Woodford translate Spanish
124 parallel translation
- Plymouth'da herkes sarhoş mu Woodford?
- ¿ Están todos en Plymouth borrachos?
Peki ya 8a Woodford Meydanı?
¿ Y lo de Woodford Square?
Ve siz Kevin Woodford, acısına bir son vermeyi kendinize görev edindiniz.
Y decidió librarle de su sufrimiento.
Benzetmede mi bulunuyorsunuz Bay Woodford? Yoksa gerçekten bir çeşit biçim değiştirmeden mi bahsediyorsunuz?
¿ Es una metáfora, Woodford, o se refiere a una metamorfosis?
Hayal gücünün garip dehlizlerine girmeyeceğiz Woodford.
No analizaremos sus fantasmas.
Kevin Woodford denen adamla görüşmek istiyor.
Quieres ver a Kevin Woodford.
Kevin Woodford'la tanışmak istersin diye düşündüm.
Claud, he pensado que querrías ver a Woodford.
Kendin hakkında bir ipucu verir misin Woodford?
¿ Usted qué opina?
Seni adam yerine koymuyorum Woodford.
Le detesto.
Sen değil be Woodford, Allah hem cezanı hem belanı versin!
Usted no, Woodford.
Woodford adında, sözüm ona ünlü bir futbolcu duydun mu hiç?
¿ Has oído hablar de un famoso futbolista... llamado Woodford?
Tanrım, o uğursuz futbolcu. İğrenç, genç Woodford!
Otra vez el futbolista.
Woodford! Uykuya dalma!
No se duerma.
Bu, dostum Woodford.
Este es mi amigo Woodford.
Bay Langham ve Bay Woodford için ne yapabilirim?
¿ Qué desea, Sr. Langham? ¿ O Sr. Woodford?
- Öyleyse kimin Woodford?
- ¿ Y de quién?
Woodford, ereksiyonunu evliliğimin ortasına getirip sonra da "Benim değil!" diyemezsin!
No interfiera en mi matrimonio con una erección... para luego negarla.
Woodford biliyor musun, yiyiş şeklinden dahi iğreniyorum.
Me exaspera cómo come, Woodford.
Sen burjuvaziyi suçlamıyor musun Woodford?
¿ Usted la culpa?
Burjuva nedir Woodford? Peki ya birisi insan doğasının radikal değişim kapasitesine olan inancını yitirmemişse?
¿ Qué es un burgués... sino alguien que no cree... que el hombre pueda llegar a transformarse por completo?
Çık artık. Ve uzun süredir acı çeken Woodford'u şeye dönüştür.
Borra esto... y cambiemos de lugar al pobre Woodford.
Claude. Kevin Woodford'la tanışmak istersin diye düşündüm.
Claud, quiero que conozcas a Kevin Woodford.
Woodford.
Woodford.
Ama sonra Woodford'da değiştirip Chigwell'e gitmen lazım. Tamam mı?
Pero luego cambias en Woodford, y vas hasta Chigwell. ¿ Sí?
Tatlım, bu haftasonu için Woodford Inn'de oda rezervasyonu yaptırdım.
Este fin de semana iremos al Woodford Inn.
Maggie hayatım "24 The Drive South Woodford'a, pazartesi sabahı git... çünkü gideceğin yer senin güzellik salonun, Maggie'nin Yeri."
Entonces, Maggie querida " "Ve al número 24 de la calle South Woodford, el lunes por la mañana porque ahí es donde está tu nuevo salón de belleza," Maggie's "
Hayır, Woodford, bence gitme.
No, Woodford, no creo que debas.
Bay Woodford, hala üç kayıp mı var?
Sr. Woodford, todavía faltan tres.
Dr. Woodford.
Hola Dr Woodford.
Günaydın, Bay ve Bayan Woodford.
Buenos días, Sr. y Sra. Woodford.
Richard Woodford, Müdür.
Richard Woodford... Gerente.
Woodford, Atlas Teknoloji denen şirkete sızmamızı istiyor.
Así que Woodford quiere que entremos en esta empresa llamada Atlas Tech.
Woodford beni devreden çıkardı.
Woodford me ha dejado fuera.
Woodford...
Woodford...
Belki de Hayalet Bernie, yanında bir bardak suyla sek viskisini yudumlarken sana yardım etmiştir.
Y quizás Bernie, el fantasma, asistió, mientras que el derribo de un whisky de reserva de Woodford, aseado, de nuevo agua.
Mozzie, bana güvenmen lazım.
Mozzie, tienes que confiar en mí. Dile a Woodford que necesito más tiempo.
Bak, Woodford dediğini duydum.
Mira, he oído que has mencionado a Woodford.
Soygun ne olursa olsun Woodford'u elmastan bile daha çok etkilemeli.
Cualquiera que sea el atraco tiene que impresionar a Woodford incluso más que el diamante.
Woodford burada New York'da mı? Ya planım işe yarar ya da, asansör boşluğundan aşağı düşerim.
¿ Está Woodford aquí en Nueva York? O mi plan funciona, o me caigo por el hueco del ascensor.
Bunun işe yaraması için, Woodford içeri girdiğini bilmemeli.
Para que esto funcione, Woodford no puede saber que vas a entrar.
- Bu Alan Woodford...
Este es Alan Woodford...
Woodford'la önceden karşılaştığında onun ofisinde miydin?
¿ Cuando te reuniste con él antes, fue en la oficina de Woodford?
Mr. Woodford?
¿ Señor Woodford?
Woodford'un arayıp aramayacağını göreceğiz. Hmm.
Veremos si Woodford llama.
Woodford... Pembe Panterler'in lideri olduğu söyleniyor.
Woodford, se rumorea que es el cabecilla de los Pink Panthers...
Eğer açık ve dürüst bir konuşma yapamazsak, geçmişimizin daha karışık bir versiyonunu...
Si no podemos tener una conversación abierta y sincera... entonces iré a contarle a Woodford una versión más complicada.
-... Woodford'a anlatırım.
- de nuestra historia juntos.
Woodford da olabilir, Pembe Panterler'deki başka biri de.
Podría ser Woodford o cualquier otra persona en Pink Panthers.
Diğer örneği, yani Woodford'un peşinde olduğu bu kadın tarafından açık arttırmaya çıkarılıyor.
El otro, por el que Woodford va detrás... será subastado por esta mujer...
Bu Alan Woodford,... uzun zamandır çetenin lideri olduğundan şüpheleniliyor.
Este es Alan Woodford, sospechoso de ser el jefe del grupo.
Woodford, otur da sorununu anlat!
¡ Siéntese y explíqueselo!