Uğursuzluk getirir translate Spanish
178 parallel translation
Sapasağlam durup bana uğursuzluk getirir.
Se unen y me traen mala suerte.
Balıkçı ıskunasında yolcu olması uğursuzluk getirir, biliyorsun.
Es un pasajero en un pesquero, y sabes que eso trae mala suerte.
Yedi yıl uğursuzluk getirir!
Te lo dije, siete años de mala suerte.
Uğursuzluk getirir!
¡ Es mala suerte, hombre!
Uğursuzluk getirir.
Da mala suerte.
Baba, gelin asla prova yapmaz. Uğursuzluk getirir.
No se apure, yo haré el ensayo y verá qué bien sale.
Uğursuzluk getirir.
Trae mala suerte
Gemide bir kadının olması uğursuzluk getirir, efendim. Biri uğursuzluk getirirse, beşini siz düşünün artık.
señor... imagínese cinco.
Bir kadının makine dairesinde olması uğursuzluk getirir.
Es de muy mala suerte tener a una mujer en la sala de máquinas.
Hayır, uğursuzluk getirir.
Eh, no. Lo siento, trae mala suerte.
Elleri karşılaştırmak uğursuzluk getirir.
¿ No sabes que da mala suerte comparar las manos?
Neyse, zaten rahibeler uğursuzluk getirir.
Igual, las monjas traen mala suerte.
Başkasının bahçesini kurcalamak uğursuzluk getirir.
Creo que da muy mala suerte ponerse a arreglar el jardín ajeno.
- Opal uğursuzluk getirir derler.
Los ópalos dan mala suerte, ¿ no?
Kente uğursuzluk getirir.
Traerá mala suerte a la ciudad.
Tüm topluluğa uğursuzluk getirir.
¡ Es mala suerte para todos los presentes!
Numara değiştirmek uğursuzluk getirir.
Es mala suerte cambiar números.
Uğursuzluk getirir!
Es mala suerte.
Kırmızı arabalar uğursuzluk getirir.
Un coche rojo trae mala suerte y problemas.
Büyücü öldürmek uğursuzluk getirir.
- Es mala suerte matar a un mago.
Sahte para uğursuzluk getirir bilmiyor musun?
Los billetes falsos son de mala suerte.
Uğursuzluk getirir derler.
Es un mal agüero.
Bir kadının saçını kesmek uğursuzluk getirir.
Da mala suerte cortarle el pelo a una mujer.
Bir kadının bir erkeğe gülmesi uğursuzluk getirir!
¡ Trae mala suerte que una mujer se ría de un hombre!
Uğursuzluk getirir.
Trae mala suerte.
Mahvolacağım. Yıl boyunca bunu söylüyorsun! Bu uğursuzluk getirir!
Te lo he oido decir todo el año, traes malos augurios.
Sana uğursuzluk getirir!
¡ Te traerá mala suerte!
Bu uğursuzluk getirir.
Va a arruinar nuestra suerte.
Ah, benim oğlum böyle sözler uğursuzluk getirir.
Ay, hijo... Tus palabras son malditas.
Çocuklar bana uğursuzluk getirir.
Niños me traen mala suerte. No lo quiero aquí.
Uğursuzluk getirir dememiş miydim?
¿ No te dije que son de mala suerte?
- Maymun öldürmek uğursuzluk getirir.
Me mordía. - Trae yeta matar una mona.
Maymun öldürmek uğursuzluk getirir.
Matar una mona, trae yeta.
Böyle birşey görmek uğursuzluk getirir.
Nada más ver eso es mala suerte.
Bir beyaz gibi düşünüyorsun, bu bize uğursuzluk getirir.
Piensas como hombre blanco y nos traes mala suerte.
Şu ayna. 7 yıl uğursuzluk getirir.
El espejo. Son siete años de mala suerte.
Boş kadehi şerefe kaldırmak uğursuzluk getirir mi?
¿ No trae mala suerte brindar sin vino?
Bilmiyor musun, gelini düğünden önce görmek uğursuzluk getirir?
¿ No sabes que es mala suerte ver a la novia antes de la boda?
Uğursuzluk getirir.
¡ Da mala suerte!
Dokunmayın. Yazı olması uğursuzluk getirir.
- No la toque, eso da muy mala suerte.
- Böyle konuşma, uğursuzluk getirir.
- No hables así, da mala suerte.
Damadın düğünden önce gelini görmesi uğursuzluk getirir.
Es mala suerte ver a la novia antes de la boda.
Anladım, uğursuzluk getirir.
Ah, sí, cierto. Por la mala suerte.
Düğünden önce ağlamak uğursuzluk getirir.
Llorar antes de la boda da mala suerte.
Hayır, damat düğünden önce gelmezse uğursuzluk getirir.
Sólo da mala suerte que el novio no esté antes de la boda.
Sen çıldırdın mı? Erkeğin nikah gününden önce gelinliği görmesi uğursuzluk getirir. Terziye dikkat et, olur mu?
Estás loco, mostrar el vestido al novio antes de casarse, puede llevar al fracaso al matrimonio.
Boş mideyle ölmek uğursuzluk getirir.
Es mala suerte morir con el estómago vacío.
Uğursuzluk getirir.
Mala suerte.
Uğursuzluk getirir!
No con el as de espadas, trae mala suerte.
Böyle bir parayi harcamak ugursuzluk getirir.
Gastad ese dinero trae mala suerte.
Düğünden önce uğursuzluk getirir.
A ver al novio.