Sunrise translate Spanish
106 parallel translation
Ve Sunrise Kid Sizin için söylüyorlar
Y Sunrise Kid Cantando ahora están
Çeki Sunrise Films yollayacak.
- Sí. Y Sunrise Films le enviará el cheque.
Bana Sunrise Oteli'nde Freddie Ramirez ile birlikte olduğunu söylüyorlar.
Dicen que Millie se mete con Freddy Ramírez al Hotel Sunrise.
Broadway'de, Atlantic City'de Carlton'un Sunrise'daki restoranında ve Sunrise salonunda.
En Broadway... En Atlantic City... En el Restaurante Carlton de la Autopista Sur...
Sunrise Picture Stüdyoları'nı aradığınız için teşekkür ederiz.
Estudios cinematográficos Sunrise.
Yaklaşan Sunrise Pictures programları hakkındaki yorumları dinlemek isterseniz 4'e basın.
Si quiere saber los próximos estrenos de los Estudios Sunrise, pulse 4.
Sunrise Pictures ürünleri hakkında bilgi almak isterseniz beşi tuşlayın.
Si desea información sobre los productos Sunrise, pulse 5.
Aman Tanrım. Sunrise Stüdyoları, Maureen Prescott'un arkasında bulunuyor!
Maureen estuvo en el antiguo plató de los Estudios Sunrise.
Ben Nenonen. "Sunrise" motelde bir cinayet var.
Es Nenonen. Tenemos un homicidio en el motel Sunrise.
Onu evlat edin demiyorum. Sadece psikolojik muayene için Sunrise'a götür.
Mira, no te estoy diciendo que la adoptes... solo llevala a Surise para una evaluación psiquiátrica.
Tek bildiğim Sunrise Motel'de oda kiraladığı. 6 numara.
Se que alquilo un cuarto en el hotel de la Salida del Sol. Cuarto número seis
Sunrise Beauty güzellik yarışmasında.
Fue en el Concurso de Belleza.
Sunrise Bakım Fakültesine ait elimde bir fatura dedemin bakım evi.
En mi mano tengo una factura del Centro de Retiro Amanecer... el asilo de mi abuelo.
Baş döndürücü bir oyuncu. Görünüşe göre yoktan varoldu ve biranda ortaya çıktı. Ve dünya çapında sinema izleyicilerinin kalbini ilk filmi "Sunrise, Sunset" ile çaldı.
Una joven y deslumbrante actriz sale de la nada para conquistar el corazón del público de todo el mundo con "Amanecer, Atardecer", su primera película.
İlk filmi "Sunrise, Sunset" le bütün ulusları kendine bağlayan muhteşem yıldız Simone'la hiçbir canlı bağlantı kurulamamıştı. Tabii bugüne kadar.
Desde que revolucionó al país con su primera película, "Amanecer, Atardecer", nadie había conseguido entrevistar en directo en televisión a la fabulosa estrella de cine, Simone, hasta el momento.
Kazananlar "Sunrise, Sunset" için Simone.
Las ganadoras son Simone, por "Amanecer, Atardecer",
"Sunrise" da olanlar için özür dileme fırsatım hiç olmadı.
No he tenido la oportunidad de disculparme por lo de "Amanecer".
"Tekila gündoğumu".
Tequila sunrise.
Tequila Sunrise.
"Tequila Sunrise".
Sunrise, güneşin doğuşu demektir.
"Sunrise" significa "amanecer".
Tekila kokteyli.
Tequila Sunrise.
Sunrise Hills Alışveriş Merkezi.
El centro comercial Sunrise Hills.
Curtis, planlanan hedef Sunrise Hills Alışveri Merkezi.
Curtis, el blanco probable es el centro comercial Sunrise Hill.
Tekrarlıyorum ; planlanan hedef Sunrise Hills Alışveri Merkezi.
Repito, el blanco probable es el centro comercial Sunrise Hills.
Jack'ten, şu an bulundukları yer olan Sunrise Hills Alışveriş Merkezi'nde, Sentox sinir gazı kutularından birini... -... yaymakta yardım etmesini bekliyorlar. - İyi ya, tutuklayın işte onları.
Están esperando que Jack los ayude a liberar un recipiente de gas neural Sentox en el centro comercial Sunrise Hills donde están ahora.
Jack'ten, Sunrise Hills Alışveriş Merkezi'nde, Sentox sinir gazı kutularından birini yaymakta yardım etmesini bekliyorlar.
Esperan que Jack les ayude a liberar el gas nervioso Sentox... de uno de los recipientes en el centro comercial Sunrise Hills.
İki saat kadar önce Sunrise Hill Alışveriş Merkezindeki insanların ölümünün sorumlusu Sentox'tu.
El Sentox fue responsable de la muerte de la gente en el Centro Comercial Sunrise Hills hace menos de dos horas.
Sunrise Hills alışveriş merkezindeki kurbanların aileleri için... taslak bir mektup hazırladım.
Hice un borrador de una carta para las familias de las víctimas del centro comercial Sunrise Hills.
Şimdi, bunların çoğu zanlının Sunrise Manor'daki evine yakın yerde.
La mayoría estaban alrededor de la casa que tenía en Sunrise Manor.
- Gün Doğumu...
Sunrise.
Meg'in Gün Doğumu demekle neyi kastettiğini anladım sanırım.
Creo que sé lo que Meg quiso decir con "sunrise".
Yes, Bay Shershow Sunrise Valley'dan gelen bir kız olabilirim,
Esto es una lata usada de aceite de motor No se admiten devoluciones!
Sunrise ( Gün doğumu ).
"Amanecer".
Sunrise'ın nesi var?
Y, um... ¿ qué le pasa a "Amanecer"?
Hoşça kal Sunrise.
Adiós, "Amanecer".
Sunrise Manor'dan Peg, yayındasın.
Peg desde Sunrise Manor, estás al aire.
Bir sek, zeytinli martini, bir de tekila sunrise.
Quisiera un martini seco manchado y un tequila sunrise, por favor.
Güzel renkleri yüzünden aslında tekila sunrise'ı tercih ediyorum.
En realidad, uh, prefiero el tequila sunrise por todos esos bonitos colores.
- Sonsuz Ölüm.
"Butch Cassidy y Sunrise Kid"
Ben de Tahiti Güneşi'yle koyuyordum.
He estado colocando Bayberry con Tahitian Sunrise.
Belki Tahiti Güneşi'nin yanındaki sepettedir.
O quizás están en la cesta, junto a la Tahitian Sunrise.
Sunrise uçağını 117 ile kesişecek bir iniş düzenine yolla.
Envía los vuelos de la Sunrise a aterrizar en una intersección con el 117.
Sunrise radyosunu dinlemektesiniz, ben Tracy.
Soy Tracy y estás escuchando radio Sunrise.
O ateş topu, Sunrise Tepesindeki özel bir konutmuş.
Ha sido en un domicilio cerca del Monte Sunrise.
Merkez, Charlie 0-5 Stokes ve Charlie 0-8 Langston, Sunrise Tepesindeki 402-419'da.
Charlie-Cero-Cinco Stokes y Charlie-Cero-Ocho Langston acudiendo a un 402419 en el Monte Sunrise.
"Millennium Sunrise" diye bir albüm yoktu. Ne? Anladım?
No hay ningún disco, "Milenaria Salida del Sol".
"Gün doğuşunu gördün mü?"
"Did you see the sunrise?"
" Gün doğuşunu gördün mü?
" Did you see the sunrise?
Senin, en baştan beri çok özel olduğunu biliyordum. " Did you see the sunrise :
Me ganaste con " Did you see the sunrise :
- "Millennium Sunrise" ı diyorsun.
- ¿ "Milenaria Salida del Sol"?
- Evet, "Millennium Sunrise."
- "Milenaria Salida del Sol".