English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ T ] / Trace

Trace translate Spanish

454 parallel translation
- Gizli plana başlansın.
- Trace el plano.
Ekvatora doğru bir güney doğu rotası hazırlayın, böylece Gine med-cezirine sürüklenmemiş oluruz.
Trace una derrota sur cuarta al este hasta el ecuador, y desde ahí sudeste para aprovechar la corriente de Guinea.
Gözetleme kulesini devralın. Son geminin sudaki izine göre.
Trace las coordenadas del penúltimo barco en la columna de babor.
"Hayali bir çizgi ile boynunuzun başladığı yerden... "... sol meme ucuna doğru ölçün. "
Trace una segunda línea imaginaria desde la base de su cuello... hasta la punta de su seno izquierdo...
Sonra fırçayı al ve bunu dalgaların üzerinde yap.
Luego coja el pincel con firmeza, y trace semicirculos en el aire,
Paris'i bombalamak için bir plân çizin.
Trace un plan para bombardear París.
Tyco yıldız sistemi için rotayı hesapla
Trace un rumbo al sistema estelar Tycho.
Court'a yeni bir rota çıkartmasını söyle.
Dígale a Court que trace la ruta.
Seyir sistemini iptal et, ve rotayı Yıldız üssü 4'e çiz.
Anule el sistema de navegación y trace un curso a la Base Estelar 4. No puedo, capitán.
Mr. Chekov, yeni bir rota çiz.
Sr. Chekov, trace un nuevo rumbo.
- Yeni rotayı çiz, Bay Chekov.
Trace el nuevo curso, Sr. Chekov.
Bay Chekov, Benecia Kolonisi'ne rota çizin.
Sr. Chekov, trace una ruta hacia la colonia Benecia.
Trace, Cass ve sen sιğιrlara bakιn.
Trace, tú y Cass os encargáis del ganado.
Trace, sen ata binebilecek veya silah kullanabilecek herkesi topla.
Trace, tú recluta a cualquiera que sepa montar y apretar un gatillo.
Tigh, Terra için rota belirle.
Tigh, trace un curso a Terra.
- Haydi.
- ¡ Trace!
Trace!
¡ Chicas!
Trace, millet, ciddiyim.
Trace, hablo en serio.
Yüzbaşı Solis, gövde bölümüyle bir buluşma noktası ayarlayın.
Solis, trace un rumbo para enlazar con la nave.
- Bu insanlar oldukça tuhaf olurlar Trace.
- Esta gente es muy extraña, Trace.
Asteğmen, rotayı girin.
Trace el rumbo.
Bu koordinatlardan başlayarak... en kısa sürede en çok alanı kapsayacak bir düzen tayin et.
Trace un programa de búsqueda para cubrir rápidamente la mayor área posible.
Trace.
Trace.
Trace?
Trace.
Trace'nin durumu ciddi. Net bir şey söyleyemem.
Tracey está grave, y su condición es inestable.
- Unut bunu Trace.
- ¡ Vamos! - Olvídalo Tracy.
Yapma Trace, bekle!
Vamos, Tracy. Espera!
Biraz araştırma yaptım ve rotamızı çizdim.
Hice una investigación y trace nuestro curso.
İyi misin Trace?
Nunca por la mañana.
- İyiyim.
- ¿ Estás bien, Trace?
- Seni seviyorum Trace. Ne yazacak?
Esa es mi chica, Trace.
Doğurganlık ilacı, laboratuardakiler tam da bunu söylediler.Ama bu ilacı büyük bir miktarda enjekte ettiğinde, yumurtalık kisti yaratır.Tanrıya şükür ki genç zeki bir cerrah vardı, Trace, yoksa bizi çok korkutmuştun.
Una droga fertilizante. Eso es lo que me dijeron en el laboratorio. Pero sucede que cuando el Pergonal se inyecta en grandes cantidades... puede crear quistes en los ovarios.
Geçici bir karargah kur ve bir arama planı haritalandırmasına başla.
Cree un puesto de mando y trace un plan de búsqueda.
Data, bozulmanın dışına doğru rota çiz.
Data, trace un rumbo lejos de la alteración.
Bay Paris, bizi buradan yaklaşık yarım ışık yılı uzağa götürecek bir rota çizin.
Señor Paris, trace un curso. quisiera estar a medio año luz de aquí.
Rota çizin.
Trace un rumbo.
Güvertede olur olmaz, rotamızı hedef gemiyi takip etmek üzere, maksimum warp olarak ayarlayın.
En cuanto estemos a bordo, trace un curso de persecución, máximo Warp.
Bay Paris, rotamızı çizin.
Señor Paris, trace un curso.
Komutan, yeni rotayı girin.
Comandante, trace un nuevo curso.
Rota çizin.
Trace una derrota.
Gidiyoruz. Trace!
¡ Trace, venga!
Dennis ilk saha görevime gönderiyor beni.
Dennis quiere que trace una carretera...
Korkarım uzun süredir yaptığım bu plandan vazgeçemem.
Pero no puedo renunciar al plan-- - que me tracé desde el principio.
Neyse, istikametimi böyle buldum.
Y así es cómo tracé mi rumbo.
Kaptan, fırtınanın rotasını belirledim.
Capitán, tracé el recorrido de la tormenta.
Efendim. Lanceman, Paradeen gezegeni için yeni bir rota belirle.
Lanceman, trace un curso para el planeta Paradeen.
Trace burada bir harita var.
Tracy, hay un mapa aquí atrás.
Şarabını döktün Trace.
Cielos. Derramaste tu vino.
Duydun mu Trace?
¿ Oíste eso?
Çizdiğim çizgi... haydutlar takımadasından geçiyor.
La línea que tracé... atraviesa por aquí, justo por Cayo del Lisiado.
Trace. Bu Marty.
Tracy.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]