Tnt translate Spanish
183 parallel translation
- TEHLİKE
- TNT
Köprüye TNT yerleştirilmesinden santos sorumlu.
Manda a Santos a que dinamite el puente.
Metal uranyumdan üretilen bu patlayìcì öyle kuvvetli ve yìkìcìydì ki oldukça küçük bir bombanìn 20. 000 ton TNT'nin yìkìcì etkisine sahip olacagìnì gösteriyordu.
Un explosivo derivado del uranio, tan poderoso y devastador que una bomba relativamente pequeña tenía el poder destructivo de 20000 toneladas de TNT.
İşte yine TNT ilaçlı içki sahnesindeydim kasayı gizleyen güzel kız da oradaydı.
Otra vez en el escenario de las bebidas de TNT con la preciosa muchacha que camuflaba la caja fuerte.
O kız dinamit taşıyordu ve suratının ortasına patlayacak.
Esa chica llevaba TNT y te va a explotar en la cara.
Bir ton T.N.T kalıbı.
Una tonelada de TNT en una pieza.
Bir uçağı ağzına kadar TNT'yle doldurup, mağaraya intihar dalışı yaparak.
Se llena un avión de trilita se despega, y se entra en picado suicida a la cueva.
Ama insanları havaya uçurmak için TNT taşıdığını düşünürsen adi biri oluverir.
Pero parecerá mal si piensas que lleva TNT para volar en pedazos el país.
Her birinin 180 kiloluk TNT'ye eşdeğer patlama gücünden fazlasına sahip olmadığını söyleyebilirim.
Ninguno tiene una fuerza destructiva mayor de 18O kilos de TNT.
Bir dinamit çubuğu...
Cartucho de TNT.
Motosikletlerinin sepetinde Paris'in yarısını havaya uçuracak kadar patlayıcı ( TNT ) varmış
Había suficiente dinamita en la camioneta para volar la mitad de París.
20 tonluk TNT ile doldurulmuşlardı ve bir mahalleyi yok edebilirlerdi.
Se llenaban con 20 t de TNT, y podían destruir una manzana de casas.
Dünya Savaşı'nda tüm şehirlere atılan tüm bombaların toplamı yaklaşık 2 milyon ton TNT'ye denk gelir.
Todas las bombas lanzadas durante la 2a Guerra sumaron unos 2 millones de t de TNT.
Bangalore torpidosu 15 metre boyundaydı ve 38,5 kilo TNT ile doluydu yol boyunca taşır monte ederdiniz, çıplak elle.
El torpedo Bangalore medía 15 metros de largo y llevaba 38 kilos de TNT y uno lo ensamblaba en el camino, a mano.
Şehrin üzerine düşen bombanın patlaması... 20000 ton TNT'nin yıkıcı gücüne eşitti... ve yaklaşık 4000 derecelik bi ısı yarattı.
La bomba que había caído en la ciudad detonó con una fuerza destructiva de 20.000 toneladas de TNT y generó temperaturas que superaban los 4000 grados.
Her seferinde bir tanesi patlıyor, bu da 20, 30 megaton TNT'ye denk oluyor.
Y cada vez que uno explota, ¿ tienes el equivalente de qué? - Veinte, treinta megatones de TNT.
Affedersiniz Teğmen Hori.
Discúlpeme, Tnt. Hori.
Üstüne TNT bağlayıp, bir maça atıp kaçalım?
¿ Llenandola con TNT, lanzando un fosforo y corriendo?
Hassas bir patlayıcıdan bahsediyoruz.
Estamos hablando de TNT ó PMS.
Dinamitli pasta nasıldı, efendim?
¿ TNT para su torta, señor?
İçeri girdiler, Leo'yu yarıp T.N.T'yle doldurdular.
Se meten adonde está el cadáver, lo abren y lo rellenan de TNT.
HMX ve TNT.
HMX y TNT.
Elim ne zaman bir beyine değse TNT'ye dönüyorum.
Mis dedos tocan sesos y soy Súper mosca T.N.T...
TNT!
¡ Dinamita!
- TNT PATLAYICI
- TNT EXPLOSIVOS
Termit, C-4, TNT, yüksek patlayıcılar.
Ciclonita, C-4, TNT, torpex, pentolita.
Güçlü olmalısınız, oteli havaya uçurmayı planlıyorlar, 30kg TNT.
Quieren hacer volar todo el hotel.
Sabah 8 : 15'te 200-kiloluk bir bomba... 20,000 ton TNTnin tahrip gücüyle... afallamış düşman şehri üzerinde mantar gibi yükseldi.
A las 8 : 15 de la mañana se encontró una bomba de 400 libras... con la fuerza destructiva de 20,000 toneladas de TNT... creciendo como un hongo sobre la atontada ciudad enemiga.
Bana TNT derler.
Me llaman TNT.
Evet, TNT gibisin ve patlarsan birileri fena zarar görür.
Sí, eres TNT y cuando explotas alguien sale malparado.
Biraz TNT ya da B tipi patlayıcı?
¿ TNT o explosivo plástico?
1 Kasım 1952'de dünyanın ilk hidrojen bombası 10 milyon tonun üzerinde TNT'ye eş değer bir güçle patladı. Hiroşima'ya atılan bombadan Bin kat güçlüydü.
El primero de noviembre de 1952 la primera bomba de hidrógeno del mundo explotó con una fuerza equivalente a 10 millones de toneladas de TNT... 1.000 veces la potencia de la bomba lanzada en Hiroshima.
Biraz kahve içmem lazım. Sheila hala? Bu Sheila halam.
TNT, TNN, TBS, ESPN, ESPN 2, tres, cuatro, cinco.
Bahse girerim bize kızacak, ve bende T.N.T.'deki James Bond maraton'unu kaçıracağım.
y yo me pierdo el maratón de James Bond en TNT.
Yani, siyasetten ve hayattan emekli olmak için, demiryoluna gitmiş, kafasına bir taşla vurmuş, her yere kanını saçmış, kendine TNT bağlamış ve demiryolunda kendini havaya uçurmuş, intihar etmiş!
¿ Y él qué hizo para abandonar la política y la vida? Fue hasta las vías del tren, y se golpea la cabeza contra una piedra riega de sangre todo alrededor, se baña el cuerpo con tolueno y salta por el aire sobre los raíles. Suicidio.
Üç günlük er azığı, çikolata, toz kahve şeker, kibrit, pusular, süngü, cephane gaz maskesi, özel ağ,.45'likler, matara duman bombası, Hawkins mayını, Gammon el bombası TNT, şu boktan şey ve bir iki pis külot.
Raciones para 3 días, chocolatinas, café en polvo azúcar, cerillas, brújula, bayoneta, municiones... máscara de gas, morral con munición, arnés, mi 45, cantimplora 2 cartones de cigarrillos, mina Hawkins, granada de humo, la gamma TNT, esta tonteria y estos estúpidos calzoncillos.
Bıçak ve TNT'im var.
Tengo un machete y dinamita.
Yanımıza biraz TNT alacağız.
Llevaremos dinamita.
Lipton, ilk makinalıyı ele geçirdiğinizde hemen TNT kullanın.
Lipton, en cuanto capture el primer cañón, quiero la dinamita enseguida.
İlk makinalıyı ele geçirir geçirmez TNT istiyorum. Git.
Quiero esa dinamita en cuanto capturemos el primer cañón.
- TNT'li Lipton nerede?
- ¿ Dónde está Lipton con la dinamita?
Hem de çok. Ve TNT'ye!
En cantidad. ¡ Y dinamita!
- Bende TNT var, efendim!
- Yo tengo, mi Teniente.
TNT'ni bırak!
¡ Deje aquí la dinamita!
- TNT!
- ¡ Dinamita!
O parçada tam 150 kiloluk patlayıcı var.
- Equivale a 140 kilos de TNT.
O patlayıcı.
Es TNT.
En sevdiğin, TNT. İthal edildi.
Tu favorita, tequila con tabasco.
Bir adım atın ve birkaç teklik fırlatın. Jay ve Sessiz Bob'un TNT-Satışı!
# ¡ Pasen por aquí y tiren unos dólares en el regreso al TNT de Jay y Silent Bob!
Çay, bir fincan çay.
Taza de TNT.
Sen bütün insan irkinin kötü düsüncelerinin cisimlesmis halisin.
EXPLOSIVO - TNT - GAS