Willamette translate Spanish
44 parallel translation
Onların hatırına, burayı bırak, tekrar atına atla ve konvoyumuzu Oregonda Willamette vadisine götür.
Por su bien, abandone este lugar, vuelva a montar su caballo y lleve mi caravana hasta Willamette Valley en Oregón.
Willamette Vadisine ulaşamadan, hepimiz kar altında ölmüş oluruz.
Antes de llegar a Willamette Valley, moriremos por la nevada.
- Willamette vadisi ne kadar uzakta?
- ¿ Cuánto falta para Willamette Valley?
Willamette Üniversitesi Hukuk Fakülte'sinden Profesör Bowmar bir özet hazırlamış, kalan zamanımda onu sunmak istiyorum.
El profesor Bowmar de Willamette University College... preparó un resumen que me gustaría usar en el tiempo restante.
- Willamette, Oregon'a hoş geldiniz.
- Bienvenidos a Willamette, Oregon.
Oh, Evet! Willamette Vadisinda harika Pinot yapıyorlar.
El Valle de Willamette hace pinots maravillosos.
Willamette Vadisi.
En el valle Willamette.
Willamette Vadisi'ne vardığımızda,... kartografa söylerim.
Cuando lleguemos al valle Willamette, se lo diré a los cartógrafos.
Violet'in Willamette Montessori'ye gidip gitmediğini biliyor musun?
¿ Sabes si Violet estudiaba en el Montessori Willamette?
Eğitiminin herhangi bir kısmını Willamette Montessori'de geçirdin mi?
¿ Pasaste alguna parte de tu educación en el Montessori Willamette?
Pasaportunda yazdığına göre, Willamette City'ye savaştan bu yana,... ilk kez geri dönmüş.
Su pasaporte indica que volvió a la ciudad de Willamette por primera vez desde la guerra.
Şimdilerde, artık böyle bir sorun yok,... fakat o zamanlar yıl 1942 idi.
Ahora, Ciudad Willamette no es Selma, Alabama, pero era 1942.
Willamette mi?
¿ Es Willimette?
Oto, Willamette tamamen farklı bir semt.
Oto, Willimette es un barrio completamente diferente.
Willamette'de işin mi var?
¿ Tienes asuntos en Willimette?
Willamette'deki gizemli işin için mi?
¿ Por tu negocio misterioso en Willimette?
Nina! Bebeğim, dergi okurken gördüm de... Hueay Lewis and The News konseri olacakmış.
¡ Nina! Amor, leí en Willamette Semanal que Huey Lewis y The News vendran a la cuidad.
Willamette'den sevgili Colleen ile konuşuyoruz.
Hablamos con la querida Colleen de Willamette.
Pierce Higgins, 18 yaşında beyaz erkek, Willamette Heights'da.
Pierce Higgins, 18 años, caucásico, en Willamette Heights.
Son iş yeri Forest Grove'daki Willamette İnşaat Malzemeleri.
El último empleo que tuvo fue en la empresa de suministros Willamette en Forest Grove.
Öyleyse Forest Grove'daki Willamette İnşaat Malzemeleri'nden başlıyoruz.
Empezaremos mirando en Willamette en Forest Grove.
Evet, Willamette Toplum Merkezi'ndeki yas süreci destek gurubundaydı.
Sí, estaba en su grupo de apoyo al dolor en el centro comunitario de Willamette.
Artık sadece Willamette Vadisi üzümlerinden yapılan şarap içeceğim.
A partir de ahora, solo voy a beber Pinot Noir del Valle de Willamette.
Yanında Willamette Vadisi şarabı varsa asla kötü olmaz. Ki bana kalırsa o Fransız cote d'or şeylerinin falan anasını ağlatır.
No te puedes equivocar con un vino Willamette Valley, que apuesto le gana con creces a esa cosa que llaman vino francés.
Bayanlar ve baylar, karşınızda Willamette Stone!
¡ Damas y caballeros, Willamette Stone!
- Willamette Stone'ın sözleri.
- Dice Willamette Stone.
# Willamette Stone
Respira hondo, respira claro
Muhteşem bir Willamette vadisi şarabı getirdim sana.
Tengo un increíble Willamette Valley Pinot para ti.
Amerika tarihindeki ilk zombi salgınında hayatta kalmayı başaran ve ününe ün katmayı başarmış Frank West yanımızda.
Frank West, famoso sobreviviente... del primer brote de zombis en la historia de Estados Unidos. Saltó a la fama por su reporte... con el brote de 2006 en Willamette, Colorado.
Willamette'te pek çok insanın hayatını kurtardım.
Y salve a muchas personas en Willamette. - Disculpa.
- Cevap vermeden önce Willamette konusuna geri dönelim.
- Por supuesto. - Antes de responder, vuelve a Willamette.
Willamette'teki deneyimlerin hakkında, konuşmak için buradasın. İnsanlara birkaç tavsiye verip...
Estamos aquí para hablar sobre tu experiencia en Willamette, y tal vez ayudar a las personas con algún consejo,
Willamette olayından beri beni arıyorlar.
Bueno, ellos me han llamado así desde Willamette.
Willamette Kâğıt Fabrikası'nda buluşalım.
Encuéntrate conmigo en... la fábrica de papel Willamette.
Willamette İlçe Hastanesi'ndeymiş.
Está en el hospital del Condado de Willamette.
Kavga ettik, aldı başını gitti. Şimdi Willamette'de berbat bir akıl hastanesinde müşahede altında.
Tuvimos una pelea, le arrestaron, y ahora está en el pabellón psiquiátrico de un hospital horrible en Willamette bajo observación.
Willamette'le bir alakam bile yok.
No tengo nada que ver con Willamette.
Onu benden koparacaklarını düşündüm. Ama kontrol edemedim. Şu an Willamette İlçe Hastanesi'nde psikiyatri bölümünde tutuluyor.
Pensaba que me lo arrebatarían, pero no puedo controlarlo, y está retenido en el pabellón psiquiátrico del Willamette County, bajo observación y... es horrible.
- Willamette İlçe Hastanesi'nden arıyorum.
- ¿ Sí? Llamamos del Hospital Willamette County.
Şu an Willamette İlçe Hastanesi'nde psikiyatri bölümünde tutuluyor.
Está siendo retenido en el Pabellón Psiquiátrico del Willamette County.
Kazinocu Greg Willamette onu önerdi.
Greg Willamette de The Mirage la recomendó.
Otelin iyidilekleriye 2005 Brüt Buradan, kendi Willamette Vadisi'mizden.
Seco, cosecha 2005, de nuestro propio valle de Willamette, aquí mismo.
yakın beni, Willamette Nehri üzerine küllerimi yayın, Ve nereye gidersem gideyim serbestçe yüzmeme izin verin.
Incinérame, esparce mis cenizas en el río Willamette y déjame flotar libre donde sea.
- Öyleyse bazı inekler? Willamette'ten seninle birlikte su içerler Sonra seni bir tarlaya salarlar mı?
- ¿ Y qué pasa si alguna vaca también bebe del Willamette y se te lleva y luego te caga en un campo?