütün vampirler emekliye ayrılmadıkça, geleceğimi tartışmaya gerek yok bence.
Pero, a no ser que el infierno se congele y todos los vampiros se jubilen podría decir que no hay mucho que decir sobre mi futuro.
Hatta sadece bir tane daha Sunnydale öğrencisi kriterlerimizi tutturdu.
Sólo un estudiante más de Sunnydale fue elegido.
Aforoz edilip Sunnydale'e yollanmış.
Excomulgado y enviado a Sunnydale.
Los Angeles'a devam eden 219 sefer sayılı otobüs Sunnydale batı terminaline varmıştır.
Autobús 219, servicio con destino a Los Ángeles llegando ahora a Sunnydale.
Sunnydale Bowling Ligi şampiyonasında Elks takımını bu sene yenmediler mi?
¿ No derrotaron a los Elks en el torneo de bolos de Sunnydale?
Nasıl olduysa... -... başka bir avcı Sunnydale'e yollanmış.
Parece ser que han enviado otra exterminadora a Sunnydale.
Bay Zabuto, bütün belirtilerin Sunnydale'de karanlık bir gücün yükselmek üzere olduğuna işaret ettiğini söyledi.
El Sr. Zabuto dijo que un poder muy malo estaba por alzarse en Sunnydale.
Sunnydale'de 43 kilise mi var?
¿ Hay 43 iglesias en Sunnydale?
Sunnydale!
¡ Sunnydale!
Tevekkeli hâlâ Sunnydale'de ev alabiliyor millet.
No me sorprende que las casas sean baratas en Sunnydale.
Bastır Sunnydale bastır!
¡ Adelante, Sunnydale!
Bastır Sunnydale bastır!
¡ Adelante, Sunnydale, vamos!
Bastır Sunnydale bastır! Bastır Sunnydale bastır! - Bastır Sunnydale bastır!
¡ Vamos, Sunnydale, vamos!
Bastır Sunnydale bastır! Bastır Sunnydale bastır!
¡ Vamos, Sunnydale, vamos!
- Bastır Sunnydale bastır!
VAMOS JABALÍES
Bastır Sunnydale bastır!
¡ Vamos, Sunnydale, vamos!
Aşağıdaki sakinler arasında Sunnydale'i terk edenler varmış.
Hubo mucha migración de Sunnydale de los habitantes bajo tierra.
Güney Kaliforniya'nın çoğu sıcak bir Noel geçirirken aşırı soğuk bir dalga Sunnydale civarında aniden belirdi. Şehir tarihinde ilk kez aralıksız kar yağışı alıyor.
Y mientras casi todo el sur de California disfruta una Navidad tibia... una ola de frío apareció imprevistamente en Sunnydale... donde anuncian una abundancia de nieve por primera vez en, pues, la historia.
Soğuk hava dalgasının hiçbir yere gittiği yok.
Los residentes de Sunnydale no deberían esperar ver el sol en todo el día. El frío no irá a ninguna parte.
Sunnydale'de canavarlardan başka kiminle tanışabilir ki?
¿ A quién va a conocer en Sunnydale, excepto monstruos y cosas así?
Çok formdayım, kaya gibiyim.
Estoy totalmente en forma. Si podemos concentrarnos, mantenernos disciplinados... y no tenemos tantas muertes misteriosas ¡ Sunnydale reinará! Soy una roca.
Sunnydale Lisesi'nde büyük olaylar olurken üçünüzün zindanda takıIıyor olmanız şaşırtıcı değil.
Van a estar en el calabozo mientras algo importante acontece.
Sunnydale'e hoş geldin.
Bienvenida a Sunnydale.
- Bir sır.
COLEGIO SECUNDARIO DE SUNNYDALE
Bastır Sunnydale bastır!
¡ Vamos!