Veriyorum translate Spanish
32,857 parallel translation
Sana söz veriyorum.
Tienes mi palabra.
Size söz veriyorum çok uzun sürmeyecek.
Le prometo que esto no llevará mucho tiempo.
Söz veriyorum.
Te lo prometo.
Söz veriyorum.
Lo prometo.
Bununla ilgili her şeyi unutacağız, söz veriyorum.
Olvidaremos todo esto, lo prometo.
İkimiz Santa Monica'ya gideceğiz ve şelalenin olduğu o dağa tırmanacağız, söz veriyorum.
Tú y yo vamos a ir a Santa Mónica y vamos a escalar esa catarata. Te lo prometo.
Bunu çözeceğim. Söz veriyorum.
Voy a resolverlo, te lo prometo.
Banyon Canyon'da eğitim veriyorum.
Enseño en la barranca banyon.
"Kısa bir ara veriyorum." dersin.
Voy a tomarme un descanso ".
Söz veriyorum peşinden gelmeyeceğim.
No iré por ti, lo prometo.
Sadece sesli düşünüyorum, ama bazen komşularımın Wifi kullanmasına izin veriyorum.
Solo estoy pensando en voz alta, pero a veces dejo que mis vecinos usen mi wifi, quizás eso es...
Bizden yana sıkıntı yaşamayacaksınız Bay Christie, söz veriyorum.
No crearemos ningún problema, Sr. Christie, se lo prometo.
Haftada 5 paund veriyorum, yine de yetiremiyor.
Le doy cinco libras por semana y es incapaz de llegar a fin de mes...
Sorunları çözer çözmez hemen gelip seni göreceğime söz veriyorum.
Te prometo que vendré pronto a verte, tan pronto como esté todo arreglado.
Kalıcı bir şey değil. Böbreklerini de çalmayacağız. - Söz veriyorum.
No es permanente y te prometo que no te quitaremos los riñones.
Cooper, sana söz veriyorum, o orada değil.
Cooper, te lo prometo, no va a estar ahí.
Nachiket, sana tam yetki veriyorum.
Nachiket, te estoy dando mano libre.
Teslim ol, sana söz veriyorum seni öldürmeyeceğiz.
Rindase, y le prometo que usted no perderá su vida.
Sana söz veriyorum ilk ölen oğlun olacak.
Y yo le prometo que su hijo perderá la suya primero.
Sana bunun sözünü veriyorum.
Eso se lo prometo.
Sana bir şeyin sözünü veriyorum.
Le prometo algo.
Sana zarar vermeyeceğime söz veriyorum.
No te voy hacer nada, te lo prometo.
Sana söz veriyorum.
Se lo prometo.
Söz veriyorum.
Se lo prometo.
Tekmil veriyorum, yeşil ışıklar yandığında güç artırımı hazır değildi ve sona geldiğimde hala DRS tuşuna basıyordum. Yani hiç downforce yoktu. Yani...
La luz se puso verde antes que el sistema estuviese listo, y aún tenía el botón del DRS apretado cuando llegué al final, por lo que no tenía carga aerodinámica, lo que implica...
Seve seve veriyorum çünkü cidden buzunu çözmeyi bilmiyorum.
Estoy encantada de dárselos porque, en serio, no sé como descongelarlos.
Sana iki gün daha veriyorum. 48 saat içinde ne yap et, ama sakın Rorschach testi sonuçlarıyla bana gelme.
Te estoy dando dos días más, como 48 horas y hagas lo que hagas, no vuelvas con el resultado de la prueba Rorschach.
Bunu telafi edeceğim, söz veriyorum.
Y te lo recompensaré, lo prometo.
Patri, sana değer veriyorum, ama rica etmiyorum...
Patrizia, yo te quiero, pero no te lo estoy pidiendo...
Söz veriyorum, başka sorun olmayacak.
Lo prometo, no más problemas. Nos disculpamos.
Söz veriyorum, gelecekler.
Mande avisar, vendrán.
Yeni ev partisi veriyorum ve sen de geliyorsun.
Voy a dar una fiesta de inauguración y vas a venir.
Sana izin veriyorum.
Te doy mi bendición.
Bugün, geçmişi geçmişte bırakıp,... birlikte yeni bir başlangıç yapmaya söz veriyorum.
Hoy me comprometo a un nuevo comienzo juntos. A dejar el pasado atrás.
Peki, ben cevap veriyorum.
Bueno, te detendré ahí mismo.
Buna bir kerelik izin veriyorum.
Te dejaré tener esta... a prueba.
Geri ödeyeceğim, söz veriyorum.
Te lo devolveré.
Size son bir şans veriyorum, Albay.
Bueno, le estoy dando una última oportunidad, coronel.
Harika olacak, söz veriyorum.
Todo estará bien, lo prometo.
Sana değer veriyorum... ve diyorum ki bu dünyada yükseleceksen her zaman birileri ayağını kaydırır.
Yo te quiero, y te digo que en este mundo si creces demasiado, siempre habrá alguien que te quiera cortar.
Eve gideceğim. Söz veriyorum.
Me voy a casa, te lo prometo.
Hemen Quagmire'ı çağırıyorum ve bu işe bir son veriyorum.
Llamare a Quagmire ahora mismo y le pondré fin a esto.
- Söz veriyorum.
Te lo prometo.
Söz veriyorum buna değecek.
Juro que lo valgo.
Size söz veriyorum, kendimi zaten cezalandırıyorum.
Te aseguro que ya me estoy castigando.
Yanlış kararlar veriyorum tekrar ve tekrar.
Yo... al parecer, tomo una mala decisión tras otra.
Sana ihtiyaç duyduğu sürece yanında ol söz veriyorum bu yeterli olacaktır.
Quédate el tiempo que ella te necesite, y te aseguro que eso será suficiente.
Ama benimle gelirsen hayatımın geri kalanını bunu düzeltmek için harcayacağıma söz veriyorum.
Pero si vienes conmigo, te prometo que pasaré el resto de mi vida haciendo lo correcto.
Hayatlarının geri kalan kısmında problem yaşamayacaklar, sana söz veriyorum.
No volverán a tener problema en toda la vida. - Te doy mi palabra.
Sana karşı dürüst olacağıma söz veriyorum. İyi günde, kötü günde, neşe ve kederde hastalıkta ve sağlıkta, ömrümün sonuna kadar seni sevecek ve onurlandıracağım.
Con la gracia de Cristo prometo serte siempre fiel, en las alegrías y en las penas, en la salud y en la enfermedad, y amarte y respetarte todos los días de mi vida.
Söz veriyorum.
Tienes mi palabra.