Urkel translate Spanish
72 parallel translation
Zor durumdaki adamım sensin,... ama 14 karat Urkel gibisin.
eres mi hombre en el tema... pero te pareces a Steve Urkel enjoyado
Biliyorsun aynı şeyi, Urkel için de söylemişlerdi.
Sabes, dijeron lo mismo sobre Urkel.
Urkel Ýspanyolcada da Urkel.
Urkel en español es Urkel.
Urkel ispanyolcada da Urkel.
Urkel en español es Urkel.
Urkel'in gözlükleri de var mı?
¿ Vino con las gafas de Urkel?
Eğer hayat hakkında birşeyler öğrenmek niyetindeysen Urkel'dan öğrenebilirsin ve onun şişman polis komşusundan.
Si tienes algo que aprender acerca de la vida puedes aprenderlo de Urkel Y su vecino policía gordo.
Urkel'ı nasıl sevmezsin?
¿ Cómo que no te gusta Urkel?
Şu Urkel var ya ne aktör ama.
Ese Urkel que gran actor.
Haydi. Kes şunu Urkel
- Cómetelo, Urkel.
Seni Urkel dememen konusunda uyarmıştım.
Te he dicho que te cuidaras con eso de Urkel.
Uzaylının tatlı ve cennet gibi bir sesi vardı, Urkel gibi.
El extraterrestre tiene una voz celestial y melodiosa como Urkel.
Ve her cuma akşamı ortaya çıkıyor, Urkel gibi.
Aparece los viernes por la noche... como Urkel.
Evet, neden evine gidip Star Trek'le Urkel'i izlemiyorsun?
Sí, ¿ por qué no te vas a tu casa a ver "Star Trek", Urkel?
Şunları dinleyin.
- Ese Urkel es graciosísimo.
Urkel uyku tulumum. Çok kral, değil mi?
- Es mi saco de Urkel, ¿ No es genial?
Ve Tootie o acı verici askılara asıldığında. Evet.
Y estuve ahí cuando Steve Urkel destrozó el garaje de los Winslow.
Ben sana rol yapmayı bırak demedim Urkel.
Yo no te dije que pararas, Urkel.
Wolf, sana kaç defa söyledim bana Urkel deme diye!
¿ Cuántas veces he dicho que no me llames Urkel?
Urkel çocukken oynadığım bir karakterin ismi!
¡ Urkel era un personaje que representé cuando era niño!
Urkel.
Urkel.
Urkel hattan çıkıyor.
Cambio, Urkel.
Urkel da Wu Tang Clan'e mi katılacak?
Urkel con Wu-Tang Clan O posiblemente Malcolm líder del Butthole Surfers
Mısır gevreği, lezzetli fakat yasak.
Oes de Urkel. Deliciosas, pero prohibidas.
Bizimki kafayı yemiş.
Urkel se ha vuelto gangster.
URKEL'den OTHELLO!
¡ URKEL COMO "OTELO"!
Ebenezer Hurkle değiş!
¡ Refórmate, Ebenezer urkel!
Kapa lanet çeneni, Urkel.
Cállate, imbécil.
O da senin gibi bir tip miydi?
Se parecia a Urkel como tú?
- Merhabalar Urkel.
Hola, Traga.
Ben böyle düşünmüyorum Urkel, tamam mı?
No soy yo quien habla, traga.
Cinayet için pek yeterli bir neden değil, Urkel.
No es un gran motivo para asesinato, traga.
Benim gibi bir adam nasıl da Black Velvet ve Urkel'le anlaşır ha?
¿ Cómo alguien como yo terminó con National Black Velvet y Urkel?
Denzel Urkel'de oynamış mı?
Yo no sabía que Denzel hacía de Urkel.
Harry Potter ya da Urkel gibi.
Como Harry Potter o Urkel.
Bobby, Jan, Mike Seaver, Carol Seaver, Boner, Urkel, Bay Furley var.
Jim, Mike Seaver, Carol Seaver, Boner, Ergo, Sr. Ferly.
Sen Urkel'e döndüğünde sen de bir anda
Desde que te volviste como Urkel, y... y tú te volviste...
Başka siyahi inek var mı yoksa sadece Urkel'le sen misiniz?
¿ Hay más morenos cerebritos, o sólo tú y Urkel?
1977'de mi doğdu? O zamanlar karanlık Madonna o sıralar yoktu.
Urkel es para él lo que David Cassidy es para mí.
Urkel taklitçisini çağırdığımız çocuk doğum günü partisi koridorun sonunda.
Oye, la fiesta de cumpleaños de niños para la que contrataron al imitador de Urkel, está al fondo del pasillo.
Hayır, salak.
No, Urkel.
* Bir oğlum var * * Urkel'ın şişman hali gibi *
# Tengo un hijo Es como un Urkel gordo #
Teşekkürler, Urkel. Ben Harry Potter'im.
- Gracias, Urkel.
Ne haber, Urkel?
- ¿ Cómo vas, Urkel?
Urkel neden Profesör Slater'in araba antenini kırıyor?
¿ Por qué Urkel está arrancando la antena del auto de la profesora Slater?
Hayatının geri kalanında söylediğin her cümleye Urkel'ın sloganı "Bunu ben mi yaptım?" ile mi başlamayı mı tercih edersin yoksa Sharon Stone ile bir seneliğine siyam ikizi olmayı mı?
¿ Preferirías tener que comenzar cada oración que digas, por el resto de tu vida con el latiguillo de Urkel, "¿ Yo hice eso?", o ser la siamesa de Sharon Stone por un año?
Urkel, değil mi?
Urkel, ¿ verdad? No, no.
Teklifim sadece senin geleceğini belirlemeyecek, inek gözlüklü ateşli tuhaf kızınkini de belirleyecek.
Quiero ofrecerte una elección... que no sólo va a determinar tu futuro, sino el futuro de la chica singularmente buena, con las gafas de Urkel.
Onun sonu randevusuz kalmak ve ve Afrikalı Steve Urkel'e benzemek oldu.
Por favor. Él acabo sin cita y pareciendo como un Urkel africano.
- Dinle Urkel, resmi bir iş için geldik.
- Bueno, escucha, traga.
Lakabı, Urkel.
- Su nombre es Urkel.
Sağ ol Beyaz Urkel.
Gracias, sabiondo.