Suzy translate Spanish
680 parallel translation
Ve Suzy Bancroft'un parmağındaki yüzük yalnızca 41 karattı.
Y ese anillo en el dedo de Suzy Bancroft era nada más de 41 quilates.
Suzy'yi beraberimde götürmemi ister misin?
- Ya veo. ¿ Me llevo a Susie para que no os moleste?
Hayır, Suzy bizi rahatsız etmez.
No, no nos molestará en absoluto.
Suzy'e göz kulak olur musun? Havuza falan düşmesin.
¿ Puede vigilar a Susie para que no se caiga en la piscina?
Hayır, hayır, Suzy.
No, no, Susie.
Belki önyargılıyım ama, bana öyle geliyor ki Suzy cana yakın genç bir bayan oldu.
Seguramente no sea objetivo, pero creo que Susie es una monada.
- Hayır, hayır, Suzy! Buraya gel.
- ¡ No, no, Susie!
Suzy işbirliğinden onur duyar...,... ama her türlü yardımı yapabilmek için bir kaç aya daha ihtiyacı var.
Por supuesto que Susie les ayudaría encantada, pero tendrán que pasar unos meses antes.
Bunlar Suzy için değil. Bunlar bu beyefendi için.
Eso no es para ti, es para el caballero.
Sakın bunu yapma Suzy.
No lo hagas. No tienes que...
Önem değil Suzy.
Está bien, Suzy.
- Onu istemiyorum Suzy.
- No la quiero ver, Suzy.
Seni her zaman sevdim Suzy.
Siempre te he querido, Suzy.
Adın da Susy'miş.
"Suzy." Su nombre es Suzy.
Benimki Susy. Sizi rahatsız etti mi?
Yo me llamo Suzy. ¿ Ha roto algo?
İris sözünde durur. Gördün mü? O senin öğretmenin.
Como verás Suzy es tu maestra.
Susy senin hocan.
Suzy es tu maestra.
Kilink dirildi, yazıyor. Kilink, sevgilisi Suzi'yi kaçırdı, yazıyor! Yazıyor!
Kilink ha secuestrado a su novia, Suzy.
Kilink, Suzi'yi arıyor.
Kilink llamando a Suzy.
Kilink, Suzi'yi arıyor. Cevap ver, Suzi.
Contéstame, Suzy.
- Peki ya Suzi ne olacak?
- ¿ Qué pasará con Suzy?
- Suzi mi? Ta kendisi.
- ¿ Suzy?
Suzi'nin nerede olduğunu öğrenmek için sakın bana işkence yapmaya kalkma.
No me tortures, Ahora que sabes donde está Suzy.
Eğer 15 dakikada bir telefon etmezsem Suzi hayatının en kötü dakikalarını yaşamaya mecbur kalacak.
Si no llamo en quince minutos, Suzy tendrá serios problemas.
- Evet, Suzi'ye gitmemiz lazım.
- Tenemos que ir a por Suzy.
- İlacı Suzi'nin çantasından al Selma. - Aldım.
Coge el líquido de la bolsa de Suzy.
Suzi Kilink'i arıyor.
Suzy llamando Kilink.
Evet, Suzi, ben Kilink, seni dinliyorum.
Si, Suzy, te escucho.
Bizim işimiz Suzi'yi misafir etmek olacak.
Ocupémonos de Suzy.
Suzi'den başlayalım.
Y Suzy, la primera.
Suzy Delair.
Suzy Delair.
Bu Suzy, benim arkadaşım.
Ella es Susy, mi amiga.
Suzy, ne oldu?
Suzy, ¿ qué pasa?
Suzy!
Suzy.
Suzy Bannion Avrupa'nın en ünlü bale okulunda bale dersleri almaya karar verdi.
Suzy Bannion decidió ir a perfeccionar sus estudios de ballet... en la escuela más famosa de baile en Europa.
Suzy Bannion.
Suzy Bannion.
- Evet, ben Suzy Bannion.
- Sí, soy Suzy Bannion.
Suzy Bannion, yeni öğrencimiz.
Suzy Bannion, nuestra nueva estudiante.
Size yeni öğrencimiz Suzy Bannion'u tanıştırmak istiyorum.
Quiero presentarles a Suzy Bannion, nuestra nueva estudiante.
Günaydın, Bayan Tanner.
Buenos días, srta. Tanner, Suzy.
Dikkatini ver, Suzy.
Preste atención, Suzy.
Suzy, komşu olduk.
Suzy, estamos en el cuarto de al lado.
Suzy, uyudun mu?
¿ Suzy, estás despierta?
Tanrım, Suzy.
Jesús, Suzy.
Suzy, eğer okulu terketmiyorlarsa nereye gidiyorlar?
Suzy. Si ellos no se van, ¿ a dónde se dirigen?
Uyan, Suzy.
Despierta Suzy.
Hadi uyan, Suzy!
Vamos, despierta. ¡ Suzy!
- Suzy, gel buraya.
- Susie, ven aquí.
Merhaba, Suzy.
¡ Ven aquí!
- Ama Suzi?
¿ Qué pasa con Suzy?
Suzi onun, film bizim.
Suzy es suya y la película es nuestra.