Wall translate Spanish
1,998 parallel translation
- Bunu Wall Mart'tan alamazsınız.
No hay de ésto en Wal-Mart.
En sevdiğim yardım derneği hala paralarını önemseyenlerin olduğunu zanneden Wall Street ezikleri derneği.
Mi beneficencia favorida es... hem... los pringaos de Wall Street que creen que a todos les importe de su dinero.
Son üç erkek arkadaşım da borsacıydı.
- Mis últimos novios eran sujetos de Wall Street.
O paranın sana borcu olan bir Wall Street borsacısından gelen bir yatırım olduğunu söylemiştin.
Dijiste que un inversor te debía un favor.
Her kız, her oğlan Posterini asarlar duvarlarına
Every girl every boy They got your posters on their wall, Yeah.
Niye prova yapıyorlar? Wall of Sound'la hayretler içinde kalmaya hazır olun.
Prepárense para enloquecer con una pared de sonido.
Wall'ı duydunuz beyler.
Escucharon a La Pared, caballeros.
Onlara Nasa'da, Pentagon'da, Wall Street'te çalıştığını anlattın.
Dijo que trabajó en El Pentágono, en la NASA, en Wall Street.
Wall Street'teki kodamanlardan biri gibiyim sadece para yerine çamaşırlarla ilgileniyorum.
Soy como una de esas personas importantes de Wall Street, sólo que manejo la colada en vez del dinero.
Evet, saat 9'u geçti Girl George'daki bar artık Wall-to-wall'cu pisliklerle dolmuştur.
Bien, son más de las 9, así que el bar donde está Girl George estará quizá lleno de drogadictos a esta hora.
The Wall Street Journarda.
El Wall Street Journal.
Bert Cooper'ın The Wallstreet Journal'daki adamını ara.
Llama al hombre de Bert Cooper en el Wall Street Journal.
Evet, bir de Wall Street'teki Berman Rose firmasının kimliği var.
Sí, también tiene un carné del trabajo, de Berman Rose... en Wall Street.
Goldstein gibi bir Wall Street rakam cambazı kendini bu duruma sokmak için ne yaptı?
¿ en qué se metió un experto en cifras de Wall Street... como Goldstein?
Adamların büyük kısmı eski borsacılar.
La mayoría era de Wall Street.
Annem oraya varmadan evime gidip pornoları kaldırmanı istiyorum.
Diputada Bookman. Sr. Donaghy, en estos momentos estoy en New York. Algunos colegas y yo asistiremos a unas reuniones en Wall Street, y luego haremos el tour de "Sex and the city".
Sizin kadroya alınmanızı engelledikleri için Brusatti'yi öldürdüğünüzü ve Madsen'i öldürmeye çalıştığınızı düşünüyoruz. Melissa Wall'ın araştırması kötüye gidince siz sorumlu tutuldunuz.
Creo que usted asesinó a Brusatti, y trató de matar a Madsen porque ellos denegaron su cátedra.
"Wall Street" alıntısı mı yapıyorsun?
¿ Citas "Wall Street"?
Şu süslü giyinip Wall Street'te çalışan adamlardan çok iyi bir takım elbisesi vardı ve aynı oğlununki gibi bir burun.
Es un tío pijo de estos de Wall Street, que se viste muy bien, pero tiene la misma nariz.
Büyük bankalar, borsa, büyük şirketler.
Los grandes bancos, Wall Street, las grandes empresas.
Great Wall, ay ile birlikte dans?
Bailar a lo largo de la Gran Muralla, la luna?
Wall Street'te çalışanların gelirleri hakkında ne düşünüyorsunuz?
¿ Qué opina de los sueldos de Wall Street actuales?
Wall Street çalışanlarının aşırı miktarda kokain kullandıktan sonra kalkıp işe gitmeleri onları şaşırtmıştı.
Es increíble cuánta cocaína pueden usar los de Wall Street e ir a trabajar al día siguiente.
Bir gecede borsaları büyük bir korku aldı.- -
Terremoto en Wall Street
Wall Street'tekiler zenginleşmeye başladı.
La gente de Wall Street empezó a hacerse rica. PAGA TRABAJADOR BANCA
Wall Street ile başkan tam bir anlaşma içinde.
El presidente entiende a Wall Street. Secretario de Tesorería ( 1981-1985 )
Hazine Bakanı ( 1981-1985 ) Wall Street'teki önderlerle görüştüm.
He hablando con sus líderes.
Wall Street'in gücü, lobileri, çok parası olduğu için finans sektörü adım adım siyasal sistemi ele geçirdi. Hem Demokratları hem de Cumhuriyetçileri.
El sector financiero con el poder de Wall Street con cabilderos y mucho dinero fue capturando paso a paso el sistema político tanto el lado demócrata como el republicano.
COUNTRYWIDE ŞİRKET KÂRLARI WALL STREET PRİMLERİ Wall Street'te, yıllık nakit primleri tavan yaptı.
En Wall Street, las bonificaciones anuales rompieron récords.
Bu ev ve kredi balonu Wall Street'te yüz milyarlarca dolar kâr sağlıyordu.
En Wall Street, esta burbuja llevo a utilidades de miles de millones.
Jonathan Alpert müşterileri arasında birçok yüksek düzey Wall Street yöneticisi olan bir terapisttir.
Jonathan Alpert es sicoanalista de muchos ejecutivos de Wall Street.
Chelsea'deki V.I.P. kulübünün sahibi müşterilerinin yüzde 80'inin Wall Street'ten olduğunu söylüyor.
El dueño del Club VIP calcula que el 80 por ciento de sus clientes son de Wall Street.
Yüzde kaçı Wall Street'tendi?
¿ Qué porcentaje era de Wall Street?
Bütün büyük Wall Street şirketleri temsil ediliyor muydu?
¿ De todas las firmas importantes?
O sırada Goldman Sachs'in CEO'su Henry Paulson'di yani Wall Street'te en yüksek maaş alan CEO.
El gerente general de Goldman Sachs era Henry Paulson el gerente mejor pagado de Wall Street.
Wall Street'in payandalarından olan... Mart 2008'de, yatırım bankası Bear Stearns'un nakdi bitti ve hisse başına iki dolara JP Morgan Chase'e satıldı.
En marzo de 2008 el banco Bear Stearns se quedó sin efectivo... y fue adquirido a dos dólares la acción por JP Morgan Chase.
Wall Street'teki ve Washington'daki açgözlülük ve sorumsuzluk dönemi... 29 Eylül 2008... büyük Buhran'dan bu yana gördüğümüz en ciddi finansal krize yol açtı.
La era de la avaricia e irresponsabilidad en Wall Street y en Washington nos ha llevado a una crisis financiera tan seria como las peores desde la Gran Depresión.
Barack Obama 2008 seçimlerinden önce finans krizi patlak verdiğinde Amerika'daki değişim ihtiyacına örnek olarak 5all Street'in açgözlülüğüne ve denetimdeki başarısızlığa işaret etti.
Al empezar la crisis, justo antes de las elecciones de 2008 Obama señaló la avaricia de Wall Street... y las fallas regulatorias como ejemplo de la necesidad de cambio.
Bizim başımıza bu belayı Washington ile Wall Street'in başarısızlığı sarmıştır.
Una falta de supervisión en Washington y Wall Street nos ha metido en este lío.
14 Eylül 2009 Bize tüketiciyi koruma kurumu lazım. Wall Street kültürünü değiştirmemiz lazım.
Necesitamos una agencia de protección y cambiarla cultura de Wall Street.
Çünkü bu bir Wall Street hükümeti.
Es un gobierno de Wall Street.
Wall Street davalarında insanlara baskı yapmak için kişisel kusurlarını kullanmama konusunda bir duyarlılık vardır.
Hay una política de no usar los vicios personales en los casos contra Wall Street para que gente testifique.
Fakat konu Wall Street olunca, aynı gayreti göstermediler.
No han exhibido un entusiasmo similar con Wall Street.
Herif iş dahisi olduğunu sanıyor çünkü iki yıl üniversiteye gitti ve Wall Street Journal okuyarak, aylaklık etti.
El chico cree que es un genio de los negocios... ya que fue dos años a la universidad... Y lee el maldito Wall Street Journal.
Sen ne diyorsun, Wall Street?
¿ Qué piensas, Wall Street?
Wall Street için kötü bir gün olmuş.
Va a ser un día muy malo en Wall Street.
Wall Street'te bunu yapamazsın.
Nunca lograrías algo en Wall Street.
Wall Street'te büyük bir yatırım firması.
La enorme empresa de inversiones de Wall Street.
Wall Street'te bir ofisi var.
Tiene un despacho en Wall Street.
Ayrıca mallarımızı yemekten vazgeç. Profesör Gardenhire burayı Wall Street serbest fonu gibi yönettiğimizi duyursa keçileri kaçırır.
La profesora Gardenhire se volverá loca si se entera que estamos administrando este lugar como un fondo de cobertura de Wall Street.
Wall Street Şirketleri Bir Milyar Dolar Cezaya Hazır
Wall Street Pagará Mil Millones en Multas