English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ Y ] / Yanlış yapıyorsun

Yanlış yapıyorsun translate Spanish

392 parallel translation
- Yanlış yapıyorsun. - Ben bir katilim!
¡ Te digo que te meterás en un lío!
Yanlış yapıyorsun, oğlum.
Has metido la pata, hijo.
Yanlış yapıyorsun, sevgilim.
Te equivocas, baby.
Oğlum, yanlış yapıyorsun.
Hijo mío, haces mal.
Olmadı, bak, sen büyük bir yanlış yapıyorsun.
Miren, estan cometiendo un error.
Yanlış yapıyorsun Lorenzo!
- Lorenzo, te equivocas.
- West, yanlış yapıyorsun...
- West, estás equivocado...
- Yanlış yapıyorsun.
- Así no se hace.
Yanlış yapıyorsun.
Has hecho muy mal.
Yanlış yapıyorsun dostum.
Está mal, hombre.
Senin yanına da gelmem, çünkü yanlış yapıyorsun.
Y no estoy contigo, porque estás equivocado.
Yanlış yapıyorsun.
Lo estás haciendo todo mal.
Hâlâ anlamıyor musun? Bunca zamandır sürekli yanlış yapıyorsun. Artık bunu anlamanın zamanı geldi.
¿ No te darás cuenta por una vez que puedes estar muy equivocado?
Her neyse, bana göre sen yanlış yapıyorsun.
De cualquier modo, usted es el hombre equivocado para eso.
Her zamanki gibi yanlış yapıyorsun.
- Te equivocas como siempre.
# Ama bana yanlış yapıyorsun
"Pero me estás engañando"
- Her şeyi yanlış yapıyorsun.
Lo estás haciendo mal.
Ama herhelde birşeyleri yanlış yapıyorsun.
Debes estar haciendo algo mal.
- Yanlış yapıyorsun.
- Estás cometiendo un error.
Her zaman yanlış yapıyorsun.
Eres tu la que se equivoca siempre
Tamamen yanlış yapıyorsun.
Lo estás haciendo mal.
Yanlış yapıyorsun Hamilton.
Estás haciéndolo mal, Hamilton.
Onunla alay ederek yanlış yapıyorsun.
Haces mal en burlarte de él.
- Hayır, yanlış yapıyorsun!
- No, ¡ no lo haces bien!
- Bekle, bence yanlış yapıyorsun.
- Creo que lo haces mal, Damelo
Tamamen yanlış yapıyorsun aptal.
No has entendido nada, imbécil.
Yanlış yapıyorsun.
Lo estás haciendo mal.
O zaman neden yanlış yapıyorsun?
¡ ¿ Entonces, porque todos los errores? !
Tamamen yanlış yapıyorsun.
¿ Estás haciendo todo mal.
Bud, yanlış yapıyorsun.
Bud, lo ves todo mal.
Hayır.! Hayır.! Yanlış yapıyorsun.!
¡ Se equivocan!
Jack, yanlış yapıyorsun.
Jack, esto está mal.
Kendi malına karşı yanlış yapıyorsun.
Que te la crees.
Nasıl oluyor da her şeyi yanlış yapıyorsun?
¿ Cómo puede uno equivocarse siempre en todo?
Bak, yanlış yapıyorsun. Yardımda bulunabilirim, biliyorsun.
Podría ayudarte, sabes.
Kasti yapılan yanlış tedaviyi anlamadığımı mı sanıyorsun?
Sé reconocer una negligencia médica.
- Geri dönmekle yanlış yapıyorsun. Lütfen, biraz adil ol.
Sería un error si regresaras.
Belki sen doğru olanı yapıyorsun. Bense yanlışı.
Quizás tengas razón... y yo me equivoco.
Yanlış bir şey yapıyorsun ve başlıyor.
Te equivocas en algo y empieza.
Yanlış başlangıç yapıyorsun.
Estás empezando con mal pie.
- Bir şey beklemiyorum, oturuyorum. Bana kalırsa yanlış iş yapıyorsun.
Nada, sólo estoy sentada.
Bana sorarsan, yanlış işi yapıyorsun.
Si quieres mi opinión, deberías dedicarte a otra cosa.
Söylediğim gibi, yanlış işi yapıyorsun.
Como te dije, deberías dedicarte a otra cosa.
Yanlış yapıyorsun!
¿ De qué hablas?
Sen yanlış işi yapıyorsun!
¡ Te equivocaste de oficio!
Kontrol edeyim dedim. Bazen hata yapıyorsun. Sonra pizzaları yanlış adrese götürüyorum da ondan.
A veces cometes errores y llevo pizzas a la dirección equivocada.
- Yanlış yapıyorsun.
- Lo estás haciendo mal.
Neden her zaman herşeyi yanlış zamanda yapıyorsun?
¿ Por qué haces las cosas a destiempo?
Bak, yanlış şekilde yapıyorsun.
Espera Lo estas haciendo mal
Doğru istikamette olabilirsin, Colt..... ama oraya varmak için hep yanlış şeyler yapıyorsun.
Quizá tengas razón, Colt pero estás haciendo las cosas mal
Yanlış iş yapıyorsun, kılkuyruk.
Gran error.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]