English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ T ] / Taxis

Taxis translate Spanish

1,054 parallel translation
Ben taksici değilim.
No tengo un servicio de taxis.
Kamyonlar ve taksiler gün için kiralandı ve şölen yakında bitmezse, "gece tarifesi" ödemek isteyecek.
Los camiones y taxis se han alquilado para el día y si no acaban antes de la noche habrá tarifa nocturna.
Çok iyi. Prens Thurn und Taxis'i daha iyi tanıyor ve ondan çok hoşlanıyor. Prens te ona kur yapıyor.
Conoció al Príncipe Thurn y Taxis, a ella le gusta y él la corteja.
Beni Prens Thurn und Taxis getirdi.
El Príncipe de Thurn y Taxis me trajo aquí, para presentar sus respetos.
Neden karına taksi şirketindeki işinden bahsetmiyorsun?
¿ Por qué no le dices lo de tu empleo en una compañía de taxis?
- Taksi şirketinden Frank.
- Frank, de la Compañía de Taxis.
Sizi en yakın taksi durağında bırakalım.
- La dejaremos en una parada de taxis.
Sonra en yakın taksi durağına kadar sürecek bir gezinti yapacağız.
Después, daremos un paseo hasta la parada de taxis más cercana.
Şu anda taksiniz yoktur sanırım.
Creo que no hay muchos taxis ahora mismo.
Çapkınlar için hep taksi bulunur. Ama savaş için zorunlu olan bizler- -
Siempre hay taxis para los juerguistas, pero para la causa de la guerra ni...
Taksi bulamadım.
- No había taxis.
Thurn ve Taxis denilen asille nihayet evleniyor mu?
¿ Ella finalmente va a casarse con el tal Barón?
Taksiler nerede?
- ¿ Dónde hay taxis?
Taksi çağıran çocuk on dakikada döner.
El de los taxis volverá dentro de diez minutos.
Araba kiralama makbuzu.
Recibos de la Compañía de Taxis Showa.
Chiu Araba Kiralama'dan bir fatura.
"Comprueben los recibos de la Compañía de Taxis Showa."
- Bizim taksilerden biri.
- Uno de nuestros taxis.
Burada taksicilik yapan yok.
Aquí no hay servicio de taxis.
İzin belgeni alıp taksiciliğe başla.
Consigue una licencia y empieza con un servicio de taxis.
Taksiciliğe mi başlayacaksın?
¿ Estás empezando un servicio de taxis?
- Başka taksi var mı burada?
- ¿ Hay otros taxis aquí?
Burada taksiciliğe başlayacak.
Está comenzando con un servicio de taxis.
Taksicilik yapmak için herhangi bir yer kadar iyi burası.
Es un buen lugar para quien quiera empezar con un servicio de taxis.
İmambazar'da taksicilik işini kurman kaç yıl sürmüştü?
¿ Cuánto tiempo te costó montar tu servicio de taxis Imambazar?
Otobüsler, taksiler, kamyonlar.
Sevicio de autobús, taxis, camiones...
Hemen değil ama taksicilik yapar iki yıl içinde öderim.
Aún no, pero sí en dos años, cuando tenga un servicio de taxis.
Radio Taxis'i severim - insanlara iş bulurlar.
Como Radio-Taxis da trabajo a la gente.
- New York taksileri?
¿ De qué color son los taxis de Nueva York?
Chip ve ben taksi durağına bakacağız.
Chips y yo nos adelantaremos y preguntaremos en las paradas de taxis. ¡ Buscad en todas partes!
Taksi?
¿ Hay taxis?
Oturduğun yerde hiç taksi olmuyor. Dışarıda bir başıma olmaktan korkarım.
No hay taxis en tu barrio, y me dará miedo estar sola en el boulevard.
İstiyorsanız buradaki iki taksiye binip Santa Rosita'ya gidin ve orada kendinizi şikayet edin.
Así que, si quieren, métanse en los taxis, diríjanse a Santa Rosita y entréguense.
- Ama biz onlara sığamayız.
- Pero todos no cabemos en dos taxis.
- Ne zaman taksi arasan bulamazsın.
- Nunca hay taxis cuando los necesitas.
Ardındaki arabalarda yaklaşık 15 kişi var.
Lo seguían dos taxis con quince personas.
Hayır, tutamayız.
- No, nada de taxis.
çikolataları düşün, taksileri... altını ve elmasları.
Piénselo, Eliza. Bombones, taxis, oro y diamantes.
Uslu olur ve sözümden çıkmazsan, doğru düzgün bir yatak odasında uyur... bol bol yemek yersin ve çikolata alacak ve taksiyle gezecek kadar paran olur.
Si es buena y hace lo que se le dice, dormirá en una habitación decente, tendrá toda la comida que quiera y dinero para bombones y taxis.
Her şeyi... her şeyi yaptım, ama taksiler ve elbiseler için değil... birlikte eğlendiğimiz için ve ben zamanlan... Zamanla... seni önemser oldum.
Lo que hacía, lo que hice, no fue por los taxis y los vestidos, sino porque lo pasábamos bien juntos y por fin, al final, le tomé cariño.
Tek başına, Leicester meydanının kuzeybatı köşesindeki taksi durağına en yakın telefon kulübesine gel.
Vaya Vd. solo a Leicester Square a la cabina telefónica que hay junto a la parada de taxis de la esquina noroeste.
Arabam benim taksim.
Quiero las taxis del auto.
- Dinle. Bir defasında taksi şirketine dava açan bir adamı enselemiştim.
Seguí a un tipo que demandaba a la compañía de taxis.
Araba bulabilir miyiz?
¿ Hay automóviles? Taxis.
- Şöförsüz araç yok, yalnızca taksiler var.
- Sólo tenemos taxis.
Hannigan's Bar'da ne zamandan beri taksi bulunuyor?
¿ Desde cuándo tienen taxis en el bar de Hannigan?
Taksi bulamadım.
No encontraba taxis.
Sadece geçinecek kadar bir maaşla taksiye binilmez!
Si sólo se gana un salario, ¡ no se pueden tomar taxis!
Taksi durağı, lütfen.
¿ La parada de taxis, por favor?
Üç taksi lazım. Dokuz'la Washington'ın köşesine.
Necesito tres taxis en la esquina de la 9 y Washington.
Dostum, burası bir taksi durağı.
Esto es una parada de taxis, amigo.
Artık kendi başlarına çalışıyorlar. Irina!
Deambulan por las calles o se entregan en los taxis.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]