Vikont translate Spanish
134 parallel translation
Vikont Kataoka'nın ilk çocuğuydu
Era una joven flor. ¡ Oh, qué hermosa! Todas envidiaban su belleza.
Öyle mi? Bu onurun Vikont'a ait olduğunu sanırdım.
Yo creía que tal honor lo ostentaba este vizconde.
Edindiğin düşmanları bir düşün ; Montfleury, Vikont, tabi yaşıyorsa, o züppe marki, Kont de Guiche.
si no muere... el conde de Guiche...
Bana da vikont öğretmişti.
- Fue el Vizconde quien me lo enseño.
Vikont Sorrington, eh?
EI vizconde Sorrington.
- Bu da Vikont.
- Aquí está el vizconde...
Onu bize Kont sattığı için adı Vikont oldu.
Se llama vizconde porque el conde nos lo vendió.
Vikont!
¡ Vizconde!
Saxon Vikont ve Vikontesi.
Los vizcondes de Saxon.
Vikont ve Vikontes Hillyard.
Los vizcondes Hillyard.
Kentimizin lordu Vikont Matsudaira bunu asker ve öğrencilere davranış ve hareketlerinin daima münasip olması gerektiğini hatırlatmak için yazdırmıştır. Artık Aizu'da olduğuna göre sen de bunu ciddiye alıp bir Aizu'lu gibi davranman gerekiyor.
El orgullo de nuestro pueblo, el vizconde Matsudaira lo escribió para recordar a estudiantes y soldados que actúen con decoro, como tú debes también hacerlo.
Vikont. Ve şimdi de Kralın haznedarı.
Y ahora Tesorero Real.
- Vikont Trimingham mı?
- ¿ Vizconde?
Biliyor musun, baba. Thomas bir vikont.
Sabes papá, es un vizconde.
Leydi Hazretlerinin papazı Bay Runt... annesine aşırı düşkün, hüzünlü küçük Vikont Bullingdon'ın... eğitimiyle ilgileniyordu.
El señor Runt, capellán de la condesa... era el preceptor de su hijo, el joven vizconde de Bullingdon. Un niño melancólico, que amaba tiernamente a su madre.
Dedesi Vikont Higashidani.
Su abuelo es el vizconde de Higashidani.
Bu Vikont Valmont, yavrum... sen muhtemelen onu hatırlamazsın... göze çarpan çekiciliği ve... yapacağı kötülüğü hesaplamadan ağzını açmaması dışında.
El vizconde de Valmont, de quien quizá no recuerdes... sino que es encantador, no abre la boca sin antes calcular qué daño puede hacer.
İyi geceler Vikont.
Buenas noches, vizconde.
Tabii ki tanıyorum Vikont.
Claro que sí, señor vizconde.
Eğer hafızam beni yanıltmıyorsa... Vikont Valmont'a, teyzesinin sizi ve Cecile'i... şatosuna kalmaya davet ettiğini söylediğinizi duymuştum.
Si no recuerdo mal... os oí decir al vizconde de Valmont... que su tía os había invitado a su'château'.
Yazılı olarak istiyorum Vikont.
La quiero por escrito, vizconde.
- Vikont...
- Vizconde.
Arkadaşınız Vikont Valmont... sizin adınıza çok çabaladı.
Vuestro amigo, el vizconde de Valmont, ha hecho mucho en vuestro favor.
Bazen size hayran olmaktan kendimi alamıyorum Vikont.
A veces no puedo sino adoraros.
Sevgili Vikont, birkaç haftalığına gitmek zorundayım... ama anlaşmamızı unutmuş değilim.
Mi querido vizconde : debo irme dos semanas... pero no olvido nuestro acuerdo.
Sevgili Vikont...
Mi querido vizconde :
Vikont... böyle şakalar için uygun bir zaman değil.
No es momento para chanzas.
Ah Vikont, çok üzüldüm.
¡ Cuánto lo siento!
Ancak Vikont, görüyorsunuz ki ben aslında onu yenmedim.
Pero no la he vencido a ella.
O kadını sevdiniz Vikont.
Vos amabais a esa mujer.
Bu kadar yeter Vikont.
¡ Ya basta!
Vikont Valmont'dan öğrendim.
El vizconde de Valmont.
- Vikont.
- ¡ Vizconde! - Madame.
Vikont, aklımdaki şey için size oldukça canlı ihtiyacım var.
¡ Oh, Vizconde! Para lo que tengo en mente, te necesito muy vivo.
Bana öyle geliyor ki Vikont, Paris'te bir şeye inanıyorsunuz taşrada başka şeye.
Vizconde, me parece que creéis una cosa en París y otra en la campiña.
Vikont, tüm gece boyunca merak ettiğim bir şey var.
Vizconde, me he estado preguntando una cosa toda la velada.
Vikont, evlilik planlamaları hakkında hiçbir şey bilmiyorsunuz.
Vizconde, no sabéis nada sobre bodas concertadas.
Buraya geldiğiniz için çok cesur olmalısınız Vikont o çılgın harp öğretmenini buraya beni öldürmeye gönderdikten sonra.
Tienes que tener mucho valor, Vizconde. Para venir aquí después de haber enviado a ese profesor de arpa lunático a matarme.
Vikont. Cecile'in gerçeği bilmesinin zamanının geldiğini düşündüm.
Vizconde... pensé que ya era hora de que Cecile supiese la verdad.
Bu mösyö Valvert, hoşgörülü Vikont.
Se llama Valvert, es un Vizconde gomoso.
Şu Vikont, şu budala usta bir kılıç darbesi ile dün onu mat ettiniz.
Por lo del Vizconde que en el duelo tratasteis como corresponde.
Vikont tamamen yokoldu.
El Visconde ha sido totalmente aniquilado.
Bana Vikont Oglethorpe'u hatırlatıyorsunuz.
Me recuerda al vizconde Oglethorpe.
Dikkatli olun Vikont.
Ten cuidado, vizconde, el campanario es bamboleante
Çan çalıyor! Dikkatli olun Vikont. Kilise çanı çalıyor!
Ten cuidado...
- Berlin'den beri değil Vikont. Beş yıl önce. Her zamankinden daha genç ve daha güzelsiniz.
No desde Berlín, Vizconde, hace cinco años y está más joven y más bonita que nunca
Vikont, gelin.
Vámonos
Tamam Vikont, kabul ediyorum.
Es cierto.
Vikont.
¡ Vizconde!
Katılıyor musunuz, Vikont?
¿ Concordáis con el, vizconde?
- Vikont.
- ¡ Vizconde!