Vais translate Spanish

Deli gibi hareket ediyorsunuz.

Os vais a volver locos.

Naneli kurabiye planımı berbat edeceksiniz. Siz bana güvenin.

Vais a estropear lo de las galletitas de menta. ¿ Podríais confiar en mi?

- Tamam. - Bunu berbat edecek misiniz?

- ¿ Me vais a estropear esto?

- Naneli kurabiye planımı berbat edecek misiniz?

¿ Vais a estropear lo de las galletitas de menta? No.

- Burada daha ne kadar duracaksınız?

No, ¿ Cuanto tiempo vais a estar?

Kendisi yüce adam. Kendisi en kadir olan. Ve bana şunu çok açık bir şekilde anlattı.

Él es el que está arriba del todo, y me ha dejado muy, muy claro que todos vosotros vais a tener que...

Beni kovacak mısınız?

¿ Vais a despedirme?

Stephen Hawking'in az önce ne dediğine inanmayacaksınız.

No os vais a creer lo que nos ha dicho Stephen Hawking.

- Hadi. - Hapsi boylarsın.

Vais a ir a la cárcel.

İkiniz de sesinizi keseceksiniz.

Los dos os vais a callar.

Turne iznime ne zaman karar vereceğiniz belli mi acaba?

Entonces, ¿ alguna idea de cuándo vais a decidir si puedo ir de gira este verano?

- Gerçekte ne yapıyormuşuz?

- ¿ Qué vais a hacer en realidad?

Ama gidemezsem benim şarkılarımı mı çalacaksınız?

Pero, ya sabes, si no puedo ir, ¿ qué, vais a tocar mis canciones?

Öfkelenin.

Vais a tener que ser "el tipo" porque no voy a ser "el tipo" nunca más. Vete. Enfádate.

- Sipariş vermeye hazır mısınız?

¿ Vais a pedir?

Balon gibi patlayıp madara olacaksınız ya da başarısız olunca balonunuz patlayacak. Sonu belli işte!

Si decidís hacer poesía def, vais a fallar y fracasar y os atragantareis y fallareis y fracasareis.

Çocuğu sen doğuracaksın ama çocuk onların olacak?

- Sí. ¿ Vais a tener un niño y va ser su bebé?

Bu davada hepiniz eşit bir şekilde çalışacaksınız.

Todos vais a trabajar en el caso por igual.

Çok iyi iki baba olacaksınız.

Vais a ser los padres más increíbles.

Elinizdeki su tabancalarıyla polis konvoyunu parçalara ayıracaksınız.

Vais a abatir un convoy policial con un par de pistolas de agua.

- Daha fazla adama ihtiyacınız olacak.

- Vais a necesitar más hombres.

Beni mi öldüreceksin?

¿ Vais a matarme?

Kızlar siz arabada bekleyeceksiniz.

Vale, chicas, chicas, vais a esperar en el coche.

Anne, babamla boşanıyor musunuz?

- Claro. Mami, ¿ vais a divorciaros papi y tú?

Siz okula gidin.

Vosotros vais a la escuela.

Trafiğin göbeğinde ona nasıl ulaşacaksın?

¿ Cómo vais a cogerla en medio de un atasco?

- Bunlardan DNA çıkartmanızın imkanı yok.

Bueno, no vais a poder sacar ninguna muestra de ADN de eso.

Yapacak başka neyiniz var ki? Çocuksunuz zaten.

¿ Qué otra cosas vais a hacer?

Aman Tanrım, nasıl bir gün geçirdiğime inanamazsınız.

Dios mío, no os vais a creer el día que he tenido.

- Orada bu bilgisayarla aynı ofisi mi paylaşacaksınız?

¿ Tú y el ordenador vais a compartir oficina por aquí?

Ne zaman beni buradan çıkaracaklar?

¿ Cuándo vais a darme el alta?

Sahte poster için kimin poposunu kullanacaksın?

¿ El culo de quién vais a usar en el poster falso?

- Tully'nin peşine mi düşeceksin?

¿ Vais detrás de Tully?

Nereye böyle?

¿ A dónde vais?

Kral'ın doğrudan emrine karşı mı geleceksiniz?

¿ Vais a desobedecer una orden directa de vuestro rey?

Bunu nasıl yapmayı planlıyorsunuz?

¿ Cómo lo vais a hacer?

Bu tehdidin tam olarak ne olduğunu söylemeyeceksiniz ama?

Pero, ¿ no vais a indicarnos la naturaleza exacta de la amenaza?

Madrid'e geri dönüyorsunuz.

Vais a volver a Madrid.

- Nasıl başaracaksınız?

¿ Cómo lo vais a llevar?

- Artık evlenirsiniz herhalde.

¿ Os vais a casar o qué?

Arabayı mı alıyorsunuz?

¿ Vais a coger el coche?

Doğru tahmin edersen gidebilirsin.

Decid correctamente y os vais.

- Onlarla ne yapacaksın?

¿ Qué vais a hacer con ellos?

Bunun için cehenneme gideceksiniz zaten!

¡ Al infierno es a donde vais a ir por esto!

- Tabii.

Ahora, ¿ qué tal si os vais cubriendo de líquido de encendedor y os vais preparando para prenderos fuego?

Sessiz olmamı istiyorsanız benim için bir şey yapmanız gerekecek.

¿ Todos queréis que esté callado? Váis a tener que hacer algo por mi.

Alacaksınız.

Vais a conseguirla.

Smokine ihtiyacınız olacak.

Vais a necesitar esmóquines.

Beni dövecek misiniz?

¿ Vais a pegarme?

- Nerede yaşayacaksınız?

¿ Dónde vais a vivir?

Bir de Wade'le buradan ayrılıyorsunuz.

Y Wade y tu os vais