Wichita translate Spanish
327 parallel translation
Wichita civarında yaşayan birini tanırdım!
Sí, conocía a un tipo. Vivía cerca de Wichita.
Wichitadaki adama ne oldu?
¿ Qué le ocurrió al tipo de Wichita?
- FORT SCOTT - 260 KM WICHITA - 75 KM
- FORT SCOTT - 250 KM WICHITA - 70 KM
- Wichita'ya dönecek misin?
¿ Piensa volver a Wichita?
- Düşünüyordum da... muhtemelen, New York'la çocuklarının yaşadığı Wichita arasındaki mesafe... Wichita'yla, ailemin yaşadığı Los Angeles arasındaki mesafe kadardır.
- Estaba pensando... que probablemente sea tan lejos de Nueva York a Wichita... como de Wichita a Los Ángeles, en donde están mis padres.
Dr. McCIure, Wichita'daki kız kardeşi için davet veriyor.
El Dr. McClure da una fiesta para su hermana de Wichita.
Dr. McClure'un Wichita'da kız kardeşi olduğunu bilmiyordum.
No sabía que el Dr. McClure tenía una hermana en Wichita.
- Düşüncesi Wichita, Kansas'a uçmak, bir çift kürekle iç kısımlara doğru yürümek ta ki, birinin şöyle diyeceği bir yere varana kadar :
- Piensa ir a Wichita y empezar a caminar con unos remos y cuando alguien diga :
Sonra pazar açıldı ve ben bin tane boynuzluyu Abilene, Wichita ve Dodge'a sürdüm. Fiyat kelle başı 1'ken 30 dolar oldu.
Al abrirse los mercados, llevé miles de reses a Abilene Wichita y Dodge, y el precio subió de un dólar a 30.
Rhoda, Wichita'da yaşarken üst katta Bayan Clara Post adında yaşlı bir kadın yaşardı. Seni çok severdi. - Evet.
Cuando vivíamos en Wichita, la anciana de arriba te adoraba.
Wichita'daki Bayan Post'a ne olmuştu?
¿ Qué pasó con la anciana en Wichita?
Ellsworth, Wichita ve simdi de Dodge City.
Ellsworth, Wichita y Dodge City.
Sarhos olup saga sola ates ettiginden... kafasina bir iki kere vurmus olabilirim.
Tuve que pegarle en la cabeza... cuando se emborrachó e intentó acribillar Wichita.
Wichita'da açtigin bu yara izinin öcünü alacagim.
Vamos a arreglar lo de esta cicatriz que me hiciste en Wichita.
Ellsworth, Wichita ve Dodge City.
Ellsworth, Wichita, Dodge City,
Burayla Wichita arasındaki sığır treninde 87 hayvan kaybettik.
Perdimos 87 cabezas en el convoy que nos traía de Wichita.
Wichita'nın eski polis müdürü.
Era sheriff de Wichita.
En son Wichita'da iki kişi karanlıkta üstüme saldırdı ve onları vurmak zorunda kaldım.
La última vez fue en Wichita dos tipos me asaltaron de noche y me los cargué.
Olanları Wichita Falls'ta anlatsam, kimse bana inanmaz.
Esto no lo creerá nadie en Wichita Falls.
Wichtown buraya uzak, Gidip dönmek zaman alır.
Se tarda mucho en ir a Wichita. Y todavía más en volver.
Ben bundan sonraki seferde beni de Wichtown'a götürmeye söz verdi.
Ben me prometió que me llevaría a Wichita y me enseñaría a vivir bien.
Sadece Wichtown'dan bahsedildiği zaman iyi olduğunu söyleyebilirim.
Pues no sé si habrás hecho bastante, pero a Wichita no has ido a portarte bien.
Wichtown, Kansas'tan beri banyo yapma fırsatım olmadı.
No me he cambiado de ropa desde que salí de Wichita.
Wichtown'da bir dolardan ucuza hiçbir şey bulamazsın!
En Wichita no hay nada por menos de un dólar de plata.
Wichtown'da hiç zorlanmamıştım.
En Wichita lo levanté con un solo dedo.
Ama önce Ben'le Wichtown'a gitmem gerekiyor.
Pero me he propuesto ir antes a Wichita.
Paranı Wichtown'da alacaksın.
- Te pagaremos en Wichita.
Ben, beni Wichtown'da görseydin ilk kez karşılaşsaydık benimle ilgilenir miydin?
Si me conocieses en Wichita y no me hubieras visto nunca, ¿ me habrías hablado sombrero en mano y boquiabierto, borracho o sobrio?
Sürüyü Wichtown'a sen götür.
Creo que será mejor que seas tú quien lleve el ganado a Wichita.
Sürüyü Wichtown'a götürürsen beni gerçekten mutlu edersin.
Te agradecería muchísimo que te las llevaras a Wichita.
Hava koşulları uygun olursa, yarın Wichtown'a doğru yola çıkabiliriz.
Si no cambia el tiempo, saldremos hacia Wichita mañana.
Onun içinde viski var, anne.
Es de Wichita. Envejecido cuatro minutos.
İş duracak. Bu mesele açıklığa kavuşana kadar Wichtown'a bir baş hayvan bile götürülmeyecek.
No marcaremos ganado ni lo llevaremos a Wichita hasta que zanjemos este asunto.
Wichtown yakınlarındaki Kızılderili toplama kampına mı? Belki bize birkaç dolar da verirler.
¿ Ante la guarnición de Wichita, a recoger los dólares que le den los soldados?
O da Wichtown'da bir bira içememek.
Que no he ido a Wichita... a beberme una cerveza.
Sonra da Wichtown'a gideceğiz.
Tenemos que ir a Wichita.
Wichtown'a gidiyoruz ve birlikte...
Iremos a Wichita y habrá...
Belki de onu Doktor Smiley'e götürüp muayene ettirmeliyiz.
Tal vez deberíamos Llevarla a Wichita, como sugirió el doctor Smiley.
Del! Hisseleri satıp, onu Wichita'daki hastaneye göndereceğim.
Voy a vender las acciones y a enviarla a Wichita en cuanto se recupere.
Dodge City ve Wichita. Earpler'le karşılaştın mı hiç, Gil?
Y en Dodge City y Wichita. ¿ Alguna vez encontraste a la banda de Earp?
Geçen yıl, Wichita'da...
El año pasado en Wichita...
Evet, tek sorun, beni Wichita'dan tanıdığını sanıyor ve ben açıkcası onu hatırlayamıyorum.
Sí, el inconveniente está en que ella cree que yo la conocí en Wichita... Y yo, la verdad, no lo recuerdo.
- Wichita, ha?
- De Wichita, ¿ verdad?
Vallahi, onu Wichita'dan hatırladım.
Vaya, sí que la conocí en Wichita.
Ailemi Wichita'ya yolladım.
Yo dejé a mi familia en Wichita.
San Antonio'da atını rehinden alman gerekiyordu.
En San Antonio tenías que sacar tu caballo empeñado. - Y en Wichita...
Ve Wichita'da... Yaşadığımız en güzel geceydi!
- En Wichita fue la mejor noche que tuvimos.
Wichita Falls'dan Bay Vincent Johnson bir polisi istiyor.
Con cualquier agente de parte del Sr. Vincent Johnson de Wichita Falls.
- Burası Wichita Falls, Kansas.
- Aquí Wichita Falls, Kansas.
- Wichita Falls, Kansas mı?
- ¿ Wichita Falls, Kansas?
Wichita Falls KTRN'de Kovboy Ritimleri'ndesiniz.
Música Country en la KTRN, de Wichita Falls.