Travma translate Spanish
3,767 parallel translation
Travma sonrası strese girmiş gibiydi.
Parecía un estrés post-traumático. Esto es serio.
Ben "yanıldıklarını" söylüyorum,... çünkü kimse travma sonrası sinir bozukluğunu kontrol edemez.
Digo que ellos están equivocados, porque nadie puede controlar un trastorno de estrés postraumático.
Hepsinin ateşleri travma sonrası stres yüzünden değişken fakat çoğununki artıyor.
los chicos? Cada uno de ellos tiene distintos grados de estrés post-traumático, pero la mayoría se está ajustando.
Vücut sanki korkunç bir travma yaşandığını kabul edemez gibidir.
Es como si el cuerpo no pudiese aceptar que hemos sufrido ese enorme trauma.
Burası birinci seviye bir travma merkezi.
Somos un centro de trauma de primer nivel.
Birinci seviye bir travma merkeziyiz biz.
Somos un centro de trauma de alto nivel.
Güçlü travma ve kesikler ve yırtılmalar... yeterince açık değil mi?
¿ En vez de una lesión traumática contundente y severas laceraciones que son bastante obvias?
Rusyadan gelen travma geçirmiş bir mülteci, intihara yeltendi.
Incluso cambiándo de celular todavía existen estos videos.
Travma geçiren kızımızla ilgilenmek istiyorum.
Quiero tratar con nuestra hija traumatizada.
Travma sonrası stres bozukluğu yaşamaktan veya beyin hasarının kararlarınızı etkilemesinden endişeleniyor musunuz?
¿ hay alguna preocupación de sufrir estrés post traumático o algún impedimento cerebral que pudiera afectar a su juicio?
Hepsi psikolojik travma geçiriyor. Yani hepsi birer saatli bomba.
Todas tienen traumas psicológicos así que son bombas de tiempo.
Evet, saldırının bir de duygusal travma boyutu var.
Ya, sin mencionar el trauma emocional por el ataque. ¿ Sabes?
Travma sonrası stres bozukluğu.
Síndrome de estrés post-traumático.
Dr. Lefont, mağdur Harris Ryland üzerine yürüttüğünüz travma ameliyatına dayanarak vurulmanın doğuracağı sonuçları bize söyleyebilir misiniz?
Dr. Lefont, como cirujano... que operó a nuestra víctima, Harris Ryland... ¿ podría describirnos qué heridas presentaba a consecuencia del disparo?
Tecrübeli bir adli tıp ve travma cerrahından mı çıkarıyorum spekülasyonu?
¿ Considera especulación la experiencia de un patólogo forense y cirujano de trauma?
Başında travma yarası, burunda kanama var.
Traumatismo en un lado de la cabeza, hemorragia nasal.
Kafamda travma oluştu.
Traumatismo de cráneo.
Ben araba kazası geçirdim, ve kafamda travma oluştu.
Yo estaba en un accidente de autos, y sufrí traumatismo de cráneo.
Onun geçmişinden bir olabilir, ona yıllar önce yaşanan yıkıcı bir travma ile baş edebilmek için oluşturulan bir alter kişilik de olabilir.
Podría ser alguien de su pasado, podría ser otro alter que creó para ayudar a afrotar un trauma devastador que experimentó hace años.
Acil servis olmazsa travma cerrahı olamaz.
No puede ejercer sin Emergencias.
Acil servisten muhtemel bir kardiyak travma vakası olduğu söylendi. Beş dakika sonra getiriyorlar.
Emergencias notificó sobre un trauma cardiaco.
Ben Doktor Kepner, travma cerrahı.
Dra. Kepner, de Trauma.
Travma, nur içinde yatsın.
¡ Trauma! Cuántos recuerdos.
Travma timime teşekkür etmek istiyorum.
Quiero agradecer a mi equipo de trauma...
Travma kraniyektomisi.
Trauma craneotomía.
Travma.
Trauma.
Bu hastanedeki en iyi travma cerrahı benim.
Yo soy el mejor cirujano de trauma en este hospital.
- Ben travma şefiyim.
- Yo soy el jefe aquí trauma.
İkincisi sen efsanevi bir travma cerrahısın...
En segundo lugar, porque usted es un cirujano de trauma legendario,
İnsan vücuduna fiziksel travma yaşatmanın sayısız yolu var. Bazen en ölümcül yaralar zar zor gördüklerimiz olur.
Hay incontables maneras de infligir traumatismos en el cuerpo humano y a veces las heridas más mortales son las que apenas vemos.
İçkiler ve ilaçlar seni hissizleştirip travma sonrası stres bozukluğu semptomlarını iyice azdırıyordu.
Las bebidas y las drogas estaban adormeciéndote empeorando los síntomas de tu síndrome de estrés postraumático.
Travma sonrası stres bozukluğu yaşarken, insan düzgünce düşünemez.
En el transcurso del trastorno de estrés postraumático los pensamientos de uno pueden volverse borrosos.
Maalesef travma sonrası stres bozukluğunu iyileştirecek bir sihirli ilaç yok. Doktor Vogel'la görüşüyor musun hâlâ? Evet.
¿ Sigues viendo a la Dra. Vogel?
Belki de travma sonrası strestir.
Quizás sea estrés postraumático.
Travma odasına götürelim.
- Sí. - Llevémoslo a Trauma.
Büyük bir travma geçirdin.
Es decir, sufriste un gran trauma.
Tamam, anlıyorum, anlıyorum, "travma", "baskı" bunlar sadece terim çünkü sen benim işimi yapmadığımı düşünüyorsun.
De acuerdo, lo entiendo, "trauma", "estrés" son sólo expresiones porque no crees que estoy en condiciones de trabajar.
Travma sonrası stres mi?
¿ Estrés post-traumático?
Eh, hiçbir şey kırılmamış, sadece hafif bir travma.
Bueno, no hay nada roto, solo un latigazo cervical.
Küçükken yaşadığım bir travma sonucu böyle olduğum bana anlatıldı.
Me dijeron que soy así por un trauma infantil.
Derin bir travma yaşıyor.
Está en un profundo trauma.
- Travma o kadar da kötü değilmiş ha?
Ahora trauma no está tan mal, ¿ eh?
- Travma ikiye götürelim.
Trauma dos.
Ön ve şakak kemiklerdeki kıvrımlı ve yıldızımsı kırıklara göre künt bir travma söz konusu.
Las fracturas flexibles y estrelladas en los lóbulos frontales y temporales indican traumatismo por objeto contundente.
Ayrıca, beşinci ve altıncı kaburgaları not alın, mevcut travma izleri var.
También pueden ver que la quinta y sexta costillas presentan callos que indican un traumatismo continuado.
Acil Servis'teki bir travma cerrahı olarak kanıtları görmek isteyebilirsiniz.
Pensé que dado que es usted cirujano de traumatología podría querer ver pruebas.
Tamam, bu sefer ben pediyatri ve travma konularını anlatırım.
Primero hablo yo de pediatría y trauma.
Ama tekrar bir 1. seviye travma merkezi olduğumuzda bu rakam 500'e çıkacak.
Pero cuando seamos el número uno en emergencias se elevarán a 500.
Travma sonrası stres bozukluğu ile ilgili çok az şey biliyorum.
Sé un poco sobre el síndrome de estrés postraumático.
Laurel, travma geçirdin.
Te llevaré a casa.
- Ağır bir travma geçirmiş.
- Trauma severo.